Emektar musahhih Ernail Kantar,
Her harfi hassas bir mizanla tartar,
Daha ne görünmez kahramanlar var,
Herkes Yeni Asya okusun diye.
Yeni Asya gazetesi, 54 yıldan beri mütevazı imkânlarıyla, âli hizmetleriyle yoluna devam etmektedir. Bu mukaddes yolculukta, başta Zübeyir Ağabey olmak üzere, Mustafa Polat, Ahmet Şahin, Hekimoğlu İsmail, Bekir Berk, Vehip Sinan, Sebahattin Aksakal, Mehmet Kutlular gibi görünür kahramanlar olduğu gibi, yüzlerce görünmez kahramanların da emeği ve gayreti olmuştur. İşte bu görünmez kahramanlardan birisi de, geçen yıl bugün ahirete yolcu ettiğimiz Ernail Kantar’dır.
Emekli öğretmen olması hasebiyle, herkes ona “Ernail Hoca” diye hitap ederdi. Kendisi ile ilk karşılaşıp da ismini soranlara da, “General değil, er nail” derdi. Aslen Bayburt’lu olan Ernail Hoca, emekli olduktan sonra İstanbul’a yerleşerek Yeni Asya gazetesinde musahhih olarak vazifeye başlamış, hayatının sonuna kadar da mukaddes bildiği bu vazifeye bir ibadet anlayışı içinde, ihlas ve istikamet içinde devam etmiştir.
Biz de 2014 yılında editör olarak gazetede vazifeye başladığımızda kendisi ile tanışmış olduk. O zaten benim yazıları da tashih ederken okuduğu için gıyaben beni tanıyormuş. Artık vicahen de tanışıp aynı hizmette vazife aldığımızdan, aramızda daha bir yakınlaşma oldu. İkimiz de Beylikdüzü’nde oturuyorduk. Onun için metrobüs ve otobüs yolculuklarımız da genellikle birlikte olurdu.
Ernail Hoca ile yolculuk yapmak bir başka güzeldi. Hoş sohbet ve konuşkan birisiydi. Öğretmenlik yaptığı yerlerde başından geçenleri anlatır, dinlerken bazen ineceğimiz durağı geçtiğimiz olurdu. Yanındaki yolcuyla konuşur, şoförlerle konuşur, herkesle hemen dostluk kurardı. Bu arada konuştuğu kişilere gazete vermek suretiyle hizmetine de devam ederdi.
Gazetenin yemekhanesinde bir demokratlar grubu vardı. Ali Kölemen, rahmetli Selahattin Vatansever, Ernail Hoca ve bendeniz, genellikle aynı masada yemek yerdik. O yüzden bize “demokratlar” derlerdi. Gerçekten de babadan demokrat bir insandı Ernail Hoca. Babası da sağlam bir demokratmış. Ernail Hoca da, hayatı boyunca ne Nurculuğundan ne Yeni Asya’dan ne de demokratlığından taviz vermeyen demokrat bir Nur Talebesi olarak dünya yolculuğunu tamamladı.
Ernail Hoca ile en güzel günlerimiz, rahmetli Kutlular Ağabey ile birlikte her gün yolculuk yaptığımız günler olmuştu. Kutlular Ağabey de Beylikdüzü’nde oturuyordu. Akşamları gazeten çıkınca bizi de arabasına alır, birlikte eve dönerdik. Hareket eder etmez, şoförü Ali Karabiber yolculuk duasını hatırlatır, hep birlikte “sübahanellezi, sahharalena...” diye başlayan duayı okur, yola devam ederdik.
2020 yılında Kovid-19 pandemisi ile birlikte, uzaktan çalışmaya geçince, biz de Eskişehir’e döndük. Fakat Ernail Hoca ile irtibatımız hep devam etti. Hanımı rahatsızdı, onun için sık sık bizden dua isterdi. Tevekkül ve teslimiyeti tam olduğundan, her şeye rağmen sağlam durur, işine odaklanırdı. 2022 yılının Mart ayında hanımı vefat ettikten sonra aradığımda, aynı tevekkül ve teslimiyet içinde buldum. Bu arada gazetedeki vazifesine ara vermeden devam ediyordu. Nihayet hanımından bir ay kadar sonra, hastaneye yattığını ve 5 Nisan 2022 günü vefat ettiğini öğrendik.
Vefatının birinci yılında, bir vefa borcunu ifa etmek için Ernail Hoca’yı anmak ve anlatmak istedim. Nisan ayı zaten Nur Talebeleri için bir hazan mevsimidir. İnşallah cennetâsa baharı ahirette, sevgili Peygamberimiz, (asm) Üstadımız ve bütün Nur Talebeleri olarak hep birlikte yaşarız.
Bu vesile ile, ahirete intikal eden tüm Nur Talebelerini rahmetle anıyor, mahşer günü Resulullah’ın sancağı altında bir araya gelmeyi diliyorum.