Allah Resûlü’nün (asm) her konuda örnek olduğunu, sihre maruz kaldığını, bundan kurtulabilmek için Cebrail’in getirdiği sûreleri okuduğunu biliyoruz. Evet, sihri ve onun gibi daha nice derdi def edecek iki sûre Muavvizeteyn diye bilinen Felâk ve Nas Sûreleridir. Bu sûreleri okuyarak her türlü tehlikeden Allah’a sığınır, O'ndan yardım bekleriz.
Sihrin yedi büyük günahtan biri olduğu malûm. Böyle bir dert olmasaydı Cenâb-ı Hak onun şerrinden Kendisine sığınmamızı hiç ister miydi? İster sihir yapılmış, belirtileri görülmüş olsun, ister olmasın böylesi tehlikelere karşı Cenâb-ı Hakk’a her zaman sığınmalıdır.
Felak ve Nas Sûrelerinin meâllerine baktığımızda bu sığınmanın ne kadar yerinde olduğunu görüyoruz. Farkında olduğumuz veya olmadığımız nice tehlikelerden ancak O'nun yardımıyla korunabiliriz.
Felak Sûresinin meâli şöyle: “Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla. De ki: Sığınırım sabahın Rabbine. Yarattığı şeylerin şerrinden. Karanlığı çöktüğünde gecenin şerrinden. Düğümlere üfleyen büyücülerin şerrinden. Haset ettiğinde hasetçinin şerrinden.”
Nas Sûresinin meâli de şöyle: “Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla. De ki: Sığınırım insanların Rabbine. İnsanların melikine. İnsanların ilâhına. İnsanların kalbine sinsice vesvese verenlerin şerrinden. Cinden ve insanlardan olan şeytanların şerrinden.”
Peygamberimiz (asm) yatmadan önce Muavvizeteyn’i ve İhlâs sûresini okur, ellerine üfleyip vücudundan ulaşabileceği yerlere sürerlerdi. Bunu üç defa tekrarladığını Hz. Ayşe’nin rivayet ettiği bir hadis-i şeriften öğreniyoruz.1
Başka bir hadis-i şerifte de İhlâs Sûresi ile birlikte bu iki sûrenin sabah ve akşam okunduğunda insanı her türlü kötülükten korumaya yeteceği2 bildirilmiştir. Her türlü kötülük içerisine şüphesiz sihir de girmektedir.
Her insan kendine maddeten koruma bulamaz, tutamaz. Ama her mü’min başına gelebilecek maddî ve manevî tehlikelere karşı manevî korumalar edinebilir.
Bunun için duâlarla Allah’tan yardım dilenir. Bu duâlardan biri de Âyete’l-Kursî’dir. Bir hadis-i şeriften öğrendiğimize göre bu faziletli âyet sabahleyin okunduğunda akşama kadar, yatarken okunduğu takdirde de sabaha kadar Allah’ın koruması altına girilmiş olur. Yatağa girerken Âyete’l-Kürsî’yi okuyan kimseye şeytan yaklaşamaz. Fatiha ve Âyete’l-Kürsî’nin okunduğu eve de hiçbir insan ve cinnin nazarı değmez. Daha başka korunma yolları da var. Bunun üzerinde de İn- şaallah bir sonraki yazımızda duralım.
Dipnotlar:
1. Buharî, Fedâilü’l-Kur’an: 14; Tıbb: 39; Daavat: 12; Müslim, selâm: 50. 2. Neseî, İstiâze: 1.
03.03.2009
E-Posta:
[email protected]
|