"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

2. Gençlik Şûrâsı: 1945’ten 1970’lere

Muhammet ÖRTLEK
07 Ocak 2023, Cumartesi 01:44
İkinci Dünya Savaşı’nın 1945’te son bulmasıyla uluslararası sistemde siyasal, ekonomik ve sosyal değişikliklerde başlamıştır.

Uluslararası sistem siyasî/ideolojik açıdan ABD ve SSCB’nin başını çektiği iki kutuplu kamplaşmayla şekillenmiştir. Savaş sonrasında, devletler sosyo-ekonomik bakımdan çalışma ve insan hayatının tekrar inşa edilmesinde önemli görevler üstlendiler. Devletin, vatandaşlarına yönelik sosyal hizmetler, eğitim ve sağlık vb. hizmetleri Anayasal hak olarak ücretsiz verilmesi benimsendi. Böylece sosyal devlet ilkesi önem kazanırken, sanayileşme ve teknoloji sahalarında da ciddi adımlar atıldı. ABD’nin SSCB tehdidi nedeniyle Truman Doktrini ve Marshall Planı kapsamında, aralarında Türkiye’nin de bulunduğu ülkelere ekonomik yardım ve krediler vermesi, Savaş’ın ardından devlet merkezli yeniden inşa sürecinin itici gücü olmuştur.

1945 sonrasında Avrupa ve ABD’de savaşlarla yokluk, ölüm, salgın hastalıklar vb. sorunlar yaşamış bir kuşak mevcuttur. Türkiye’de ise, 1914-1918 Birinci Dünya Savaşı ve 1918-1922 Kurtuluş Savaşı’nın olumsuz etkilerinin tecrübesine sahip kuşak bulunmaktadır. Ayrıca Türkiye, İkinci Dünya Savaşı’na girmese de, Savaş’ın siyasî ve sosyo-ekonomik menfî etkilerini derinden yaşamıştır. Çünkü Türkiye’nin, dönemin şartları gereğince her an savaşa girecekmiş gibi hazırlık içinde olmasından dolayı, bu dönemde ciddi ekonomik zorluklarla karşılaşan bir kuşak vardır. Tüm sorunlar bir tarafa, Bediüzzaman Said Nursî’ye gelip “Bize Hâlık’ımızı tanıttır (Gençlik Rehberi s. 83)” diyen, “imanı” önemseyen bir gençlik de mevcuttur.

Türkiye’de Demokrat Parti’nin 1950’de iktidara gelmesiyle tarım, eğitim, sağlık, sanayileşme vd. sektörlerde önemli ilerlemeler kaydedilmişti. Tarımda makineleşmenin artmasıyla, köyden şehire göç artmış ve şehirleşme süreci ivme kazanmıştır. Böylece şehirlerin nüfusunun armasıyla birlikte eğitimli insan sayısında da artış gözlenmiştir.

1960’lar dünya genelinde hükümetlerin baskıcı uygulamalarına karşı, başta öğrenci ve işçilerin direniş veya sivil eylemlerinin arttığı yıllardır. 1789 İhtilali’nin merkezi Fransa’da bu kez 1968’de “piyasalaşma ve eğitim reformunu” reddeden öğrencilerin protestoları ve onlara destek veren işçilerin geniş katılımlı grevleri gerçekleşmişti. Fransa hükümetine geri adım attıran öğrenci ve işçi protestoları, birçok ülkeye yayılmıştır. Protestoların amaç, eylem ve kapsamları ülkeden ülkeye farklılık göstermiştir. Türkiye’de de 1970’ler boyunca bazı kesimlerce gençlik tanımlamalarında “68 Kuşağı” ifadesi kullanıldı. Bu dönemde gençleri harekete geçiren diğer bir gelişme de, “Kıbrıs’da Rumlar’ın Türkleri katletmeleri üzerine TBMM’nin hükümete 16 Mart 1964’te verdiği yetkiyle, hükümetin adaya 3 defa müdahaleye girişmesi sonucunda ABD Başkanı Lyndon Johnson’ın 5 Haziran 1964’teki mektubuyla Türkiye’nin uyarılması”dır. Gençlerin “Kıbrıs Türktür” mitingleri dönemin önemli gençlik eylemleridir.

İki kutuplu ideolojik kamplaşma, ekonomik ve siyasî gelişmeler gençlerin bu dönemde toplumsal sorunlara duyarlılığını öne çıkarmıştır. Yine bu dönemde gençlerin siyasete ilgisi, katılımı ve etkisi yüksektir. Özellikle üniversite öğrencilerinin gençlik örgütlerine ve partilere üyelikleri yaygındır. 1960’lardan 1970’lere geçerken önemli boyutta ekonomik sorunlar olmakla birlikte, tüketim oranı düşük ve gençler arasında kanaatkârlık duygusu yüksektir. Ayrıca lise veya üniversite mezunu gençlerin, meslek sahibi olup çalışmaları ile insanların yaptıkları işle/meslekle ilgili statülerine olan saygı yüksektir.

Nursî, gençlere “Bizim vazifemiz müsbet hareket etmektir. Menfî hareket değildir. Bizler âsâyişi muhafazayı netice veren müsbet iman hizmeti içinde herbir sıkıntıya karşı sabırla, şükürle mükellefiz (Emirdağ Lâhikası, s. 455)” uyarısıyla ideolojik kamplaşmadan uzak durmayı nasihat ediyor.

-Devam Edecek-

Okunma Sayısı: 941
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı