"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Uyku üzerine bir tahlil

Osman KOYUNCU
27 Nisan 2016, Çarşamba
Yapılan araştırmalara göre insan vücudu, günde iki kere uyuyup uyanmaya göre programlanmıştır.

Normal insanlar için uyku süresi, beş ile dokuz saat arasında değişmektedir. Bu süre, yaşa cinsiyete ve kiloya göre değişiklik gösterir. İnsanların % 5’i, 5 saatten daha az uyurlar. Normal insanlar, yattıkları zaman, beş ile yirmi dakika arasında uykuya dalarlar. Yapılan araştırmalara göre, üniversite mezunu bir insan, kırk sekiz saat uyku uyumazsa, ilkokul seviyesindeki matematiksel işlemlerini bile zor algılar. Uyku halinde beyin uyumaz, aksine uyanık haldeki gibi faaliyetlerine devam eder. Beynin dinlenmesi, uzun süre çalışılan bir konuyu başka bir konu ile değiştirmekle sağlanır. Bir saat fizik çalıştın yoruldun, beyni dinlendirmek için, tarih veya başka ders çalışmak, kitap okumak vs. yapmalıdır. 

Beyin manası itibari ile üflenildikçe şişen, genişleyen demektir. Balona üflenirse şişer, aynı şekilde, beyinde okumakla gelişir. Beyin ne kadar çalıştırılırsa o kadar insanın ufku açılır, ne kadar çok okunursa, o kadar düşünce sahası genişler. Tam uykusunu almamış insanlar, yorgun, bitkin, stresli, sıkıntılı ve huzursuzdur, böyle insan mutlu olamaz ve çalışmasından da verim alamaz. Erken kalkmaya alışan, yorgun olan, kafasında az problemi olan ve endişesi az olan insanlar daha iyi uyurlar.

Prof. Dr. Mehmet Öz, uyku hakkında özetle, “uyku mükemmel bir ilâçtır. Sağ yana, sırt hafif eğik, dizler bükülmüş, kollar kıvrık en sağlıklı uyuma şeklidir, yüzüstü uyku ise en kötü uykudur der.” Nebe, 78/9 “Uykunuzu bir dinlenme kıldık” ifadesi ile uykunun ne derece önemli olduğunu anlatıyor. Güneş doğarken ve batarkenki uyku, tembellik ve unutkanlığa sebep olur. Gece saat üçten sonraki uykunun verimliliği yüzde elli azalır. Prof. Dr. Haluk Savaş  “psikolojik hastalıkların çoğu mevsimliktir, günlerin uzaması ve gecelerin kısalması ile insanlar geceleri tam dinlenemezler. Çünkü dinlenmeyi sağlayan melatonin hormonu,  gündüz uzanınca daha az salgılanır. Bu hormon, akşam dokuzda salgılanmaya başlar, sabah beşe doğru salgısını en aza indirir.” demektedir. 

En verimli çalışma süresi sabah erkenden başlar saat on bire kadar sürer, on bir ile on dört arası en verimsiz dönemdir, saat on dörtten sonra, eğer insan dinlenmişse verimli çalışabilir. Saat on bir ile on dört arasında, REM uykusu denen, yaklaşık yarım saatlik uyku dönemi vardır ki, çok dinlendiricidir. Bu uykunun yarım saati, gece uykusunun iki saatine denktir. Gece uykusu yanında, bu zamanda da uyunursa, insanlar çok dinç olurlar.

İnsanlar üzerinde yapılan araştırmalara göre, güneş doğarken, batarken ve tam tepe noktasında iken uyursa, verimsiz ve gerçek manada dinlenmemiş oluyorlar. Güneşin, bu esnada uyuyan insanların beyni ve diğer biyolojik sistemleri üzerine olumsuz etkiler yaptığı biliniyor. En dinlendirici uyku, öğlenden bir buçuk saat önceki ile öğle geçtikten bir buçuk saat sonraki süreler arasındaki uykudur. 

 Bediüzzaman “Uyku üç nevidir. Birincisi: Gaylûledir ki, fecirden sonra, tâ vakt-i kerahet bitinceye kadardır. Bu uyku, rızkın noksaniyetine ve bereketsizliğine hadisçe sebebiyet verdiği için, hilâf-ı sünnettir… İkincisi: Feylûledir ki, ikindi namazından sonra, mağribe kadardır. Bu uyku ömrün noksaniyetine, yani, uykudan gelen sersemlik cihetiyle, o günkü ömrü nevm-âlûd, yarı uyku kısacık bir şekil aldığından, maddî bir noksaniyet gösterdiği gibi, mânevî cihetiyle de, o gün hayatının maddî ve mânevî neticesi ekseriya ikindiden sonra tezahür ettiğinden, o vakti uykuyla geçirmek, o neticeyi görmemek hükmüne geçtiğinden, güya o günü yaşamamış gibi oluyor. Üçüncüsü: Kaylûledir ki, bu uyku Sünnet-i Seniyyedir.  Duhâ (kuşluk) vaktinden, öğleden biraz sonraya kadardır. Bu uyku, gece kıyamına sebebiyet verdiği için sünnet… Yarım saat kaylûle, iki saat gece uykusuna muadil gelir.” demektedir. (Lem’alar, s. 269)

Sonuç olarak; her yapılan makinenin bir kullanma kılavuzu vardır. Bu kurallara uyulduğu sürece; kullanıcı, o makineden gerçek verimi alabilir. Eğer kullanım kılavuzuna uyulmazsa, hem o makine erken eskir, hem de gerçek verim alınmaz. İnsan kâinatın misâli, çekirdeği ve özetidir ve Allah’ın en büyük san’at harikasıdır. İnsanı yaratan, onunla birlikte kullanım kılavuzunu da göndermiştir. Eğer insan, Kur’ân’a tam uyarsa mutlu, huzurlu ve sağlıklı yaşamış olur.   

 

Okunma Sayısı: 4777
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı