Prof. Dr. Ayşe Gül Tanık, “Gri suyun yeniden kullanımıyla yüzde 30, yağmur suyu hasadıyla elde edilen suyun çeşitli alanlarda kullanımıyla da en az yüzde 10 olmak üzere toplamda şebeke suyundan yüzde 40 tasarruf sağlayabiliriz” dedi.
Türkiye’de barajlardaki su seviyesinin azalması, alternatif su kaynaklarına yönelmeyi zorunlu hale getirirken, uzmanlar kanalizasyon atığı haricinde evsel atık suyun arıtılmasından elde edilen gri suyun kullanımı ve yağmur hasadı yöntemiyle şebeke suyundan yüzde 40 tasarruf edilebileceğini belirtiyor. Beklenen mevsimsel yağışların düşük seviyede olması sebebiyle Türkiye’ye su sağlayan barajlar son zamanlarda adeta “alarm” vermeye başladı. İstanbul’da geçen haftadan bu yana etkili olan yağmur ve kar yağışıyla barajlardaki su seviyesi yüzde 11,61 artarak 20 Ocak itibarıyla yüzde 30,77’ye ulaştı. Yağışlara karşın son 10 yılın en düşük seviyesinde seyreden barajlardaki su seviyesindeki artış bir nebze olsa yüzleri güldürse de uzun süreli çözüm üretmiyor. İTÜ Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşe Gül Tanık, İstanbul’da bulunan barajlardaki suyun yüzde 20’nin altına düşmesinin vatandaşlarda farkındalık oluşturduğunu söyledi. Tanık, özellikle kalabalık nüfusun bir arada olduğu büyükşehirlerde iklim değişikliğinin etkilerinin görüldüğünü, kısa dönemli aşırı yağışların veya çok uzun dönemli kuraklığın gündemde olduğunu belirtti.
Barajların yükü hafifleyecek
Büyükşehirlerde yerel yönetimlerin barajlardan veya yer altından sağladığı suların, şebeke sisteminden evlere ve diğer mekânlara ulaştığını kaydeden Tanık, şebekelerden gelen içme suyu kalitesindeki suyun hoyrat kullanıldığına dikkati çekti. Prof. Dr. Tanık, şebeke suyuna alternatif su kaynaklarından birincisinin çok gündemde olan yağmur suyu hasadı olduğunu bildirdi. Türkiye’deki yağış ortalamasının son yıllarda 600 milimetrenin altına düştüğüne dikkati çeken Tanık, “Rakamlarla konuşmak gerekirse, gri suyun yeniden kullanımıyla yüzde 30, yağmur suyu hasadıyla elde edilen suyun çeşitli alanlarda kullanımıyla da en az yüzde 10 olmak üzere toplamda şebeke suyundan yüzde 40 tasarruf sağlayabiliriz. Bu hem barajlarımızın üzerindeki yükü azaltır hem de suyu ciddî oranda verimli ve etkin kullanmış oluruz.” diye konuştu.
Yağmurun bir damlasına bile muhtacız
Yağmur suyu hasadının hem açık hem kapalı alanlarda yapılabileceğini belirten Tanık, kapalı mekânlarda çatıdan yağmur suyu toplamanın en olasılıklı yöntem olduğunu belirtti. Yağmur suyunu hasat ederek, depoladıktan sonra toplanan yere en yakın alanda, yeraltında veya tarihte örneklerine rastlanan sarnıç sistemiyle depolarda toplayıp geri basıldığını kaydeden Tanık, “Yağmur suyunu, bina içi temizlikte, borulama sistemini yapabilirsek sifon suyu olarak, yağmursuz olan mevsimlerde bahçe ve yeşil alan sulaması ile araba yıkamada kullanabiliriz. Bunlardan çok ciddî tasarruf edebiliriz. Kış döneminde yağmur suyu hasadı çok önemli, yağmurun bir damlasına bile muhtacız” dedi.
AA