"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Küresele entegre olmak

Mustafa Sait ÖNAL
03 Ekim 2016, Pazartesi
Moody’s’in Türkiye’nin kredi notunu yatırım yapılabilir seviyenin altına indirmesiyle, “Moody’s’in aldığı karar siyasî veya siyasî değil” tartışması başladı.

Kredi notundan dolayı yatırımcıların sağlayacağı sıcak para akımlarının olumsuz olarak etkilenmesi beklenirken Bakan Şimşek de “Not düşüşünü ciddiye alıyoruz, kredi notumuzun tekrar yükselmesi için yoğun çaba harcayacağız” diyerek yapılması gereken reformlardan söz etti.

Moody’s’ten sonra Fitch’inde Türkiye’nin kredi notunu yıl sonuna kadar düşürüp düşürmeyeceği de endişeyle beklenirken “bu karar siyasidir” tartışması ne yapılması gerektiğini akıllardan uzaklaştırıyor. Siyasî veya değil nihaî olarak Türkiye uzun vadede bir noktaya doğru ilerliyor. Yapılması gereken ciddî reformlar söz konusu. Gözardı edilemeyecek bazı göstergeler bu reformlara ciddî olarak ihtiyaç olduğunu tekrar tekrar hatırlatıyor.

***

Küresel Barış Endeksi

Her sene ülkelerdeki güven ve barış durumunu ele alarak hazırlanan Küresel Barış Endeksi raporuna göre, bu yıl Türkiye, katılan 163 ülke arasında 145’inci sırada. Türkiye 9 yılda 92’inci sıradan 145’inci sıraya gerileyerek 53 sıra düştü. Listenin sonunda ise her gün bir bölgesine bomba düşen Suriye var. Türkiye’nin Küresel Barış Endeksi’nde “notunun düşürülmesi” Moody’s kadar ses getirip gündemde kalmadı.

OECD’nin 65 ülkeden 15 yaşındaki öğrenciler ile hesapladığı PISA değerlendirmesinde ise 45’inci sıradayız. Bu konuda açıklama yapan uzmanlara göre, Türkiye’de zekâ problemi değil, eğitim sistemi problemi var. Eğitim problemi ciddî olarak irdelenip gerçekçi çözümler getirilmeli.

Güvenin olmadığı yerde girişimcilikten bahsetmek mümkün değilken ekonomiye yüksek getirisi olan girişimler için de girişimcilerin eğitim düzeyinin yüksek olması gerekiyor. Türkiye’de öncelikle toplum içindeki güven sağlanmalı. Eğitimde ciddî reformlar yapılmalı. Aksi takdirde kendisinde girişim gücü bulan insanlarımızın ekonomiye katkısı saatlik 15 dolarda takılı kalacak. Danimarka’da bu rakam saatlik 56 dolar.

***

Yabancı yatırımcı

Yabancı yatırımcının önemini fark ettiğimiz zaman yatırımcıların kriterlerine de dikkat etmek gerekiyor. Yabancı yatırımcı politik istikrar isterken Türkiye’de kanunların çok hızlı değişmesi, istenilen bu istikrarı da ortadan kaldırıyor. Ayrıca bırakın yatırımcıların gelecekteki hareketlerine karar vermesinin güçlüğünü Türkiye’de hiçbir tüzel kişi yarına çıkabileceğinin garantisini hissedemiyor. Yabancı yatırımcı için, bu istikrar aranan diğer kriterlerden daha da önemli. Türkiye’deki terör ortamı ve Türkiye’nin dış politikaları da yatırımcıları kaçıran bazı etkenlerden. Gerekli reformlar yapılıp yabancı yatırımcının ekonomik büyümeye katkısı dikkate alınıp arttırılmalı.

Bu problemleri aşıp gerekli reformları gerçekleştirirsek küresel ekonomiyi etkileyebilen bir ülke konumuna gelebiliriz. Türkiye, küresel ekonomiyi etkileyebilen bir ülke haline geldiğinde ise dış güçlerin zarar verebileceği bir yer olmaktan çok —tıpkı Çin’in bulunduğu durum gibi— ekonomik daralma tehlikelerine karşı yardım edilen bir ülke olur. 

Okunma Sayısı: 1514
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı