"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Zaman tünelinde kalmış on yıllık yazılar

M. Latif SALİHOĞLU
03 Temmuz 2017, Pazartesi
GÜNÜN TARİHİ: 2-3 Temmuz 2008

Gazetemizin 3 Temmuz 2008 tarihli arşivine baktım ki, ne göreyim... Çok okunan yazarların hemen tamamı, köşesini generalleri de içine alan Ergenekon Operasyonları’na ayırmış.

Çoğunluk, Türkiye’nin geri dönülmez bir şekilde sivil demokrasiye geçtiğini ve artık yeni bir dönemin final noktasına gelindiğini yazmış.

İşte, Yeni Asya’nın “Basından Seçmeler” sayfasında iktibâsen yer alan 2 Temmuz 2008 tarihli muhtelif köşe yazılarından bazı bölümler...

Milliyet’ten Güneri Civaoğlu:

48 yılda ilk

Eski Jandarma Komutanı ve Atatürkçü Düşünce Dermeği (ADD) Genel Başkanı Şener Eruygur ve eski I. Ordu ve Ege Ordu Komutanı Hurşit Tolon gözaltındalar.

48 yıldır ilk kez oluyor bu.

27 Mayıs 1960 İhtilâlinde dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral merhum Rüştü Erdelhun’dan bu yana, siyasî nedenle- hiçbir orgeneral böyle bir durumla karşı karşıya kalmamıştır. Hele bir sivil yönetim sürecinde...

“Olacak şey değil” gibi görünüyordu... Yazılı bir yasaya dayanmayan, ama çok daha güçlü geçerliliği olan bir fiili “dokunulmazlık” kalkmış bulunuyor. Onların askerî güvenlik içinde bulundukları lojmanlardan, polisler tarafından alınarak götürülmeleri de dikkat çekici.

Elbette yasalar önünde herkes eşit olmalı. Gücünü yasalardan alan “dokunulmazlıkların” bile kaldırılması tartışılırken, hukukî dayanağı olmayan “dokunulmazlık” statüsü de sorgulanabilir. (...)

Taraf’tan Ahmet Altan:

Dönüm noktası

Tarihimizde ilk kez emekli bir kuvvet komutanıyla, bir ordu komutanı askerî lojmanlardaki evlerinde gözaltına alındılar.

Bu operasyon, Türkiye’nin değişiminin birinci bölümünün finali bence. Bundan sonra yeni bir dönem başlayacak.

Devlet, yeni toplumsal yapıya göre şekillenecek, iktidar bu yapıya uygun bir biçimde el değiştirecek, dünyayla ilişkiler daha normale oturacak.

Bütün bunlar Erdoğan’la Başbuğ görüştü, ya da AKP gücünü göstermek istedi diye olmayacak. Türkiye temelinden değiştiği için olacak.

Sarsıntılar, çekişmeler belki hemen bitmez. Ama artık yeni bir Türkiye’ye hazırlanın.

Tarihimizde ilk kez rastladığımız bu operasyon, tarihimizin bir döneminin de sona erdiğinin işareti.

Yeni Şafak’tan Ali Bayramoğlu:

Generaller ve milât

Bomba dün düştü. İki emekli orgeneral, bir emekli tuğamiral ve bir emekli albayın aralarında bulunduğu asker, gazeteci ve iş adamlarından oluşan yaklaşık 35 kişi Ergenekon soruşturması kapsamında gözaltına alındı. Bir başka emekli tuğgeneral ise aranıyor.

Tutuklanan kişilerin, özellikle askerlerin hemen hepsi, Nokta Dergisi’nde yayınlanan Özden Örnek günlüklerinin de teyit ettiği gibi, 2003 ve 2004 yıllarında Sarıkız ve Ayışığı kod adlı iki darbe hazırlığında adı geçen isimler.

O zaman “dün yaşanan gelişmeler gerçekten bir ilktir ve son derece değerli bir ilktir”…

Bu ülkede “ilk kez darbe girişiminde bulunmuş general, orgeneral ve kuvvet komutanı düzeyinde emekli asker, bu gişimlerinden ötürü hukukî takibata uğruyorlar”.

Darbelerin, darbe girişimlerinin, muhtıraların, uyarıların, kurumsal tehditlerin ilk kez hukukî bir karşılığı olabileceğini, bir yaptırıma tâbi tutulabileceğini görüyoruz.

Ergenekon Savcısı Zekeriya Öz’ün cesur ve ilkeli tutumunu alkışlamak gerekir. Beklenen, arzu edilen ve olması gereken yapılmıştır.

Dün yaşanan gelişmelerin “ilk boyut”u alkış ve demokratik heyecan gerektiren bu boyuttur.

Daha önce de yazdığımız gibi “Ergenekon ‘Derin Devlet’ tir. 

Radikal’den İsmet Berkan

‘Büyük’ Ergenekon!

Operasyonun ‘son dalga’ diye nitelenebilecek olan Ergenekon gözaltılarında ‘Ayışığı’ planlayıcılarına uzanılması benim için önemli. 

Bu planı hazırlayanlarla Ergenekon çetesinin silâhlı-külâhlı uygulayıcıları arasında somut bağ kurulması halinde Türkiye, modern demokrasi tarihinde belki de ilk kez darbe girişimcileriyle hukuk önünde hesaplaşabilecek. 

Taraf’tan Yasemin Çongar:

Apoletli Raskolnikovlar

Dün, Türkiye’de bir ilk gerçekleşti. “Dokunulmazlar”a da dokunulabileceğini düşündüren bir adım atıldı.

Bu ülkede işlerin artık eskisi gibi yürümeyebileceği yönünde bir umut doğdu... Darbe suçunu cezasız bırakma geleneğini terk ettiğimiz gündü belki de dün.

Türk Silâhlı Kuvvetleri’ndeki Raskolnikovlar için sonun başlangıcıydı.

Şurası muhakkak: Raskolnikovlara suçlarının cezasız kalmayacağı bir kez açıkça gösterilirse, bu ülkede yeni darbelerin önü kesilir.

...................................................

Yazıların tamamını okumak için:

http://www.yeniasya.com.tr/2008/07/03/haber/h2.htm

***

@salihoglulatif:

Zalimi övmekten,

Ona taraftar olmaktan,

Zulmünü hoş görmekten,

Zulmüne destek vermekten,

Dağa ağır bir günah,

Daha büyük bir vebâl olabilir mi?

Okunma Sayısı: 3046
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Abdullah TUNÇ

    3.7.2017 16:44:17

    ''Şeriat, beşere gelmiş ki istibdadı ve zalimane tahakkümü kaldırsın'' diye verilen hükme göre daha büyük bir vebal olamaz. Evet,zalimi övmek,ona taraftar olmak,zulmünü hoş görmek,ona destek vermekten daha büyük vebal tasavvur edilemez.Bu noktada toplumda büyük bir körlük ve sağırlık var. Hem zulmü hem görmüyor ve hem de buna karşı sağırdır. Allah,her şeyi görüyor,biliyor. Olup bitenler onun nazarında.İlgili esma-i hüsnası nasıl tecelli eder;zaman gösterecek. Muhlet verip ihmal etmediği kesin.Hikmetini bilmediğimiz sebeplere binaen muhlet veriyor. '' Emir ve iradesi,havl ve kuvveti olmazsa, hiçbir şey hiçbir şeye müdahale edemez.'' hakikatinın da şuurundayız.Yalnız Zulümler karşısında müminler kendilerine düşen vazifeyi lakıyla yapabiliyorlar mı? Orası meçhul...

  • Mustafa BITER

    3.7.2017 09:13:26

    Aynı kalemler ve siyasiler 1977'de Rahmetli Demirel , Rahmetli Ali Fethi Esener Paşa'yı Genelkurmay Başkanı yapacağı zaman yanında olsalardı acaba Türkiye'nin şu andaki konumu nerelerde olurdu ? Türkiye Demokrasisi hangi mertebede olurdu ki , PKK belası olur muydu , Afganistan , Pakistan ,Ortadoğu , Arap Yarımadası , Kafkaslar , Balkanlar , Kuzey ve Orta Afrika Müslümanları kafirlerin zulmü altında inim inim inler miydi ? Tabii ki her şeyi Allah bilir ama , Müslümana da feraset vermiş kullansın diye...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı