"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

“Üstad’dan ders aldık”

Mustafa ÖZTÜRKÇÜ
03 Ekim 2022, Pazartesi
1970 yılının bir sonbahar günüydü. Merhum Halil Uslu Ağabey ve merhum Ali Uçar beyle Van’da çeşitli ziyaretlerde bulunuyorduk. Bu vesile ile; Vanlı İsmail Perihanoğlu’nun evine giderek ziyaret ettik.

İsmail Perihanoğlu; 1910 yılında Van’da doğdu. Bediüzzaman’ın eski talebelerindendir. 1935’te Eskişehir Mahkemesi’nde gayr-i mevkuf muhakeme olundu. Van’da belediye reisliği ve daha sonra müftülük yapmıştır. İsmail Perihanoğlu, Bediüzzaman’la alâkalı hatıralarını, heyecanla anlatıyordu. Hatıralarına şöyle başladı:

“Nurşin Camii’nde Üstad’dan ders aldık”

“Hazret-i Üstad Said Nursî’yi 15 yaşlarında iken Van’ın Nurşin Camii’nde gördüm. Kopanisli Molla Yusuf, Çermikli Molla Yusuf, Molla Resul ve Molla Hamid’le beraber Üstad’dan Nurşin Camii’nde ders aldık.

“Babam Abdülmecid Efendi de âlim ve fâzıl bir zattı. O da Üstad’dan ders almıştı. Beraber sohbet eder, beraberce gezerlerdi. Sık sık bizim eve gelirlerdi. Geceleri geç vakte kadar o zamanın meşhur âlimleri ile sohbetler yaparlardı.”

“Ah o günler nerelerde kaldı...” diye gözleri yaşaran Perihanoğlu şu mısraları okuyordu:

“Kevkeb-i vaktin gören seyyareler ağlar bana,

Öyle bir biçareyim ki, biçareler ağlar bana...

Sineye darü’ş-şifadır sanmayın gök gürlüyor,

Bu yağan yağmur değil, âsuman ağlar bana...”

***

“Burası şehitler yatağıdır”

“Yine bir gün Molla Resul, Kopanisli Molla Yusuf ve ben; Üstad Hazretleriyle birlikte Zeve’ye gittik. Rus-Ermeni mezaliminde Zeve halkı tamamen şehid edilmişti. Van’a otuz kilometre mesafedeydi. Üstad ayakta durarak buyurdu ki: ‘Burası şehitler yatağıdır. Kardeşim Molla Ahmed-i Cano da burada yatıyor’ dedi. Gözyaşlarını tutamayarak hazin hazin ağladı.

Molla Ahmed-i Cano ile Hazret-i Üstad beraber okumuşlar. Daha sonra Üstad bir mektupta bahsi geçen hayat mertebelerini bize ders olarak verdi. Biz de bu dersi yazıp çoğaltmıştık.”

“Yine bir başka gün, Üstad ve onun diğer talebeleriyle birlikte Van Kalesi’ne gitmiştik. Yine kendisi en yüksek bir tepeye çıkarak seccadesini oraya serdi. (Üstad) Van Kalesi’nde çeşitli dersler ve sohbetler yaptı, Horhor Medresesi’ne bakarak anlatıyordu. Horhor’daki medresesini çok seviyordu. 

“Benim dilim onu anlatmaktan çok acizdir”

“Hazret-i Üstad’ın hayatı bir kerametler denizi gibidir, ben size hangi birini sayayım? O Allah’ın lûtfuna, keremine mazhar olmuş bir zattı. Benim dilim onu anlatmaktan çok âcizdir. Yanında ve hizmetinde bulunduğumuz zamanlar, dünyayı unuturduk; sanki bir başka âlemde yaşardık. Şimdi ancak eserleri Nurları okumakla, hatıralarını yâd etmekle hasret ateşini bir parça söndürüyoruz...”

Eserlerinden bahsedince, unutamadığım bir hadiseyi anlatayım: “Bir vakitler vergi dairesi kontrol memuru idim. Bizim dükkan o zaman kıraathaneydi. Bir gün tevafuken oraya gitmiştim. Arkadaşlara Nurlardan bahsediyordum. Baktım içeriye o zamanlar tanıdığım bir mübaşir girdi. Elinde de bir kitap vardı. Bana hitaben: ‘İsmail Efendi, bu kitabı yolda buldum, siz okur musunuz?’ diye kitabı bana uzattı. Kitabı alıp baktığımda hayretler içinde kaldım. Eser, Üstad’ın Nokta Risalesi’ydi. Sanki insan eli değmemiş gibi yepyeni bir kitap. En ufak bir leke yoktu kitapta. Bende Üstad’ın birçok eseri olmakla birlikte Nokta Risalesi yoktu. Bu hadiseyi ve hatırayı hâlâ düşünürüm, Van nere, Emirdağ nere?”

Okunma Sayısı: 1512
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı