Çare de çözüm de Bediüzzaman'da
İttihad-ı İslâma giden yolda Türk-Kürt kardeşliği
İttihad-ı İslâm ve Medresetüzzehrâ projesi
- Said Nursî'nin eserlerinde, daha isminde bile anlaşamadığımız kavram (Kürt sorunu, Şark meselesi, Doğu problemi, vs.) üzerine yaptığı değerlendirmeleri, sunduğu kalıcı reçeteyi nasıl buluyorsunuz? Türkiye'yi idare edenler bu probleme Bediüzzaman'ın baktığı pencereden bakmış olsa “sorun” şimdiye kadar çözülmüş olmaz mıydı? Sizce Said Nursîye kulak verilmeden yapılan her girişim eksik kalmaz mı?

- Bediüzzaman, hayatını adadığı bir eğitim projesi olan (Van, Bitlis, Diyarbakır üçgeninde kurulmasını arzu ettiği) din ilimleriyle fen bilimlerinin beraber okutulacağı Medresetüzzehra’da 3’lü eğitim dilinin (Türkçe, Arapça ve Kürtçe) olmasını tavsiye eder. Böyle bir proje hayata geçmiş olsaydı kadim problemlerin çözümüne sizce nasıl bir katkı sağlardı?

- Said Nursî’nin Şark aşiretlerine giderek onlara Meşrutiyet’in faziletlerini anlattığı konuşmaları Münazarat adlı eserinde yer alır. Orada “Aklınızı ağaların cebinden çıkarın” diyerek feodal yapıya da karşı çıkar, hürriyetin imanın özelliklerinden biri olduğunu anlatır. Sizce bir İslâm âliminin meşrutiyet, hürriyet, demokratlık gibi kavramlarını kullanması ve her türlü istibdada karşı çıkması, bugün için dahi “ilerici” bir kavram değil midir?