"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bediüzzaman ve matbuat

Abdil YILDIRIM
26 Ekim 2022, Çarşamba
Bediüzzaman Hazretleri, bugün medya denilen matbuatın önemini bundan yüz yıl önce idrak etmiş ve hizmetlerinde matbuattan istifade etmeye çalışmıştır.

“Risale-i Nur, bu mübarek vatanın mânevî bir hâlâskârı olmak cihetiyle; şimdi iki dehşetli mânevî belâyı defetmek için matbuat âlemi ile tezahüre başlamak, ders vermek zamanı geldi veya gelecek gibidir zannederim” (Emirdağ Lâhikası) diyerek, gazetelerin hizmette istihdam edilebileceğini belirtir. Zaten “Eski Said” dediği dönemde, kendisi de zamanın gazetelerinin bir çoğunda yazılarını neşreder. Hatta, 1909’da Türkçe ve Kürtçe “Ma’rifet ve İttihad-ı Ekrad” adıyla haftalık gazete çıkarma teşebbüsünde bulunur. Ne var ki, zamanın çalkantıları ve çeşitli sebeplerden dolayı gazete çıkarma teşebbüsü akim kalır.

Bediüzzaman’ın gazete çıkarama teşebbüsü akim kalsa da, zamanın gazetelerinde fikirlerini neşretmeye başlar. Bu gazeteler, Rehber-i Vatan, İttihad ve Terakki, Misbah, Şark ve Kürdistan, Şûrây-ı Ümmet, Kürd Teavün ve Terakki Gazetesi, Volkan, İkdam, Serbesti, Mizan, Vakit, Sebilürreşad, Açıksöz gibi zamanın en etkili gazeteleriydi. Bunlar arasında en çok Derviş Vahdeti’nin çıkardığı Volkan gazetesinde yazmıştır. Burada yazarken, Derviş Vahdeti’yi “edibler edebli olmalı” diye uyarmayı ihmal etmez. Bugünkü bazı yazarlar gibi, sahibinin sesi olmak bir yana, patronuna da ayar verir. 

Bediüzzaman, Derviş Vahdeti’ye dediği gibi, bütün yazılarında”edipler edepli olmalı” düsturuna uygun olarak hareket eder. Yazılarında hakkın hatırını âli tutar, hiç bir şahıs ve düşüncenin hatırına göre yazılar yazmaz. Yazılarında her zaman tam bir istikrar ve istikamet vardır. Zamanın getirdiği şartlara göre fikirlerini değiştirmez. Bu prensibini de şu şekilde ifade eder: “Gazetelerde neşrettiğim umum makalâtımdaki (makalelerimdeki) umum hakaikta (hakikatlerde) nihayet derecede musırım. (ısrarlıyım)  Şayet zaman-ı mazi canibinden, asr-ı saadet mahkemesinden adaletname-i şeriatla davet olunsam; neşrettiğim hakaikı aynen ibraz edeceğim.”  

Ayrıca,  “İslâm ahlâkını sarsan, efkâr-ı ammeyi (kamuoyunu) perişan eden ve içtimâiyatı (sosyal ve siyasî hayatı) teşviş edip (karıştırıp) saptıran tezvirâta karşı ben de gazetelerde, onları reddeden makaleler neşrettim” diye de, gazete vasıtasıyla verdiği mücadeleyi anlatır.  (Divân-ı Harb-i Örfî)

Bediüzzaman, fikirlerini gerek matbuat yoluyla, gerekse nutuklarında gerekse mahkemelerdeki müdafaalarında açıkça ifade etmekten hiç bir zaman çekinmemiştir. İstibdat ne kadar şiddetli ise, O’nun müdafaaları da o kadar şiddetli olmuştur. Çünkü O, hakkın hatırını müdafaa etmektedir, hiç bir hatır, baskı, şiddet altında o hatırı feda etmemiştir. 

Bediüzzaman, gazetelerin iki mühim vazifesi olduğunu belirtir. Bu vazifeleri şu şekilde ifade eder: “Birincisi dellâlü’l-mehasinü ve’l-meayib (ayıpları ve güzellikleri ilân eden), yani, gidişattaki müsbet, menfi gelişmeleri duyurup halkı bilgilendirmek; ikincisi hatibü’l-umumî (herkes adına konuşan) veyahut mürebbiyyü’l-efkâr (fikirleri terbiye eden) olmak.  (Eski Said Dönemi Eserleri)

Bediüzzaman’ın koyduğu esaslar, bugünkü “Basın Ahlâk Esasları” olarak tesbit edilen esaslardan çok daha ileri ve medeni esaslardır. Bediüzzaman’a göre, gazetelerin sadece bir fikrin savunuculuğunu yapmak yerine, her fikre açık olan, toplumu ilgilendiren ayıpları ve güzellikleri halka duyurup, halkı bilgilendirmek gibi vazifeleri de vardır.

Okunma Sayısı: 4226
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı