"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Rusya ile ilişkiler yeniden başlayabilir mi?

Mehmet KARA
20 Haziran 2016, Pazartesi
Komşularla sıfır sorun diyerek dış politika belirleyen iktidar, yıllar içinde sorunsuz hiçbir komşu bırakmamıştı. Şimdi uyguladığı bütün politikaları bırakıp, dış politika da değişikliğe gitme niyetinde olduğu görülüyor.

Ancak bozulan ilişkilerin hemen tamir edilmesi uzun yıllar alacaktır. Çünkü, bir şeyi bozmak kolaydır, ama tamiri zordur. Türkiye’nin bazı komşuları ile ilişkileri düzeltmesi için iş işten geçmiş durumda. Suriye bunlardan birisi…

* * *

Son günlerde Rusya’nın Millî Günü’nü fırsatı dönüştürüp hem Cumhurbaşkanı Erdoğan hem de Başbakan Yıldırım, Rusya’daki mevkidaşlarına mektup gönderip, “eski günlere dönmeliyiz” mesajı verdiler.

Mesajlar gitti, ama Rusya’da tek söz sahibi olan Putin kendi ağzından bir cevap vermiş değil. Sözcü seviyesinde bir cevap verdi o da Türkiye’nin adım atması yönünde bir cevap. Diyorlar ki, “Ankara adım atmalı. Özür dilesin. Tazminat ödesin. Uçaktan paraşütle atlayan pilotu vuran kişi yargılansın…”

Mesajların gönderilmesinden sonra Rusya Büyükelçisi’nin Erdoğan’ın iftar dâvetine katılmasını, “Rusya özür dilemek için bu adımı attı” şeklinde dahi akıllara ziyan değerlendirmeler yapıldı.

* * *

Rusya ile ilişkilerimiz sınır ihlâl eden bir Rus savaş uçağının düşürülmesiyle kopma noktasına gelinmişti. Hatta koptu. Dönemin başbakanı Ahmet Davutoğlu, partisinin grup toplantısında “Emri bizzat ben verdim” demiş ve büyük alkış ve tezahürat almıştı. 

Angajman kuralları gereği 5 dakika içinde 10 defa uyarılan Rus uçağının düşürülmesi normal olandı, hukuken de haklıydı, ama uçak düşürülmesi sonuçları itibariyle iki ülke için de büyük zararları oldu, ama en büyük zararı Türkiye gördü. İhracatın büyük kısmını yaptığımız Rusya malları ya kabul etmedi, ya da alımları durdurdu.

Bir büyük zarar da, Türkiye’nin Suriye’deki pozisyonunda yaşandı. Rusya Suriye’ye iyice yerleşti. Sınır ötesinden atılan füzelere ancak kendi topraklarımızdan toplarla cevap verebilecek duruma düştük. Savaş uçaklarımız sınıra yaklaşamıyor, yaklaşırsa Rus savaş uçakları hemen geri püskürtüyorlar. Suriye’de söz hakkımız kalmadı. Bir zamanlar vizesiz girip çıktığımız ülke arasına yüksek yüksek duvarlar örülüyor.

*  *  *

“Türkiye’nin uçağın düşürülmesinden dolayı ‘üzüntü’sünü bildirmesi ve ölen pilotun yakınlarına ‘yardım’ yapılması” tarzında bir formül üzerinde çalışıldığı söyleniyor.

Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, “Rus pilotunun öldürülmesi meselesi son derece üzücü bir mesele. Özür dilemek diplomatik anlamda çok başka bir şeydir. Pişmanlık da değil, üzgünüz yani. Onların da üzgün olması lâzım. Türk hava sahasının bu kadar kasıtlı bir şekilde ihlâl edilmesinden onların da üzgün olduğunu tahmin ediyoruz” diye açıklama yapması da bunu gösteriyor.

Türkiye-Rusya ilişkilerinin iyi gitmesinin her iki ülkenin de yararına olduğu görülmüş olmalı ki ilişkiler düzeltilmeye çalışılıyor. Gerilimin atlatılması da iki ülkenin yararına.

* *  *

Ancak… Özür beklerken özür dileme pozisyonuna da düşmemek lâzım. Zira, bu durumda Rusya daha da güçlenir. Davutoğlu’nun başbakanlıktan ayrılmasıyla göreve gelen Yıldırım’ın, “dostlarımızın sayısını arttırıp, düşmanlarımızı sayısını azaltacağız” anlayışının hâkim olacağı dış politika neticesinde “özür” dilenir mi, onu da göreceğiz…

Okunma Sayısı: 2298
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı