Yeni dünya düzenini anlamak için önce deccalistlerin Tanrısız dünya düzenini anlamamız gerekir. Bugünün modernizm denilen anlayışının hayat tarzı ve onun ikame ettiği felsefe; tanrısızlığı bilim, bilimi de tanrısız yaptı.
Güya modernleşme adı altında sunulan ve insanlığa tanrısız bir hayat tarzını dayatan bu felsefenin, komünizm ve sekülerizm gibi ‘izm’lerin, arkasındaki niyetin Deccal’e ait olabileceğini düşünemedik. Peki Deccal nedir? Deccal dediğimiz şey İblisin örgütlediği bir düzendir. İçinde Allah ve ahiret inancı bulunmayan bir hayat tarzıdır. Yani deccale bir şahıs olarak değil bir şahsı manevî olarak bakmamız gerekir yani deccaliyet fikri olarak... Deccaliyet fikri bilimsel uyanışı tanrıtanımazlık eksenine oturtmayı gaye edinen kurumsallaşmış bir fitnedir ve bu fitnenin başında zındıka komitası denilen insî şeytanlar vardır. Asıl amaçları Hz. Adem’i Cennetten kovduran İblis gibi, insanlığı bu dünyadan attırmaktır.
Deccaliyetin temsilcisi olan bu zihniyet bu nedenle Allah’ı kıyamete zorlamak için modernlik ve bilim adı altında insanın nefs-i emmaresini kullanıp onları avladı ve inkar-ı uluhiyet fikrini tüm dünyaya yaydı. Peki ahirzamanda tanrısız dünya düzeninden Allah’a dönüş nasıl olacak? Tanrısız dünyayı anlamak için deccaliyet fikrini anlamamız gerektiği gibi Allah’a dönüşü anlamak için de mehdiyet fikrini anlamamız gerekir. Mehdiyet fikri; haktan saptırılmış, içinde ahiret inancı zayıflamış ve dünyevî bir hayat düzenine razı olmuş Müslümanları, yeniden iman açısından takviye etmek ve Rablerine döndürmektir. Mehdiyete de deccaliyet gibi bir şahıs olarak değil bir şahs-ı manevî olarak bakmamız gerekir.
Zaman iman kurtarma zamanıdır. Bu nedenle ahirzamanda insan merkezli irşaddan çıkıp kitap merkezli irşada geçildi ve bu ahirzamanda kitap merkezli irşadda mehdiyet fikrinin öncüsü ve amiral gemisi olarak bu vazifeyi Risale-i Nur üstlendi. Risale-i Nur deccaliyetin en büyük silahı olan bilim ile akla ve mantığa uygun şekilde bürhanlarla Allah’ın varlığını ispat etti ve bu sayede tanrısız dünya düzeninden Allah’a dönüş başlamış oldu.
Peki yeni dünya düzeninde mümin gencin rolü nedir? Öncelikle bu deccaliyet fikrinin cazibedar fitnesinden kendini muhafaza etmesidir. Bunun için de mehdiyet fikrinin amiral gemisi olan Risale-i Nurları okuyup iki cihetten hücum eden bu tehlikeye karşı Meyve Risalesi ve Gençlik Rehberi gibi keskin kılıçlarla mukabele etmeleri elzemdir.
Yoksa o cazibedar fitne seni daima çektiği için sonsuza kadar dayanamazsın ve elbet yenilirsin.
Eğer mehdiyet fikrini benimsiyorsak biz mü’min gençler olarak ahirzamanda Risale-i Nurlarla kendimizi muhafaza etmeliyiz. Sonra “emri bilmaruf nehyi anil münker” yaparak tüm insanlığa İslâm’ın sönmez ve söndürülemez bir güneş olduğunu ispat etmeliyiz.
(Yeni Asya Fidanlık eki, sayı 28'den alınmıştır.)