"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Arap taifeleri ve bölgesel düzen inşası

Muhammet ÖRTLEK
13 Mayıs 2023, Cumartesi
Ortadoğu’da “tek bir Arap ulusu”ndan birçok Arap devletinin kurulması, “tek bir Arap ulusun bölünmüşlüğü” tartışmalarını beraberinde getirdi.

Bu tartışmalar Arap toplumunda bağımsızlığa kavuşma, savaşların oluşturduğu konjönktür, diktatör yöneticilerin uygulamalarına karşı duruş vb. gelişmeleri 9 Mayıs’taki “Yeni Bölgesel Düzen, Arap Baharı/Uyanışı/İntibahı” başlıklı köşe yazımda sizlere bahsetmiştim.

Ortadoğu ülkelerinin 1950 ve 1960’lardan itibaren İngiltere ve Fransa gibi dönemin emperyalist işgallerinden kurtulup bağımsızlıklarına kavuşmalarıyla, farklı devletlere bölünmüş “tek bir Arap ulusu” arasında “yeni bölgesel düzen” söylemleri gelişmiştir. Bediüzzaman Said Nursi’nin 1911’de “Hususan, kırk-elli sene sonra Arap taifeleri, Cemahir-i Müttefika-i Amerika gibi en ulvî bir vaziyete girmeye…” yöneleceğini haber veren cümlesi, bölge ülkelerinin 1950 ve 1960’lardan başlayarak bağımsızlıklarına da işaret etmektedir.

Ancak bağımsızlığın hemen ardından “Araplar arasında bölgesel düzen” kurulamamıştır. 1950 sonrası Arap-İsrail savaşları; Arap ülkelerindeki siyasî, ekonomik, sosyal, mezhebî sorunların yer yer çatışmalara yol açması; ayrıca petrol zengini Arap ülkelerinde yükselen refah seviyesi; 1973 savaşı sonucunda Mısır’ın 1979’da Camp David Anlaşması’nı imzalamasıyla İsrail’le ilk normalleşen Arap devleti olması ve 2011’de başlayan Arap Baharı/Uyanışı halk hareketliliği vd. gelişmeler bölgedeki değişim ve dönüşümlerdendir.

1950’lerde başlayan “Arap bölgesel düzeni” tartışmalarına ilerleyen yıllarda “Ortadoğu bölgesel düzeni” tartışması da refakat etmeye başladı. Arap Baharı/Uyanışı’yla “Arap bölgesel düzeni”nden “Ortadoğu bölgesel düzeni”ne geçiş süreci yaşandığını zikredenler de mevcut. Ancak her iki düzen tartışması nasıl yorumlanırsa yorumlansın, ortadaki hakikat Arap ülkelerinin beklenen kalkınmayı ve ilerlemeye başaramamasıdır. Arap ülkeleri arasında kimya sanayinde gelişmiş Almanya, teknolojik Japonya, otomotiv sektöründe söz sahibi Güney Kore gibi örnekler bulunmamaktadır. Diğer taraftan petrol zengini Birleşik Arap Emirlikleri’nin ekonomik anlamda Singapur’u örnek aldığı ve bunun diğer Körfez ülkelerine de örnek teşkil ettiği ileri sürülüyor. Elbette belirtilen örneklemden ülkenin kendi iç dinamiklerinden kaynaklı kalkınmaya sahip olmadığı anlaşılıyor.

Özellikle Arap Yarımadası’ndaki ülkeler petrol ekonomisine dayanıyor. Bölgenin kadim medeniyeti Mısır ise görece petrol, turizm, Süveyş Kanalı ve tarım gelirlerine sahip. Bölgede petrol, zengin ülkelerle yeterli petrol kaynağı olmayan ülkeler arasında aynı zamanda eşitsizlik göstergesi. Yine bölge ülkelerinin ekonomik yapısı ve hanedanlıklar tarafından yönetilmesi de nepotizmi ve rantiye devlet anlayışını ortaya çıkarmıştır.

“Arap bölgesel düzeni” ve “Ortadoğu bölgesel düzeni” tartışmaları devam ederken, kimi kaynaklarda Mevlana’ya atfedilen “yumurtayı dışarıdan kırarsanız hayat son bulur, yumurta içeriden kırılırsa hayat başlar” cümlesi, toplumun kendi içinden/öz dinamiklerinden kaynaklı gelişmelerin sonuç vereceğine dikkat çekiyor. Aksi takdirde dış müdahalelere açık, nepotizm ve rantiye devlet zihniyetiyle yumurta dışarıdan kırılmaya çalışılıyor. Bunda da başarılı olunamadığı geçmiş vakıalardan biliniyor.

Bir anlamda Nursi’nin “…Arap taifeleri, Cemahir-i Müttefika-i Amerika gibi en ulvî bir vaziyete girmeye…” yöneleceği ifadesiyle, Araplar arasındaki bölgesel düzenin sağlanmasını devlet yapıları üzerinden değil, “Hususan… Arap taifeleri…” diye zikrettiği muhtelif Arap toplumsal gruplarının hakiki değişim ve dönüşüm taleplerinin “…en ulvî bir vaziyete girmeye…” başlamasıyla bölgesel düzenin inşa edilebileceği yorumlanabilir.

Okunma Sayısı: 1248
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı