"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Terörün sonu ve yeni bir başlangıç

Hasan GÜNEŞ
19 Mayıs 2025, Pazartesi
Yarım asra yakın bir süredir Türkiye’nin en büyük problemlerinden biri olan PKK terör örgütü, nihayet silâh bıraktığını ve kendini feshettiğini açıkladı. Bunun nasıl bir mutabakatın sonucu olduğunu zaman gösterecektir.

Kapsamlı bir af, en önde gelen tahminlerden. Sürecin sağlıklı bir sonuç vermesinde açıklık ve şeffaflık önemli olacaktır. Ancak şartlar ne olursa olsun, silâhların sustuğu ve barışın konuşulduğu bir noktaya gelinmiş olması, sevindiricidir.

Terör, sadece ülkemizin değil, dünyanın en önemli meselelerinden biridir. Terör ekseriyetle çift taraflı kullanılagelmiştir. Çoğunlukla hak arayışları iddiasıyla devleti veya iktidarları yıpratmak ve belirli kararlara mecbur bırakmak için kullanılmıştır. Ancak bir kısım devletlerin veya odakların da içerideki hürriyet ve demokrasi taleplerini bastırmak için bir fırsat olarak gördüklerini de unutmamak gerekir.

Bugün geldiğimiz noktada, terörün “çıkmaz sokak” olduğunda herkes hemfikirdir. Hak ve hürriyetlerin kazanılmasında araç olma vasfını taşımadığı gibi, aksine bu hakların önünde büyük bir engel hâline gelmiştir. Otoriter yönetimlerin bahanesi olmuştur.

PKK’nın kendini feshetmesi, aslında dünya ölçeğinde terörle mücadelenin geldiği yeni aşamanın bir parçasıdır. Dünyada IRA, ETA ve Güney Amerika’daki bazı sol kökenli örgütler gibi, PKK da artık silâhlı mücadelenin hiçbir hak getirmediğini kabul etmek zorunda kalmıştır. Kan, gözyaşı, ekonomik yıkım ve nesiller boyu süren travmalar, terörün en büyük mirası olarak ortada durmaktadır.

1970’li ve 1980’li yıllarda terör ideolojik gerekçelerle başlamıştı. NATO-Varşova paktı soğuk savaşındaki bu ortam, 12 Eylül 1980 darbesinin zeminini oluşturmuş ve demokratik hakların kısıtlanmasına gerekçe gösterilmiştir. Sovyetlerin çöküş sürecinde ideolojik zeminini kaybeden birçok örgüt yeni arayışlara girmiştir. PKK da bu ortamda, özellikle Diyarbakır Cezaevi’ndeki büyük baskı ve işkencelerin doğurduğu atmosferle güç kazanmıştır.

Özellikle İran’ın Humeyni devriminden sonra izlediği mezhep merkezli dış politika, Ortadoğu’daki gerginlikleri arttırmış, Şiî-Sünnî ayrımını derinleştirmiştir. Şiîliği önceleyen bu yaklaşım, Ortadoğu’daki yeni bir tarihî hafızanın uyanmasına sebep olmuştur. Bu da eski ittifakları yeniden gündeme taşımış, bölgedeki dinamikleri etkilemiştir.

Dış destek olmadan terörün devamı zordur. Irak ve Suriye’de de suların durulmaya başlaması ve demokratik gelişmeler, PKK’nın silah bırakmasında etkili olmuştur.

Şimdi sorulması gereken soru şudur: Gerçekten bir barış mı inşa ediliyor, yoksa bu adımlar sadece problemleri halının altına süpürmek midir? Bu sorunun cevabını zaman gösterecektir. Ancak eğer barış kalıcı olacaksa, bu süreç mutlaka şeffaf ve geniş tabanlı bir mutabakata dayalı olarak yürütülmelidir. İngiltere’de IRA’ya, İspanya’da ETA’ya karşı izlenen demokratik, açık ve karşılıklı itimat esaslı politikalar örnek alınmalıdır. Anayasa ve kanunlardaki antidemokratik maddeler çıkarılmalı, içte ve dışta birilerine malzeme verilmemelidir.

PKK’nın kendini feshettiğini açıklaması, önemli bir dönüm noktasıdır. Fakat barışın kalıcı olabilmesi için, başta bu memleketi bin yıldır ayakta tutan ve kardeş yapan İslâmî değerler olmak üzere; hürriyet, adalet, eşitlik ve şeffaflık gibi temel değerler etrafında yeniden bir yapılanmaya ihtiyaç vardır. Silâhların susmasıyla başlayan bu süreç, problemlerin müzakere edildiği, hakların teslim edildiği, kardeşliğin ve adaletin hâkim olduğu bir geleceğe dönüşmelidir.

Okunma Sayısı: 476
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı