12 Aralık 2009 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

M. Latif SALİHOĞLU

Gizli mezarın sırr-ı hikmeti (1)


A+ | A-

Hayli zamandır, insanlarımız neticesi meşkûk (şek'li, şüpheli) birtakım gündem maddeleriyle meşgul ediliyor.

Evlerden, kahve köşeşelerinden, tâ Meclis zeminine kadar hemen her ortamda tartışmaya açılan bu maddelerin biri bitmeden, bir diğeri devreye sokuluyor.

İki sene öncesinin en hararetli tartışma konusu, başörtüsü meselesiydi. Özellikle kız öğrencilerin, başı örtülü şekilde üniversiteye girip giremeyeceği hususu tartışılıyordu. Meclis ve kamuoyu, bu konuyla günlerce, aylarca meşgul edildi.

Bu arada yapılan ciddî usûl hataları sebebiyle, yaşanan sıkıntı eskisinden beter bir hale geldi.

Mesele, ne yazık ki, fiyaskoyla neticelendi. Kışkırtılan hevesler hapsedildi, ümitler ye'se inkılâp ettirildi.

Katsayı meselesinde, yine benzer bir durum yaşandı.

Ardından bir "açılım" furyası başladı ki, içinin–dışının ne olduğunu bilene, başını–sonunu kestirene aşk olsun.

Bu ucûbeye, önce "Kürt açılımı" dendi. İkinci adımda DTP Başkanıyla "ikili görüşme" hadisesi gerçekleşti.

Reaksiyonlar artınca, paketin ismi "Demokratik açılım"a dönüştürüldü.

Baykal'a yazılan görüşme talepli mektupta, "Millî birlik projesi" ismi telaffuz edildi. DTP'ye yönelik son mesajlarından birinde ise, "Millî birlik ve kardeşlik projesi" ifadesinin kullanıldığına şahit olduk.

Nereden nereye...

Görülüyor ki, bu "açılım" denen şey, lastik gibidir. Nereye istersen, oraya çekebiliyorsun. Tartışılması, havanda su dövmek gibidir; müsbet bir neticeye varamıyorsun.

Şimdi, bu ucûbe açılımın tam da ciddî mânâda tökezlediği ve kapanmaya yüz tuttuğu bir anda, pat diye "gizli mezar" meselesi gündeme getirildi.

Medyaya yansıyan haberlere göre, Başbakanlık tarafından, mezarı meçhulde olan Seyyit Rıza, Şeyh Said ve Said Nursî gibi zatlar için "Mezarları araştırılsın!" talimatı verilmiş.

Alın size nur topu gibi bir gündem maddesi daha...

Konuşun, tartışın, tartışabildiğiniz kadar... Zıtlaşın, zıtlaşabildiğiniz kadar...

Göreceksiniz, bu tartışma ve zıtlaşmalarla bütün sıkıntılar bitecek, bütün dertler devâ bulacak; herkesin karnı tok, sırtı pek bir hale gelecek; vatan sathı, gül–gülistan olacak(!)

Şu hale ağlasak mı, gülsek mi, bilemiyoruz.

Yahu, şu gizli mezar meselesi, öyle hassas bir konu ve öylesine netameli bir meseledir ki, aynı dâvâya gönül vermiş insanları dahi zıt kutuplara iterek onları karşı karşıya getirebiliyor.

Ama, kimin umurunda?

Meseleye bodoslamasına dalan, sazan gibi atlayan, dahası, hükûmetin hasenat kefesine yazılacak diye, konuya "Mal bulmuş Mağribî gibi" sarılanlar oldu.

Esasında, maddî–mânevî kriz sancıları çeken kitleleri avutmak ve oyalamak için, bundan âlâ gündem maddesi bulunmaz.

Bu arada, gizli mezarın araştırılması, yahut bulunmasının, bugün itibariyle ne getirip ne götüreceğine bakmadan, faydalı mı yoksa zarar verici mi olacağına aldırmadan, fütursuzca giden, bu vâdide pervasızca (hatta yer yer nezaketsizce) at koşturanlara da şahit olmaktayız.

Meselâ, "Benim mezarım gizli kalacak" diye haber veren ve bunun sırr–ı hikmetini mükerreren izah eden Bediüzzaman Hazretlerinin mezar meselesini düşünelim... (Emirdağ Lâhikası, s. 417)

Hemen bütün Nur Talebeleri biliyorlar ki, bu meselenin iki yönü var: Biri beşerin zulmü, diğeri ise kaderin adâleti.

Nasip olursa, bir sonraki yazıda bu iki nokta üzerinde durmak ve mezarının gizli kalmasına dair sırlı hikmetleri nazara vermek arzusundayız.

Tarihin yorumu 12 Aralık 1923

İstiklâl Madalyaları

Daha evvel ilgili kànun çerçevesinde kabul edilen İstiklâl Madalyasının kimlere verileceği hususu, 12 Aralık 1923'te neticeye bağlanarak kesinlik kazandı.

Buna göre, Meclis kararıyla 15 Mayıs 1919 ile 1 Kasım 1923 tarihleri arasındaki dönem esas alındı.

Bu tarihler arasında, asker olsun–sivil olsun, Millî Mücadele hareketine bilfiil katılan, yahut bir şekilde yardım eden, katkıda bulunan her vatandaşa İstiklâl Madalyasının verilebileceği kararlaştırılmış oldu.

Şüphesiz, belirlenen tarihlerin de bir anlamı vardı: 15 Mayıs 1919'da, Yunan Kuvvetleri İzmir'e asker çıkarmış ve şehri işgal etmişti. 1 Kasım 1923'te ise, Birinci Dünya Harbi sebebiyle tâ 1914 senesinde ilân edilmiş olan "Umumî Seferberlik", Meclis kararıyla kaldırılmıştı.

Bazı kaynaklarda, İstiklâl Madalyasının verilmesi için belirlenen dönemin, İzmir'in işgal ve kurtuluş tarihleri olan 15 Mayıs 1919 ile 9 Eylül 1922 tarihlerinin esas alındığı da belirtiliyor.

Bu madalyanın, yüz binden fazla asker–sivil vatandaşa verildiği tahmin ediliyor.

Birer İstiklâl Madalyası da, yine Meclis kararıyla Kahramanmaraş ile İnebolu şehirlerine verildi.

12.12.2009

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (10.12.2009) - Zaman ayarlı saldırılar

  (09.12.2009) - "Hilâfet korunsun" mektubu

  (08.12.2009) - Gerilimi dindirmenin yolu

  (07.12.2009) - Yakın tarih yeniden yazılsın (6)

  (05.12.2009) - Yakın tarih yeniden yazılsın (5)

  (03.12.2009) - Yakın tarih yeniden yazılsın (4)

  (02.12.2009) - Yakın tarih yeniden yazılsın (3)

  (01.12.2009) - Bediüzzaman ve İttihatçılar

  (30.11.2009) - Bayramda konuşulanlar

  (26.11.2009) - Yakın tarih yeniden yazılsın (2)

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Baki ÇİMİÇ

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H. İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Muzaffer KARAHİSAR

  Nejat EREN

  Nurullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin YAŞAR

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu

Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.
Kurumsal Linkler: Risale-i Nur Kongresi - Bediüzzaman Haftası - Risale-i Nur Enstitüsü - Yeni Asya Vakfı - Demokrasi100 - Yeni Asya Gazetesi - YASEM - Bizim Radyo
Sentez Haber - Yeni Asya Neşriyat - Yeni Asya Takvim - Köprü Dergisi - Bizim Aile - Can Kardeş - Genç Yaklaşım - Yeni Asya 40. Yıl