24 Ekim 2016, Pazartesi
Yeni Asya Gazetesi Lahika sayfasında yayınlanan Risale-i Nur'dan Osmanlıca vecize.
نوردن قطره لر
فطرةً حسّياتِ علويه صاحبى و معالئِ أخلاقه مفتون و عزّت و مباهاته ميال اولان صحابهلر، ألبته إختيارلريله، كذب و شرّه أللرينى اوزاتوب، مسيلمه دركهسنه دوشمهمشلر. صدق و خير و حقّڭ دلاّلى و نمونهسى اولان حبيب اللّٰهڭ (عصم) أعلاىِ علّيّينِ كمالاتندهكى مقامنه باقهرق، بتون قوّت و همّتلريله، او طرفه قوشمق مقتضاىِ سجيهلريدر.
Nurdan Katreler
Fıtraten hissiyât-ı ulviye sahibi ve maâlî-i ahlâka meftun ve izzet ve mübâhâta meyyal olan Sahabeler, elbette ihtiyârlarıyla kizb ve şerre ellerini uzatıp, Müseylime derekesine düşmemişler. Sıdk ve hayır ve hakkın dellâlı ve numûnesi olan Habîbullahın (a.s.m.) âlâ-yı illiyyîn-i kemâlâtındaki makamına bakarak, bütün kuvvet ve himmetleriyle, o tarafa koşmak muktezâ-i seciyeleridir.
(Sözler, Yirmiyedinci Söz)
Okunma Sayısı: 1418
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.