"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Ekonomiyi çökerten sebeplerden birisi de faiz değil mi?

Ali FERŞADOĞLU
30 Mayıs 2022, Pazartesi
İşte Türkiye örneğinde görüldüğü gibi, hiç şüphesiz, ekonomik hayatı allak-bullak ettikten sonra çökerten sebeplerin başında faiz gelir.

Fâizcilik ve tefecilikte, başkalarının ezilmesinde kendi mutluluğunu aramaktır. Farz edelim ki, faiz müptelâsının 100 bin lirası var. Parasını yüksek faiz veren kişi veya bir müesseseye yatırıyor. Yüzde yüze yakın faiz alsa bile banka veya tefeci, bu parayı pek çok defalar döndürüyor; birkaç kat kazanıyor. Yatırımcıya verdiğinin bir bölümünü de enflasyon yiyor! 

Faizle borç alan da ödeyebilmek için bin bir türlü sıkıntıya giriyor ya zor ödeyebiliyor, ya da iflas bayrağını çekiyor. İzzetini, şerefini ayaklar altına alması da cabası. Fâiz ile yoğrulan bir toplumun sosyal çalkantılardan kurtulamayacağı, ferdlerin birbirine saygı ve sevgi gösteremeyeceği, yardımlaşmaya gidemeyeceği, çeşitli huzursuzlukların ve bu arada iflâsların meydana geleceği de açıktır. Bediüzzaman’ın ifâdesiyle faiz, “Sen çalış, ben yiyeyim” felsefesine dayanır. Temelinde “Sen çalış ben yiyeyim, sen zahmetler içinde çırpın, ben rahat edeyim” anlayışı yatar. Faiz bağımlılığına yakalanan, karşısındakilerin durumunu hesap etmez, edemez. O, sadece kendi çıkarını düşünür. Velev başkalarının hayatı söz konusu olsa bile! 

“Bütün ihtilâlât-ı beşeriyenin mâdeni bir kelime olduğu gibi, bütün ahlâk-ı seyyienin menbaı dahi bir kelimedir. Birinci Kelime: “Ben tok olayım, başkası açlıktan ölse, bana ne.” İkinci Kelime: “Sen çalış, ben yiyeyim.” 

“Evet, hayat-ı içtimâiye-i beşeriyede havâs ve avâm, yani zenginler ve fakirler, muvâzeneleriyle rahatla yaşarlar. O muvâzenenin esâsı ise, havâs tabakasında merhamet ve şefkat; aşağısında, hürmet ve itaattir. Şimdi, birinci kelime havâs tabakasını zulme, ahlâksızlığa, merhametsizliğe sevk etmiştir; ikinci kelime avâmı kine, hasede, mübârezeye sevk edip, rahat-ı beşeriyeyi birkaç asırdır selb ettiği gibi; şu asırda, sa’y, sermâye ile mübâreze neticesi, herkesçe mâlûm olan Avrupa hâdisât-ı azîmesi meydana geldi.” (Sözler, s. 373.) Avamı ezen ve toplumu perişan eden faiz savaşını İslamiyet bitirir: “Medeniyet, bütün cemiyât-ı hayriye ile ve ahlâkî mektepleriyle ve şedid inzibat ve nizâmâtıyla, beşerin o iki tabakasını musâlâha edemediği gibi, hayat-ı beşerin iki müthiş yarasını tedâvi edememiştir. Kur’ân, birinci kelimeyi esâsından vücûb-u zekât ile kal’ eder, tedâvi eder; ikinci kelimenin esâsını hurmet-i ribâ ile kal’ edip, tedâvi eder. Evet, âyet-i Kur’âniye, âlem kapısında durup, ribâya “Yasaktır!” der. “Kavga kapısını kapamak için, ribâ kapısını kapayınız!” diyerek, insanlara ferman eder. Şâkirdlerine, “Girmeyiniz!” emreder. (Age.) 

Okunma Sayısı: 1379
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Oğuz Yiğiter

    30.5.2022 04:46:44

    "Nas var Nas var. Sen ben kim oluyoruz" deyip, adeta insanların akıllarıyla alay edercesine döviz bazında ecnebilerden dünyanın en pahalı faizi ile borçlanıp, milleti batağa sürüklemek. Ve minel garaib...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı