KHK ile ihraç edilen birçok eski kamu çalışanı gibi sağlık çalışanları da özel sektörde iş bulamıyor. Bakanlıkların verdiği çelişkili kararlar ise KHK’lıları ikinci kez mağdur ediyor. 

OHAL kapsamında çıkarılan Kanun Hükmünde Kararname’lerle (KHK) kamu görevinden ihraç edilen sağlık personelinin özel kurumlarda çalışabilmesinde Sağlık Bakanlığı tarafından sakınca görülmediği halde 22 Aralık’ta Çalışma Bakanlığı bu kişilerin belgelerini askıya alarak çalışmalarına engel oldu.

Bu mağduriyeti yaşayan 20 yıllık pratisyen hekim A.K. “Bu yaşta başkalarının yardımına muhtaç yaşıyoruz. Ne yapalım bir doktor olarak nasıl yaşayacağız?” diyor. 45 yaşında işsiz kaldım diyen Doktor A.K, “20 yıllık pratisyen hekimim. Hep acillerde çalıştım. KHK ile ihraç oldum. 45 yaşında işsiz kaldım. İşyeri hekimliği sertifika olduğu için işyeri hekimliği yapmaya başladım. Ekim 2016 da İstanbul da hiç yaşamadığım halde ByLock iddiası ile İstanbul’a götürülerek tutuklandım. 10 ay tutuklu kaldıktan sonra Ağustos’ta tahliye oldum. Eylül’de eşim ve 2 çocuğumun ekmek parası için zar zor 3 bin TL maaşla işyeri hekimliği buldum ve çalışıyordum. Maalesef Sağlık Bakanlığı’nın benim durumumdaki hekimlerin özelde çalışmasının engeli olmadığını resmî yazıyla bildirmesine rağmen Çalışma Bakanlığı 22 Aralıkta belgelerimizi askıya alarak özel kuruluşlarda işyeri hekimliği yapmamızı engelledi ve bizi işsiz bıraktı. Zaten 10 ay bu yaşımızda çevremizin yardımıyla geçindik. Zaten iş çok zor buluyoruz. Ne yapalım bir doktor olarak nasıl yaşayacağız?” şeklindeki ifadeleriyle KHK ile gelen mağduriyetini özetledi. 

Özel sektörde çalışmalarına bir engel bulunmuyor

Sağlık Bakanlığı, denetimli serbestlik ve şartlı salıverilme süreci içinde bulunan hükümlülere, özel sağlık tesislerinde çalışma izni konusunda Adalet Bakanlığı’ na görüş sormuş ve 10.10.2017 tarihli alınan cevabî yazıda şu ifadeler yer almıştı; “(…) Bu itibarla; mevcut Kanunî düzenlemeler kapsamında hükümlülerin gerek Kanun’ un 105/A maddesi kapsamında gerekse aynı Kanun’ un 107’nci maddesi kapsamında cezalarının yasada öngörülen kısmını infaz kurumunda tamamlayarak tahliye edildikleri, anılan infaz süreçleri içerisinde bulunan hükümlülerin artık eski hükümlü statüsüne sahip oldukları, bu yükümlülerin haklarında aksi yönde hükmedilmiş bir mahkeme kararı olmaması ve İnfaz Kanunu’ nun 105/A ve 107’nci maddeleri kapsamında belirlenmiş yükümlülük ya da yükümlülüklerini aksatmadan yerine getirdikleri sürece kamuda ya da özel sektörde çalışmalarına bir engel bulunmadığı değerlendirilmekle birlikte, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ve diğer ilgili mevzuat hükümleri dikkate alınarak kişinin bağlı bulunduğu kurum tarafından değerlendirilmesinin gerekli olduğu” belirtilmektedir. 

Çalışmalarına izin verilebilir

Bilindiği üzere, tabiplik/diş tabipliği mesleğinin icrası için, 1219 sayılı Tababet ve Şuabatı Sanatlarının Tarzı İcrasına Dair Kanunun 28’inci maddesi ile 45’inci maddesinde sayılan suçlardan ceza alınmamış olması gerekmektedir. Bu kapsamda, denetimli serbestlik ve şartlı salıverilme süreci içinde bulunan hükümlülere, özel sağlık tesislerinde çalışma izni verilebileceği, ancak 1219 sayılı Tababet ve Şuabatı Sanatlarının Tarzı İcrasına Dair Kanunun 28’inci maddesi ile 45’inci maddesinde sayılan suçlardan ceza alınmamış olması gerektiği ile konu ile ilgili Müdürlüğünüzce denetimli serbestlik ve koşullu salıverilme süreci içinde bulunan hükümlüler ile ilgili yazışmaların bu çerçevede tekrar değerlendirilmesi hususunda; Bilgilerinizi arz/rica ederim.”