"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Diplomasi amatörlük kaldırmaz, ustalık ister

M. Latif SALİHOĞLU
05 Aralık 2022, Pazartesi
Komşu ülke Suriye ile 20 Ekim 1998’de yapılan Adana Mutabakatı, hiç tereddütsüz bir diplomatik başarıdır.

Daha çok Türkiye’nin güvenliğini esas alan bu mutabakatın, özellikle Rus lider Putin tarafından bizim siyasilerimize hatırlatılması, son derece düşündürücü bir nokta.

Evet, iki komşu ülke arasındaki bu hayatî mutabakat, Ocak 2019’da Moskova’da yapılan Erdoğan-Putin görüşmesinde gündeme getirildi. Putin, bu mutabakatın esas alınarak Türkiye ile Suriye hükümetleri arasında yıllardır devam eden gerginliğin ve bozulan ilişkilerin yeniden düzene girebileceği yönünde bir hatırlatmada bulundu.

O görüşmeden sonra konu bir süre gündemde tutulmaya çalışıldı gerçi. Ne var ki, devamı getirilmediği gibi, bunun gereği de yapılmadı. Bu sebeple, Şam hükümeti ile on yılı aşkındır süre gelen diplomatik kopukluk sonlandırılamadı.

Şimdilerde ise, hem Mısır hükümeti, hem Suriye hükümeti ile yeniden sıcak temaslar kurularak aradaki soğukluğun-kopukluğun giderilmesine çalışılıyor. Buna Kahire hükümeti temkinli yaklaşırken, Şam yönetimi ise, Türkiye’deki seçim sürecini de gerekçe göstererek görüşme kapısını şimdilik açmak istemiyor. Gerek Mısır ve gerekse Suriye yönetimi ile şimdiye kadar yapılan girişimler pek ciddi, samimi ve güven verici bulunmamakla beraber, gelişmelerin yine de hayırlı neticeler hasıl etmesini diliyoruz.

*

Mevcut siyasî iktidarın temsilcileri, darbeci Mısır yönetimi ve sivil halkı katleden Suriye yönetimi hakkında yıllardır söylemedikleri söz, yapmadıkları hakaret kalmadı. O itici beyanları burada sıralayarak hatırlatmaya bile gönlümüz razı değil. Zira, taraflara zarar veren geçmişin menfiliklerini tekraren nazara vermenin bir faydası yok.

Bununla beraber, fayda verecek bazı hatırlatmalarda bulunmanın zamanlama itibariyle gerekli olduğuna inanıyoruz. Şöyle ki:

On yılı aşkın süredir konuyla ilgili yaşananlar gösterdi ki, dahilî siyaset sebebiyle komşu ve kardeş ülkelerle irtibatı kesmenin bize ve onlara herhangi bir faydası yoktur. Zararı ise çoktur. Zira, araya hemen ecnebiler giriyor ve hasıl olan boşluğu bizim zararımıza ve fakat kendi menfaatleri doğrultusunda doldurmaya yöneliyorlar.

Nitekim, geçen süre içinde bu acı gerçeğe bütün çıplaklığı ile şahit olduk: Mısır, Türkiye’nin zararına olarak Yunanistan’la bir yakınlaşma içine girdi. Bu ise, “Mavi Vatan” projesi başta olmak üzere, uluslararası bazı ilişkilerde Türkiye’yenin işini zorlaştırmaya sebebiyet verdi.

*

Suriye’de ise, ortaya dehşet uyandıran bir vahamet tablosunu teşkil etti. Milyonlarca insanın düzensiz göç dalgalarıyla Türkiye’ye akın etmesi bir yana, Suriye ile aramıza öyle illet şebekeler ve mel’anet unsurlar girdi ki, bunların şerrinden kendimizi korumamız yıllar alacak.

Özetle, hem dünyanın devleri ile karşı karşıya geldik, hem onların kullandığı taşeron örgütlerin bitmek bilmeyen ateşli tacizine maruz kaldık. Öyle ki, vaktiyle küçümsediğimiz Şam yönetimi ile dahi rahat görüşemez bir hale geldik. 

Görünen tablo başka kılavuz istemez derecede açıktır: Bizimkilerin Esad ile görüşme talebi gerektiği gibi karşılık bulamıyor. Mesele, bir yönüyle düğüm bağlamış durumda. 

İşte, söz konusu düğümün en kısa sürede açılmasını temenni ederken, ustalık gerektiren diplomaside amatörlüğe yer olmadığını, uluslararası ilişkileri koparıp atmanın da bize ve muhataplarımıza bir fayda sağlamadığını, yaşanan acı tecrübeler ışığında bir kez daha hatırlatmak istiyoruz.

Okunma Sayısı: 1330
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Abdurrahman

    5.12.2022 22:12:40

    Yerinde ve ustalıkla yazılmış bir yazı, böyle güncel yazıların devamını bekliyoruz

  • Musa

    5.12.2022 15:03:27

    Hocam 1919 tarihinde yanlış olmuş o tarihte putin ve Erdoğan yok ki

  • S.topuz

    5.12.2022 06:13:48

    Demekki daha USTALIK DÖNEMİNE geçecek TECRUBE ve seviyeye ulaşılamadık. Üç kere Beş ve Yirmibeş Sene daha lazım.? DEVLET işleri Deneme-Yanılma tahtası olmamalı. Eski tecrubeli ,Mahir Siyasiler devre dışı bırakılmamalı! Fakat eski siysilerin kazandığı Başarıladan istifade edmeyi bırakın, Onların isimlerini bile telaffuz etmeye ictinab eden, ( Rahmetli Demirel vb. ?)korkan Demokrasi muhaliflerinden, siyasi iradeden de ancak bu kadar olur. Allah c.c yar ve yardımcımız olsun inşaallah.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı