Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 04 Ocak 2008

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Cevher İLHAN

2007; "zulüm projeleri"



2007'ye dönüp baktığımızda küresel felâketlerle, küresel zulümlerin atbaşı gittiği görüldü. İnsanlık, zâlim ve gaddar güçlerin çıkarları için insanlığı ateşe veren zulüm ve felâketleri altında inledi.

Keza küresel ısınma devam etti. Sanayileşmiş süper güçlerin havaya saldıkları zehirli sera gazları ve sanayi atıkları yüzünden dünya iklim dengesizlikleriyle küresel ısınma ve soğuma felâketiyle karşı karşıya kaldı. Yeryüzündeki çevre tahribatına karşı bütün dünya "Kyoto anlaşması"nı imzaladı; bir tek ABD hâlen direnmekte.

AKP hükûmeti baştan beri girmiş olduğu "Amerikan politikaları"nın cenderesinden ve "büyük Ortadoğu projesi"ne destek çıkmazından bir türlü çıkamadı. Başbakan'ın kendi ağzında ilân ettiği "BOP'un eşbaşkanlığı' görevi" sürdü.

Bu konseptle 2004'te Bakanlar Kurulu kararıyla resmî gazetede yayınlanan "ABD'ye destek hamûlesi" hâlâ devam ediyor. Buna ilâveten üç buçuk yıldır İsrail'le imzalanan "mutâbakat zaptı"yla sulamadan, turizmden telekomünikasyona, hayvancılıktan, tohumculuktan çevreye kadar GAP ve KOP'u içine alan çok geniş ekonomik işbirliği içinde..

* * *

Kısacası, binlerce mâsum insanın katledildiği Afganistan'da NATO şemsiyesinde işgale ortak edilen Türkiye, İsrail'in güvenliği, dünya egemenliği ve bölgedeki petrol ve enerji kaynakları ve hatlarının kontrolü uğruna Irak'taki zulme geçtiğimiz yıl da ortak olmakla kalmadı, bizzat destek verdi. Mazlum ülkeleri, kıt'aları kasıp kavuracak dehşetli zulüm projelerini "stratejik müttefiki" oldu.

Millî Savunma Bakanının Meclis'in reddettiği tezkereyle yapılmayanların telâfisi için Amerika'da, İncirlik'ten Irak üzerine en az dört bine yakın sortinin yapıldığını söylemesi bunun bir delili. 2007'de İsrailli subayların PKK'yi eğittiği vakıasına doğru dürüst bir cevap verilmedi. Buna bağlı olarak terör örgütünün elinde tanktan topa kadar işgalle dağıtılan Irak ordusuna ait silâhların yanısıra, binlerce hafif ve ağır Amerikan silâhlarının olduğu bizzat Amerikan savcıları ve resmî makamlarınca itiraf edildi.

Verilen onca vaade rağmen terör örgütünün başta başkent Bağdat olmak üzere Irak kentlerinde büroları açık kaldı, kapatılmadı. Erdoğan'ın listesini Oval Ofis'te sunduğu ve Bush'un söz verdiği teröristlerden bir teki dahi teslim edilmedi.

2007'de "Ermeni soykırımı" yasası Amerikan Kongresinden geçti; Türkiye'nin Ortadoğu'da Amerikan projelerine desteğe devamı için âdeta bir gözdağı ve sopa olarak istimal edildi. Amerikan Kongresi ve Beyaz Saray bir nevi "iyi polis' - 'kötü polis" rollerini paylaşarak Türkiye'yi bu tasarıyla hep baskı altında tutma taktiğini güttü.

En son İsrail, nükleer tesislere hazırlık bahanesiyle Suriye'yi bombaladı. Savaş uçakları dönüşte hiç gereği yokken Türkiye hava sahasını kullandı ve yakıt tanklarını Türkiye topraklarına attı. Kale almayan bir tavırla Ankara'ya hiçbir açıklama yapılmadı, Dışişleri'nin izâhat istemesine aylarca sessiz kalındı; en son Telaviv'den İsrail Başbakanının Türkiye Başbakanını arayıp "özür dilediği" kısa açıklamasıyla geçiştirildi.

* * *

Ardından âlâyı vâlâ ile "Ankara forumu" yapıldı. Dörtyüz sene Osmanlı idâresinde kalan Filistin'i işgal edip mülteci kamplarını bombalayan ve sistematik bir soykırım sürdüren İsrail Cumhurbaşkanı dâvet edilerek TBMM'de konuşturuldu.

ABD'nin uhdesinde Annapolis'de yapılan görüşmelerde "Ankara forumu"na hiçbir atıfta bulunulmadığı gibi, Türkiye'ye bir teşekkür dahi esirgendi. Aynen Özal döneminde Kuveyt'in işgalinde ve Birinci Körfez Savaşında Türkiye'nin Irak'ın kuzeyden bölünmesine ve işgaline zemin hazırlayan Çekiç Güç'e verdiği tam desteğe mukabil hiç hatırlanmaması gibi.

Bu arada Ankara'nın Haremüşşerif'te İslâm medeniyet ve kültürünü temsil eden yapıların tahrip eden kazının durdurulması talebine ve Erdoğan'ın bizzat Olmert'ten "ricası"na önce cevap verilmedi. Peşinden İsrail yine Türkiye'yi ve dünyayı takmayarak "kazılar"a devam etti. Annapolis toplantısı sırasında ve sonrasında bir yandan "barış"tan dem vururken, diğer yandan Gazze'yi bombaladı, Filistinlileri katletmeyi pervâsızca sürdürdü.

Ertelenen Kerkük oyunu, Irak'ın etnik ve mezhebî ayırıma göre birbirine kırdırmakla bölünüp parçalanması, fitnenin Ortadoğu'dan Önasya'ya sıçratma senaryosuyla sinsî plân, bütün İslâm coğrafyasında sürdü. Pakistan'ın kargaşa ve kaosa sürüklenmesi de bunun bir parçası.

Ve ne yazık ki Ankara, 2007'de de zülüm projelerinin yanında yer aldı.

04.01.2008

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (03.01.2008) - 2008 demokratikleşme yılı olmalı.

  (02.01.2008) - 2007; erteleme yılı

  (01.01.2008) - Muhasebe.

  (31.12.2007) - "Pakistan projesi"

  (29.12.2007) - Ah Pakistan!

  (28.12.2007) - AB stratejisi...

  (27.12.2007) - Türkiye'nin meselesi...

  (26.12.2007) - İftirak projeleri

  (25.12.2007) - "Ameliyat"

  (24.12.2007) - Ankara'da deprem

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Nurettin HUYUT

  Raşit YÜCEL

  Rifat OKYAY

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT


 Son Dakika Haberleri