"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bu kâinat kimin?

Şemseddin ÇAKIR
12 Mayıs 2023, Cuma 00:01
Haşa bu soruyu bir tereddüt için değil bir gerçeği teyit ve ilan için soruyorum. Çünkü, bu sorunun cevabını bilmeyen nice gafiller vardır.

Bu hakikat ayeti kerimede de sorularak, bu gerçek tasdik ettirilmek istenmiştir şöyle ki: Andolsun ki onlara ”Gökleri ve yeri kim yarattı?” diye soracak olsan, elbette “Allah” derler. Deki: Öyleyse, Allah’tan başka ilah diye yalvardıklarınıza bakmaz mısınız? (Zümer 38)

Yani “Semavat ve arzı kim yarattı denince, çar-naçar Allah diyeceklerdir” buyruluyor. Bu çok ayan beyan bir gerçeği tasdik içindir. Allah mülküne kimseyi karıştırmaz. Zira te’siri hakiki yalnız ve yalnız Cenab-ı Allah’tır.

İsterseniz izhar için kendimizle aynileştirdiğimiz ‘can’dan başlayalım. Evet can; öyle bir şeydir ki herkes en sevdiğine ‘canım’ diye hitap ederler. Acaba o can kimin eseri ve tecellisi? 

Yunus Emre, bu sorunun cevabını “Beni bende demem bende değilim. Bir ben vardır bende benden içeri” diye ifade ediyor. Bu can, canları yaratandan başka kimin olabilir? Çünkü can metafizik bir vakıa olup maddi bedeni o diri tutar, bütün hazların ve neşelerin sebebi de, odur. İşte ateistler böyle bir gerçeği bilmedikleri için Bediüzzaman’ın dediği gibi “Her şeyi maddede arayanların akılları gözlerindedir. Göz ise mâneviyatta kördür.” (Mektubat, s. 457) 

Yani insan cam fanus içinde veya ana rahminde bir bebek gibidir. Şayet o bebeğe sorulabilse ‘neredesin?’ diye. Daha nerde olduğunu bile bilmez, rahminde yaşadığı annesini inkâr eder. 

İşte ateistlerin kısaca hali pür melali budur. Mahlukatın en akıllısı olarak biz bile daha konumumuzu dahi bilemeyip, ‘biz’ bizim değilsek; şu kainatta kim kimin olabilir? Ve tek açık adres kainatın halıkıdır onun için zerre ile küre fark etmez.

Zaten kuantum fiziği de hiçbir maddenin bu gerçeklerin sahibi olamadığını atom ötesine geçerek ispat etmiştir. 

Yani Cenab-ı hakkın nezdinde küçük, büyük, güç kuvvet farkı yoktur mahlukat olma sebebiyle hepsi aynı demektir, küçüklük büyüklük bize göredir, izafidir ve sadece imtihan içindir. Yine fizik dahilerden Albert Einstein, maddenin sonradan doğduğunu ilan etmişler. Mesela: Şu anda madde yaklaşık 15 milyar yaşındadır. Bunun ezeliyet ve ebediyetle ne ilgisi olabilir?

Yine kuantumcuların atom ötesinde buldukları o ışık hüzmesi dahi Hz. Peygamberimizin (asm) “Allah en önce benim nurumu yarattı, ondan da kâinatı yarattı” hadisindeki gerçeğin tespitinden ibarettir. “Levlake levlak lema halaktül eflak” hadis-i şerifinin bir izahı da, o nurun inkişaf ve inbisatı ile bu alem oluşturulmuş gittikçe genişlemesinin sebebi dahi temeli bir nur olup onun ışık, enerji ve maddeye aksedişidir. Yani o nur kimin ise kâinatta onundur. O ise Cenab-ı Allah (CC) ile muhatap olmak için miraca çıkarılan, sebebi vücudumuz fahri cihan Efendimizdir (asm) vesselam.

Okunma Sayısı: 2376
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı