Huzur deyince akla neler geliyor? Bir çok şey sayabiliriz: uyumlu, sağlıklı bir aile, maişet endişesi taşımamak, ev, araba, severek çalıştığın bir iş… Liste, kişiden kişiye uzayabilir.
Huzur daha çok nerelerde/ne zaman hissedilir?
Uyumlu bir aile ortamında, bir sevincinizi paylaşırken, ihtiyacı olan birine yardım ederken, sevdiğimiz insanlar ile birlikteyken… Bu liste de uzayabilir.
Ben, sayılanlara ilave olarak bilhassa Risâle-i Nur okunan yerleri, kardeşlerle beraber
olduğum mekânları huzur veren yerler olarak hissediyorum.
Özellikle Düzce Cemaatimizle birlikte Barla’da tesisleri lebâleb doldurarak her yıl tekrarladığımız okuma programı esnasında çok üst düzeyde bir huzur hissediyorum, öyle ki bu süreçte çocukları aramak bile aklıma gelmiyor. Bunu onların sitemlerinden anlıyorum. Barla’nın Risâle-i Nurların neşredildiği yer olması bu huzuru artırıyor herhalde, çünkü öyle hissediyorum.
Üstadımız Risâle-i Nurlar ile meşguliyetin faydalarını sayarken “Kalpte rahat ve sürur” diyor; tam da bunu yaşıyoruz elhamdülillah. Kâbe ve Mescid-i Nebevî’de de çok üst düzey bir huzur hissettim, oralarda da çocukları aramak aklımıza gelmemişti. Bu mübarek beldelerde Peygamber Efendimizin (asm) yaşamış olması, onun hâtıraları ve Kur’an-ı Kerim oralarda inzal edilmiş olması, Asr-ı Saadetin o coğrafyada yaşanmış olması bu hissedilen huzuru, sevinci artırıyor.
Özetlersek, en derin huzuru hissettiğim yerler: Kâbe , Mescid-i Nebevî, kardeşlerle birlikte Risâle-i Nur dersleri ve özellikle Barla.
Bu huzur, “Şu anda emr*i Hak vâki olsa, ölünebilecek en güzel yerdeyim.” düşüncesinden kaynaklanıyor.
Ne dersiniz?
Siz en derin huzuru nerelerde hissediyorsunuz?
Sağlıcakla kalın.