"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

İktisat, israf ve itibar

Abdil YILDIRIM
10 Aralık 2021, Cuma
İktisat; ihtiyaçların karşılanması için gerekli malları gereği ve yeteri kadar kullanmak, gösteriş ve savurganlıktan kaçınmak şeklinde tarif edilebilir.

Cenab-ı Hak dünyayı yaratmış, içini çok çeşitli nimetlerle donatmış, daha sonra yaratacağı insanlar ve hayvanlar için ne lâzımsa, onları da hazırlamış, ondan sonra insanları ve hayvanları yaratıp, dünyayı onlara teslim etmiştir. “Eşref-i mahlûkat” olarak şereflendirdiği insanı da yeryüzüne halife olarak tayin etmiştir. 

Fakat insan, “pek zalim ve çok cahil” olduğundan, ihtiyaçlarının sınırını doğru tayin edemiyor. Sınırlı bir ömür için sınırsız bir ihtiyaç listesi çıkartıyor. Adeta, “elde ne yoksa, ihtiyaçta vardır” diyerek, elinde olmayan her şeye ihtiyacı varmış gibi elde etmeye çalışıyor. İktisadın duvarlarını yıkarak, zarurî olmayan şeyleri de “o da ihtiyaç, bu da ihtiyaç” deyip, gördüğünü ihtiyaç listesine dahil ediyor. Bu hırsla hareket edince de, dünyadaki nimetlerin tamamı kendisinin olsa, daha fazlasını ister hale geliyor. 

Bunun sonucu olarak da, güçlüler dünya nimetlerinden daha fazla faydalanırken, zayıflar zarurî ihtiyaçlarını dahi karşılayamayacak hale düşüyor. Ondan sonra da, dünyada huzursuzluklar, çekişmeler, çarpışmalar eksik olmuyor. 

İktisat etmek, insanı insaflı eder. İnsaflı insan da çevresindeki diğer canlıların hukukuna saygı gösterir, paylaşımcı olur. İktisatsız insanın gözünü doyurmak mümkün değildir. Peygamberler ve onların varisleri olan âlimler, müceddidler ve müştehitler ve Allah dostları, iktisat ve istiğna ile hayatlarını idame ettirmişler ve insanlara örnek olmuşlardır. Zira iktisat, diğer canlıların da haklarına saygı göstermek, onların da dünya nimetlerinden hak ettikleri payı almaları için herkesin uyması gereken cihanşümul bir kuraldır. İnsanlarda dünya hırsı, bencillik ve açgözlülük olmasa, dünya nimetleri sekiz milyar değil, belki seksen milyar insanı doyuracak kadar çoktur. 

Çünkü canlıları yaratan ve onların rızkına kefil olan Rabbimiz çok cömerttir. “Kıt kaynak” yaratmamıştır. Bugün dünyada kıtlık varsa, kaynakların azlığından değil, bazı insanların doymak bilmeyen hırsından ve israfından kaynaklanmaktadır. 

Peygamber Efendimiz (asm) iktisadın önemini ifade etmek için ne güzel bir örnek vermiştir: “Abdestinizi dere kenarında alıyor olsanız bile, suyu israf etmeyiniz.” Aslında dere kenarında abdest almanın suyu israf edecek bir yönü yok gibi görünse de, buradaki incelik önemlidir. İktisadın ne kadar önemli, israfın da ne kadar kötü bir şey olduğu nazara verilmektedir.

İktisat edebilmek için, başta Peygamber efendimizi (asm), onun sahabelerini ve onların yolundan giden büyükleri örnek almamız gerekmektedir. 

Asr-ı Saadette idarecilerin nasıl bir hayat yaşadıklarını dinî kaynaklardan öğreniyoruz. 

İstedikleri her şeyi elde edebilecek bir iktidara ve itibara sahip olan halifeler, kuru bir hasır üzerinde yatıp, kuru ekmekle yetiniyorlardı. Bu da onların itibarına hiç zarar vermiyor, aksine kendilerini daha itibarlı hale getiriyordu. 

“Ömerlere, Haticelere, Alilere ihtiyacımız var” diyenler, “Onlar gibi yaşamaya ihtiyacımız var” diyemiyorsa, bu sözler havada kalır. Ömerlerin, Haticelerin, Alilerin iktisadını, istiğnasını nefsinde yaşamadıktan sonra, onlar gibi olmak mümkün değildir. 

“İtibarda israf olmaz” diyenlerin kulakları çınlasın!

Okunma Sayısı: 2384
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Cenk Çalık

    10.12.2021 10:29:41

    İktisadın insanı insaflı ettiğini, başkasının hukukuna, haklarına saygı göstermeye vesile olduğu tespitinize katılyorum. Bütün mevcudatla yaşadığımıza göre herkes hakkına razı olmalı. Aksi takdirde bugün olduğu gibi uçurumlar meydana gelecektir. Varlık, israf mazereti olamaz. Dereden abdest misali konuyu vuzuha kavuşturuyor. Allah razı olsun Abdil abi. Bugünlerde daha çok önemi anlaşılan iktisat mevzusunu çok iyi ele almışsınız. Baki selamlar.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı