“Millet ittifakı”nın ortak Cumhurbaşkanı adayını ilânının ardından seçimde kesinlikle kaybettiğini gören “iktidar cephesi” tam gaz kaos, gerginlik, kamplaştırma ve kutuplaştırma ile oylarını bloke edip seçim hilelerine, oyun ve sahtekârlıklarına tevessül ediyor.
Bu maksatla “millet ittifakı”nda çatlak meydana getirme plânları suya düşen “iktidar cephesi”, demokratik muhalefeti engellemek için her türlü saptırmaya başvuruyor.
KATAKULLİLER BOŞA ÇIKIYOR…
Ama Akşener’in, “Sayın Kılıçdaroğlu’nun sadece HDP değil cumhurbaşkanı adayı olarak bütün siyasi partilerle görüşmesinde elbette bir sakınca yok” ve “ Millet ittifakı genişleyecekse Sayın İnce’nin bu genişlemenin içinde yer almasını elbette isterim” sözleri bu saptırmaları boşa çıkarıyor.
Ve “iktidarın değirmenine su taşımama” tepkilerine karşı İnce’nin de sonuçta “millet ittifakı” lehinde çekileceği belirtiliyor.
Yine seçim kampanyalarına ilişkin cumhurbaşkanı adayının kazanmasına yönelik ortak kampanyanın yanısıra her siyasi partinin kendi kampanyası olacağını kaydeden Akşener’in “Meclis’te de en az 360 almalıyız ki bu sistemi değiştirebilelim. Onun için oy maksimizasyonu ile her siyasi partinin en fazla oyu alabileceği bir sistemi kurmak zorundayız” açık beyânı temel ittifak politikasını bir defa daha deklâre ediyor.
FARK AÇILIYOR
Kılıçdaroğlu’nun HDP Eş Başkanları ve heyetiyle Meclis’te yaptığı son görüşmede “Kürt sorunu”nun TBMM’nin çatısı altında çözülmesi ortak görüşünün vurgulanmasıyla bir-iki gün içinde görüşmenin sonucunun açıklanacağı mesajı da asparagasları etkisiz kılıyor.
Zira en son yapılan on bir anketin ortalamasında “millet ittifakı” adayının en az 7 – 10 puan “cumhur ittifakı” adayının önünde olduğu ve HDP’nin yüzde en az 11 oyunun da desteğiyle aradaki açık aranın yüzde 15’i aşacağı belirtiliyor.
Böylece “millet ittifakı” adayının “birinci tur”da seçileceğine dair değerlendirmeler artarken, milletvekilliği adaylığı sürecinde AKP’de aday olmak isteyenlerin sayısında ciddi düşüşün olduğu, buna karşı özellikle bürokraside “millet ittifakı” partilerine büyük ilginin gösterilmesi gerçeğinden hareketle yine kamuoyu araştırmalarıyla Meclis’te de nitelikli çoğunluğu sağlayacağı tahminleri güçleniyor.