İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasıyla çeşitli üniversitelerden öğrencilerin başlattığı protestolar, İmamoğlu’nun tutuklanmasıyla ivme kazanarak devam etti. Tüketim boykotundan yürüyüşlere kadar farklı şekillerde protestolar sürerken; İstanbul Bilgi Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Alev Çavdar, 1996 yılından sonra doğan gençler olarak tanımlanan Z Kuşağı’nın süreçteki rolünü değerlendirdi. Sosyal medyanın gençler üzerindeki etkileri ve düzenlenen protestolarda Z Kuşağı’nın konumu hakkında T24’e konuşan İstanbul Bilgi Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Alev Çavdar, Z Kuşağı’nın “apolitik” ve “tepkisiz” olarak etiketlenmesi hakkında şöyle konuştu:

Gençler duyulmadığını düşünüyor

“Ben kendimi şu anda genç bireylerin yerine koysam çok sinir olurdum diye düşünüyorum. Bir ‘kuşak’ olarak aşırı duyarlı ya da duyarsız diye etiketleniyor olmak… Ben ne zaman buna dair bir şey okusam, benim hakkımda böyle bir şey söylense çok sinirim bozulur diye düşünüyorum. Görmeden, sormadan, anlamaya çalışmadan bunu söyleyen insanların birçoğunun zaten gençler ile iletişimde olduğunu düşünmüyorum. Her bir kuşak kendinden sonrakini aslında beğenmeye beğenmeye geldi bugünlere. Benim gördüğüm herhangi bir ekstra duyarlılık, ekstra duyarsızlık meselesi değil bu. Bir insan neden sesini yükseltiyor? Gençler, birtakım konularda daha fazla şey söylemek ve dertlerini daha yüksek sesle söyleme ihtiyacı hissediyor çünkü duyulmadığını düşünüyor. Onu duymayan bir değerler sisteminin içinde. O yüzden daha çok sesleri çıkacak tabii ki. Ya da canı yandığında daha çok ses çıkaracak. Son toplumsal olaylarda da hep birlikte görmüş olduk. Bir duyarsızlık söz konusu değil, bunu gösterme şekli, paylaşma şekli farklı.”

Haber Merkezi