Tıpkı gazetemiz “Yeni Asya” gibi yazarları da kadirşinastır, vefalıdır... Müelliflerimiz, “yakınlarının, tanıdıklarının, az-çok bildiklerinin” vefatlarının ardından kaleme aldıkları “vefat ve ta’ziye yazıları”nda umumiyetle “ölüm ve ölme(k),” hususiyetle de “merhum” hakkında his ve fikirlerini ifadeyle geride kalanlara “baş sağlığı” temennisinde bulunuyorlar. Ki iyi de ediyorlar! Çünkü...
Bu tür yazılar—hele “genç ölümleri”—elbette her okuyucu gibi şahsen bizi de etkilemekte, hattâ “sarsmakta!” Ve bizler her vefat ve ta’ziye yazısıyla bir defa daha, bilhassa tabut örtüsündeki o ma’lûm küllî kàideyi derhatır etmekten hâlî kal(a)mıyoruz.
O kàide şudur:
“Her nefis, ölümü tadacaktır. Sonra bize döndürüleceksiniz!” (Ankebut Sûresi: 57.) 1
Evet, Üstad Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri’nin (ra) ifadesiyle, “Biz gidiyoruz, aldanmakta fayda yok! Gözümüzü kapamakla bizi burada durdurmazlar; sevkıyat var. Fakat gafletten ve kısmen de ehl-i dalâletten [azgın ve sapkın kimseler] gelen zulümat [dinsizlik, zulüm ve küfür] evhamlarıyla bize firaklı [ayrılıklı] ve karanlıklı görünen berzah memleketi [kabir âlemi], ahbapların mecmaıdır [toplanma yeridir], başta şefiimiz [şefaat edenimiz] olan Habibullah [Allah’ın sevgilisi Hz. Muhammed] (asm) ile bütün dostlarımıza kavuşmak âlemidir.” 2
Bu arada, daimî yazarlarımızın yazarlık geçmişinde “vefat ve ta’ziye yazıları” mevzulu bir kitabı veya bir kitap bölümünü dolduracak kadar yazıları muhakkak olmuştur.
[Meselâ Osman Zengin’in gayrimünteşir kitabında yüz’ü (100) geçen kişiyle alâkalı bu tür yazılar bulunduğunu yakînen bilmekteyiz.]
Ne saadet...
Yani yâd etmek ve bilvesile yâd edilmek!
2017-2019’DA SONSUZA YÜRÜYENLER
Efendim, notlarımıza göre, son üç senede (2017-2019) “Yeni Asya’mız”da—vefat tarihleri itibarıyla—şu isimlerin ardından yazılar kaleme alınmış bulunuyor:
2017: Enver Çakır, Ferruh Taşkıran, Ahmet Kaya, Yahya Çakır, Mevlüt Saykı, Suat Öz, Ali Ziya Karakılçık, Şerif Mardin, Selim Gündüzalp (Hüseyin Adnan Şengörür), Mustafa Yeşilyurt, Hüsmen Duran, Ali Demirel ve Kadir Tuncay...
2018: Celâl Yalçın, Münir Özkul, Cafer Okur, Ali Osman Coşkun, Ahmet Vehbi Ünlü, Hasan Akyol, Hüseyin Görmenoğlu, Kemal Budakçı, Hasan Ekinci, Dursun Kutlu, Nurettin Tokdemir, Mehmet Aydın, Haydar Gündüzalp, Nebi Çoban, Abdullah Topçu, Necati Görücü ve Ali Şengün...
2019: Hüseyin Donbaloğlu, Mehmet Korkusuz, Raif Zernekli, Mehmet Baygın, Murat Çayırlı, Ali Göllü, Abdurrahman Akca, Abdulhalim Çelik, İlhan Öztin, Hasan Çelik, Yusuf Tunç, Selâhattin Cesar, Metin Erkişi, Dursun Gök, Hasan Cömert, Muhammed Taha Gültekin, Mehmet Said Demircan, Abdulmuhsin Alkonevî, Abdurrahman Çiçek, Celâleddin İstanbullu, Ahmet Hamdi Aydın, Cemali Meço, Timurlenk Bozkurt ve Haydar Açıkbaş...
Anlaşılacağı üzere, 2017’de 13, 2018’de 17 ve 2019’da da 24 kişi hakkında “vefat ve ta’ziye yazıları” yazıldı: Toplam 54 merhum... (Allah (cc) cümlesine rahmet eylesin! Âmin...)
Hakkında en çok yazı kaleme alınan kişi Celâl Yalçın idi (10 yazı).
(Aslında—Celâl Yalçın’da olduğu gibi—Nurettin Tokdemir için de sekiz yazar yazdı. Fakat Celâl Yalçın için yazanlardan ikisi onu ikişer yazıyla yâd etti...)
En çok vefat ve ta’ziye yazısı kaleme alan yazarımız ise Raşit Yücel oldu (11 yazı.)
Dipnotlar:
1- Risale-i Nur Atıflı Açıklamalı Kur’ân-ı Kerîm Meâli, s. 413, YAN, İstanbul, Ağustos 2016.
2- Risale-i Nur Külliyatı’ndan Lem’alar, s. 504, YAN, İstanbul, Ocak 2014.