"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Lozan’daki gizli pazarlıklar

Kâzım GÜLEÇYÜZ
07 Ocak 2023, Cumartesi
Bu sene, cumhuriyet adı altında kurulan tek parti ve tek adam rejimiyle birlikte, ona dünyada tanınma yolunu açan Lozan Andlaşmasının da 100 yılı.

Şimdiye kadar daha çok “Zafer mi, hezimet mi?” bağlamında tartışmalara konu olan Lozan bu vesileyle yeniden gündeme geldi.

Bu defa “Andlaşmanın 100 yıl sonra açıklanacak gizli maddeleri var mıydı?” sorusu ekseninde yorumlar yapılıyor ve “Gizli madde yoktu” deniliyor. Bununla bağlantılı olarak, Büyük Doğu dergisinde yayınlanan ve Bediüzzaman’ın Emirdağ Lâhikası’nda iktibas ettirdiği “Lozan’ın içyüzü” makalesi eleştiriliyor.

Üstad, Hayim Naum’un ve Lord Gürzon’un Türk heyeti ve yönetimiyle yapılan pazarlıklardaki rolünün anlatıldığı bu makaleyi, 5. Şua’da açıklanan hakikatleri teyid eden bir vesika olarak niteleyip kitabına koydurmuş.

Buna mukabil, makale muhtevası için “hayal mahsulü” diyenler var. Ama bu iddianın da dayanağı yok. Neye göre hayal mahsulü?

Hayim Naum’un Türk heyetindeki varlığı da, Gürzon’un İngiliz heyetinin başı olduğu da bir vakıa. Görüşme trafiğinin şahidi olarak, makaledeki bilgileri aktardığı ifade edilen Türk heyeti üyelerinden İbrahim Arvas, bunları kafasından uydurmuş olabilir mi?

Arvas’ın sonraki süreçte sergilediği belirtilen bazı çelişkili tavırlar, Lozan pazarlıklarıyla ilgili olarak anlattıklarını geçersiz kılar mı?

Ki, bunlar Büyük Doğu’da yayınlandıktan sonra muhataplarınca tekzip edilmemiş.

Ayrıca, hele böyle konulardaki pazarlıklarda verildiği ifade edilen sözlerin illa yazılı maddeler halinde kayda geçirilmesi şart mı?

Bunlar bir tarafa, Lozan’da “bağımsızlığı” tanınan yeni devletin idarecilerince yapılan icraat, laiklik adına dine karşı takınılan tavır, okullarda din eğitiminin tamamen kaldırılması, Ayasofya’nın cami olmaktan çıkarılması, ezanın Türkçeye çevrilmesi, Kur’an öğretmenin yasaklanması, Bediüzzaman başta olmak üzere dine hizmet eden insanlara reva görülen zulümler de mi “hayal mahsulü?”

Lozan’da gizli maddeler olmayabilir, ama sonrasındaki gelişmeler, andlaşmanın bazı açık maddelerine de şiddetle itiraz eden Birinci Meclisi tasfiye ederek yeni devlete hâkim olanların hangi yönde gitmeyi tercih ettiklerini gayet açık bir şekilde gösteriyor...

Okunma Sayısı: 4034
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Çelebi Ayhan (2)

    7.1.2023 17:28:58

    2) Akşam, mükellef bir ziyafet verildi. Yemekten sonra bay Necati, ani bir apandist krizine yakalandı ve hemen hastahaneye kaldırılarak ameliyat edildi. Gösterilen itinayı anlatmaya lüzum yok, bütün hastahane hatta Konya ayakta idi. Bay Necati kurtulmuş, fakat ne çare ki haddini aşarak Kur’an’a dil uzatmıştı. Gece yarısı, imkansız denebilecek bir şey oldu ve Bay Necati’nin yatağı yan demirinden kırıldı. Hasta yere düşmüş ve ameliyat yeri patlamıştı. Ertesi gün saat 10'da, yani konferansın yapılacağı bildirilen saatte öldü. Kur’an’ı tarihe gömmek isteyenler, tarihin en küflü sahifelerine gömüldüler..."

  • Çelebi Ayhan

    7.1.2023 17:26:56

    Kur'an-ı Kerim'i tarihe gömeceğini söyleyen Bakan'ın (20 Aralık 1925-1 Ocak 1929 arası M. E. Bakanı) ibretlik ölümü Harf devrimini bahane ederek Kur’an-ı Kerimi tarihe gömeceğini söyleyen devrin ilk milli eğitim bakanlarından Mustafa Necati Uğural'ın ibretlik ölümü hâlâ hafızalarda... “Rahmetli babam o zamanlar Konya’nın tek gazetesi olan “Babalık” gazetesinin başyazarı idi. Ondan işittiğim şu olayı aynen naklediyorum: “Devrin ilk Maarif Vekillerinden (Milli Eğitim Bakanı) Mustafa Necati Konya’ya gelmiş ve Latin harflerinin üstünlüğünü(!) anlatmak üzere bir konferans düzenlemişti. Şehrin her tarafına yapıştırılan ilanlarda: “Eski Harflerle Birlikte Kur’an’ı da Tarihe Gömdük” yazıyor ve konferansın ertesi gün saat 10'da verileceği belirtiliyordu.

  • Tevfik Şamlı

    7.1.2023 16:44:19

    Lozan gizli maddeleri neticesinde dine dindarlara olan baskı, Lozan maddeleri olmasaydı olmayacak mıydı? Karar vericilerin çok önceki yaşamlarında,anılarında sonunda bu şekilde olacağına dair net belirtiler var.

  • S.topuz

    7.1.2023 15:58:12

    ..."Lozan Konferansı'nın ikinci sahifesi: ...Artık herşey Türkiye hesabına çantada hazırdır. Yani dini terk ile herşey yapılacak. Yeni hizbin (Kemalizm ve İsmet hükûmeti) bundan böyle bu millette, İslâmiyet'i katletmek prensibiyle hareket etmekte, hasım dünyanın kumandanlarından, yani düşman ehl-i salib kumandanlarından, dini vurmakta daha hevesli olduğu ve örnekler vereceği ve bilhâssa hudud dışı değil de, hudud içi ve millî irade yaftası altında çalışacağı şübheden vârestedir.".... Risale-i Nur Külliyatı, Emirdağ-2 - 31

  • S.topuz

    7.1.2023 15:55:53

    ...." Konferansın birinci defasında Türk başmurahhası, bizzât karar vermek vaziyetinde olmadığı ve büyüğüne, yani Mustafa Kemal'e bildirmek zorunda olduğu için, memlekete dönüyor; kendisini Haydarpaşa'dan Ankara'ya götüren tren ve devlet reisini (Mustafa Kemal) İzmir'den Ankara'ya götüren trenle Eskişehir'de buluşuyor. Bir arada ve başbaşa seyahat... Sonra Ankara gizli meclis toplantıları... Fakat esas mes'elelerde daima başbaşa. Mustafa Kemal ile İsmet beraber içtimaları ve karar: "Din öldürülecektir." Lozan Konferansı'nın ikinci sahifesi: ...Artık herşey Türkiye hesabına çantada hazırdır. Yani dini terk ile herşey yapılacak. "... Risale-i Nûr Külliyatı, Emirdağ-2 - 31

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı