"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Peygamber sevdâlısı

Ali Rıza AYDIN
16 Şubat 2023, Perşembe
Cuma namazını kıldıktan sonra semt pazarına girmiş, üzerindeki bunca nimetleri gözümle tarayarak birkaç tezgâhı geçmiştim.

Bir satıcı dikkatimi çekti, sakallı ve sâkin.

İlerlediğim istikamete göre sağ tarafta, arada, iki ya da üç boş kasanın üzerine açtığı az miktar ve az çeşitle bir şeyler satma gayretindeydi.

Tezgâhının önünde durup, benden yaşlı yahut emsal gibi görünen satıcıya, tam, “Muhterem! Maydanozun fiyatı ne kadar” diyecektim ki, o, daha önce bana soru yöneltti:

“Nâbî’yi biliyor musun, Nabi’yi?”  

“Biliyorum. Urfalı Şair Nâbî” nedim. Henüz kendisinden maydanozun fiyatını öğrenememiştim, ama onun bir Peygamber âşığı olduğunu öğrenmiştim.

Başladı, Nabi’nin, Surre alayıyla ve devlet ricali ile birlikte Hacca giderken, konakladıkları yerde bir paşanın gafil davranarak ayaklarını şehre, yani Ravza-i Mutahhara istikametine uzatmasından müteesir olup kaleme aldığı na’tın bir beytini okumaya:

(Cenâb-ı Hakk’ın nazargâhı ve O’nun sevgili peygamberi Hazret-i Muhammed Mustafâ’nın makâmı ve beldesi olan bu yerde edebe riâyetsizlikten sakın) manasına gelen;  

“Sakın terk-i edebden kûy-ı mahbûb-ı Hudâ’dır bu; 

Nazargâh-ı İlâhî’dir, Makam-ı Mustafa’dır bu”. 

Hem bu beyti, hem de arkasından tekrar tekrar salâvat-ı şerife okuyordu. Peşi sıra da, bu na’tın sabah namazı vakti, Medine-i Münevverede, minarelerden okuduğunu da anlatmayı ihmal etmedi. 

Konunun daha ilerisini bilmiyordu; ama bildikleri, onda heyecan, bende hayret uyandırıyordu. 

Kafile, sabah namazına yakın Medîne-i Münevvere’ye yaklaştığında Nâbî, henüz yazdığı na’tın minârelerinden okunduğunu; müezzini bulup sorduğunda, müezzinin, Hz. Peygamberimizi (asm)  rüyasında gördüğünü ve Efendimizin (asm), müezzine; “Ümmetimden Nâbî adında bir şair beni ziyarete geliyor. Bu zât bana son derece aşk ve muhabbetle doludur. Bu aşkı sebebiyle onu, Medine minarelerinden kendi na’tı ile karşılayın!” buyurduğunu özetledim, bu muhterem insana.

Karşılaştığım bu hâl karşısında hem şaşırdım, hem de duygulandım.

Gönlü sevdâ sarınca, zaman, mekân dinlemiyor demek ki!

Bu sevdâ, bir de, Peygamber sevdâsı olursa…

Geç de olsa, bu muhâvereden sonra, fiyatları öğrendim; birkaç kalem alış veriş yapıp, o tezgâhtan ayrıldım.

Daha sonra, semt pazarında karşılaştığım Nâbî meftunu, Peygamber sevdâlısı satıcıyla hayal dünyamda dolaşırken, Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretlerinin, “Harabat ehline hor bakma Şâkir / Defineye mâlik viraneler var” beytini hatırladım ve kendi kendime, “hâşâ” dedim; hâşâ! 

Kimde ne var, kim de ne yok, onu ancak O, bilir? 

Ve burada, o günden bugüne yeri, değeri değişmeyen ve gölgesinin gölgesi olamayacağım divan şairi Nâbî ustanın muhiblerinin mâzur göreceklerini umarak, bu fakirin naçiz bir şiirinin tam yeri diye düşündüm: 

ONU ANMAK 

Onu anmak, ne güzel; anlamaksa, vefâdır

Anmaz ise Onu, dil; dünya - ukbâ, cefâdır

Dersen, “anladım”, eğer; sünnetine ver, değer

Edep ile ta’zîm et; salât eyle, her seher

Çünkü sebep âlemin, varlığına, ol Nebî

Cemi’ enbiyâların, hâtemidir, şol Nebî

Ona yanmak ne devlet; ömür boyu, meşk ile

Vird eyleyip, dilinde; od’a dönmüş aşk ile.

Okunma Sayısı: 1749
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Said Yüksekdağ

    16.2.2023 15:51:47

    Ne güzel bir hatıra... Rabbim pazar yerinde karşılaştığınız beyefendi gibi Peygamber sevdalısı olanların sayısını artırsın ve bizleri de Peygamber Efendimizin (asm) şefaatine nail olanlarda eylesin. Âmin.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı