09 Temmuz 2009 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Dergilerimiz

Kazım GÜLEÇYÜZ

Değişen birşey var mı?


A+ | A-

Taraf gazetesinin “AKP ve Gülen’i bitirme planı” manşetiyle gündeme oturan ve tersinden, iktidar partisi-Gülen birlikteliğini de vurgulayan “belge” eksenindeki enteresan gelişmeler, Ergenekon süreciyle de bağlantılı geçişlerle, hız kesmeden devam ediyor.

Belgede imzası bulunan Albay Çiçek’in Ergenekon savcılarına ifade vermesi yönündeki ilk girişim, İstanbul Başsavcı Vekilinin “Askerî Savcılık ifadesini aldı, bize gerek kalmadı” açıklamasıyla havada kalmış ve bu durum “Sivil yargıya by-pass mı yapılıyor?” istifhamına yol açmıştı.

Ardından Genelkurmay Askerî Savcılığının, evvelce “kanaat” olarak açıkladığı “Belge Genelkurmay’da hazırlanmadı” görüşünü kesin bilgi ve nihaî tesbit olarak deklare edip Çiçek’e takipsizlik kararı vermesi, bu istifhamı güçlendirdi.

Org. Başbuğ’un belge için “kâğıt parçası” ifadesini kullanması ve Genelkurmay’ın Çiçek’e “kurumsal destek“ mesajlarını pekiştirmesi de.

Bu gidişatın, kamuoyunda oluşan “Yine mi örtbas edilecek?” algısını güçlendirdiği bir noktada, Albay Çiçek’in sürpriz şekilde Ergenekon savcılarına ifade vermesi ve ardından tutuklanması, kuşkuları dağıtır gibi olmuştu ki, sadece 18 saat sonra tutuklama kararının kaldırılması, “Değişen birşey yok, yine eski tas, eski hamam” deyişine denk düşen bir durumu ortaya koydu.

Çiçek’in “belge”de yer alan imzası için evvelâ “Üç yıl önce değiştirdim” deyip, bilâhare “Sehven öyle konuştum” beyanında bulunması gibi, şüpheleri güçlendiren açık çelişkilerine rağmen.

Çiçek’i 1’e karşı 2 oyla serbest bırakan heyette, tam da karar öncesi gerçekleşen son dakika değişiklikleri ve dahası, adı geçen heyetin Bayan Eruygur’a atfedilen ses kasetlerinde “Bizdendir” nitelemesine konu olması da, işin bir başka boyutu.

Ve bizatihî bu durum, sorunu yalnızca “askerî ve sivil yargı ikilemi” olarak algılamanın yanıltıcı sonuçlara götürebileceğini gözler önüne seriyor.

Sivil yargıda da asker etkisi

Albay Çiçek’le ilgili olarak yaşanan ifade alma, tutuklama ve tahliye sürecinin sivil yargı mekanizmasında cereyan etmiş olması, Neşe Düzel’e konuşan CHP eski milletvekili Esat Canan’ın şu tesbitini doğrulayan yeni bir örnek oluşturuyor:

“Bizde sivil yargı da sivil değil. Askerin ‘tutuklansın’ dediği tutuklanıyor, ‘bırakılsın’ dediği bırakılıyor. Askerin dediği oluyor.” (Taraf, 6.7.09)

Nitekim sivil yargı kademelerinde, özellikle de temyiz aşamasında askerin “ilgilendiği” dosyalarda ne tür kararlar çıktığının, aralarında şahsen mağduru olduklarımız da dahil olmak üzere, çok sayıda örneği var. Dolayısıyla, perde gerisi “kulis”leri de bitirmeden sorun bitmiş olmaz.

Bu bağlamda, hükümetin tatil öncesi Meclisten geçirdiği, askerî olmayan suçlarda askerlerin sivil mahkemelerde yargılanmasını öngören yasa değişikliği, kâğıt üzerinde de olsa askerî yargının hareket alanını bir ölçüde sınırlaması açısından olumlu bir adım olarak mütalâa edilebilir.

Ancak sistemdeki askerî ve sivil yargı ikiliğinin özüne ve temeline dokunmadığı; dahası, “sivil” yargının işleyişine de müdahale eden derin baskıları sona erdirecek köklü bir çözüm getirmekten uzak olduğu için, derde deva olması zor.

Genelkurmay’ın, yasaya yönelik itirazlarını anayasaya da dayandırıyor olması, köklü ve kalıcı bir çözüm için yapılması gerekenlerin yine anayasadan başlaması gerektiğini göstermiyor mu?

Peki, öteden beri tartışmaların odağında yer alan ve Ergenekon sürecinin başından bu yana çok daha farklı bir duyarlılıkla takibe alınan Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun, Ergenekon savcısı Zekeriya Öz’le dâvâya bakan mahkemenin başkanı Köksal Şengün’ün görev yerlerini değiştirmeye hazırlandığı iddialarının izahı ne?

Cemil Çiçek’in bakanlığı döneminde müsteşarına suç duyurusunda bulunacak kadar alenî bir siyasî mücadeleye girmekten geri durmayan bu kurul da “sivil” üyelerden meydana gelmiyor mu?

Velhasıl, mesele derin, çözümü de kolay değil.

09.07.2009

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (20.06.2009) - Derin mesafe

  (19.06.2009) - Din, siyaset, bürokrasi

  (18.06.2009) - Tesbitler ve sorular

  (17.06.2009) - İç içe tuhaflıklar

  (16.06.2009) - İki kronik mesele

  (14.06.2009) - Kriz dersleri

  (13.06.2009) - AB, içki ve AKP

  (12.06.2009) - AB ve Obama

  (11.06.2009) - Almanya’da 10. buluşma

  (05.06.2009) - Mayın belâsı

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H. İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Gazetemiz İmtiyaz Sahibi Mehmet Kutlular’ın STV Haber’deki programını izlemek için tıklayın.
Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.