1 Ocak, yılın hakkında en çok konuşulan, ama en çok ihmal edilen günüdür sanki.
Mesele "yeni yıl" ise, yılın en yeni olduğu gündür 1 Ocak. 2 Ocak'ta o kadar da yeni değildir meselâ, 3 Ocak'ta daha az yenidir.
O kadar iyi dilek, o kadar temenni, sevinç, heyecan, beklenti vardır "yeni yıl"a dair. Ama kimse kalkıp gündüz gözüyle, bakmaz yılın o en yeni haline.
Sokaklar 31 Aralık'a göre de, 2 Ocak'a göre de daha boştur, 1 Ocak sabahı.
Oysa 31 Aralık yılın en eski hale geldiği günüdür.
Tamam dilekler bir günde gerçekleşmez. Ama kimbilir belki yoldadır, belki bir haber görünür beklentilerin gelmek üzere olduğuna dair. Gece yarısı 1'de, 2'de, hatta 3'te, 4'te hiçbir şey olmadı diye, hemen ümitsizliğe kapılmak, kendini uykuya ya da başka şeylere vermek doğru mudur? Gecenin karanlığında hiçbir şeyin net olarak görülemeyeceği akla gelmez mi?
Hepsi bir tarafa, yeni yılın ilk gündoğumu bir merakı hak etmez mi?
Yeni günün ilk sabahı, bunca kayıtsızlığa lâyık mıdır?
Onu yılın diğer Pazar günlerinden ayıran özellik nedir? Güne daha geç başlanması mı?
1 Ocak, gündüzlerin kısa olduğu günlerden biridir. Birşeyin az olması onu kıymetli yapıyorsa, 1 Ocak'ın da kısacık gündüzünün daha değerli olması, her anının değerlendirilmesi gerekmez mi?
Oysa 1 Ocak'ın zaten kısa olan gündüzünün yarısı uykuda geçiyor. Sadece insanlar değil, sanki şehirler de uyuyor. Güneşin doğuşuyla uyanan kâinatta insan unsuru eksik kalıyor. O, karşıladığını sandığı yeni yıldan bihaher, bir yerlerde sızmış, en azından uyumuş oluyor.
Elbette o sabah ayakta olanlar da az değil.
Yeni bir günü karşılamayı bilmeden, yeni bir yılın karşılanmayacağını bilenler, henüz güneş batmadan beklemeye başlıyorlar, yılın ilk gündoğumunu.
Belki yılın ilk gündoğumu olduğu için değil. Zira yılın ilk doğan güneşini, diğerlerinden üstün tutmak haksızlık gibi geliyor onlara.
Kimileri saatinin alarmıyla, kimileri ezan sesiyle uyanıyor. Yılın ilk ibadeti, ilk rükûsu, ilk secdesi, ilk duâsı başlıyor.
Yeni bir günle beraber, yeni bir yıl başlıyor.
Mesele seneyi değil, günü karşılamak.
Zira günün değerini bilmeyen, yılın değerini bilir mi?
Bilirse, o kıymetli "yeni yıl"ın yeni sabahında neredeler?
01.01.2008
E-Posta:
[email protected]
|