"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Mi’racın akabinde yaşanan mu’cizeler

Risale-i Nur'dan
07 Şubat 2024, Çarşamba
Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm, nasıl ki arz ahalisine inşikak-ı kamer mu’cizesini göstermiş; öyle de, semavat ahalisine, Mi’rac mu’cize-i ekberini göstermiştir.

İşte Mi’rac denilen şu mu’cize-i a’zamı, Otuz Birinci Söz olan Mi’rac Risalesine havale ederiz. Çünkü o risale, o mu’cize-i kübrayı, ne kadar nurânî ve âlî ve doğru olduğunu kat’î bürhanlarla, hatta mülhidlere karşı da ispat etmiştir. Yalnız, mu’cize-i Mi’racın mukaddimesi olan Beytü’l-Makdis seyahati ve sabahleyin Kureyş kavmi ondan Beytü’l-Makdisin tarifatını istemesi üzerine hâsıl olan bir mu’cizeyi bahsedeceğiz. Şöyle ki:

Mi’rac gecesinin sabahında, Mi’racını Kureyşe haber verdi. Kureyş tekzip etti. Dediler: “Eğer Beytü’l-Makdise gitmiş isen, Beytü’l-Makdisin kapılarını ve duvarlarını ve ahvalini bize tarif et.” Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm ferman ediyor ki:

Yani “Onların tekziplerinden ve suallerinden pek çok sıkıldım. Hatta öyle bir sıkıntı hiç çekmemiştim. Birden, Cenab-ı Hak, Beytü’l-Makdisi bana gösterdi; ben de Beytü’l-Makdise bakıyorum, birer birer her şeyi tarif ediyordum.” İşte o vakit, Kureyş, baktılar ki Beytü’l-Makdisten doğru ve tam haber veriyor.

Hem Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm Kureyşe demiş ki: “Yolda giderken sizin bir kafilenizi gördüm. Kafileniz yarın filân vakitte gelecek.” Sonra o vakit kafileye muntazır kaldılar. Kafile bir saat teehhür etmiş. Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmın ihbarı doğru çıkmak için, ehl-i tahkikin tasdikiyle, güneş bir saat tevakkuf etmiş. Yani arz onun sözünü doğru çıkarmak için, vazifesini, seyahatini bir saat tatil etmiştir ve o tatili güneşin sükûnetiyle göstermiştir.

İşte Muhammed-i Arabî Aleyhissalâtü Vesselâmın bir tek sözünün tasdiki için, koca arz vazifesini terk eder, koca güneş şahit olur. Böyle bir zatı tasdik etmeyen ve emrini tutmayanın ne derece bedbaht olduğunu ve onu tasdik edip emrine “Semi’nâ ve ata’nâ [İşittik ve itaat ettik. (Bakara Suresi: 285)]” diyenlerin ne kadar bahtiyar olduklarını anla, “Elhamdülillahi ale’l-imani ve’l-İslâmi.” [İman ve İslâm nimetinden dolayı Allah’a hamd olsun] de.

Mektubat, s. 217-218

LÛ­GAT­ÇE:

arz: dünya.

Beytü’l-Makdis: Mescid-i Aksâ, Kudüs’teki meşhur kutsal mabed.

bürhan: delil.

inşikak-ı kamer: ayın yarılıp ikiye ayrılması.

mülhid: Allah’a ve dine inanmayan, dinsiz.

sükûnet: durgunluk, hareketsizlik.

teehhür etmek: geri kalmak, gecikmek.

tevakkuf etmek: duraklamak, durmak.

Okunma Sayısı: 1802
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Cenk çalık

    7.2.2024 11:35:36

    "Hem Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm Kureyşe demiş ki: “Yolda giderken sizin bir kafilenizi gördüm. Kafileniz yarın filân vakitte gelecek.” Sonra o vakit kafileye muntazır kaldılar. Kafile bir saat teehhür etmiş. Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmın ihbarı doğru çıkmak için, ehl-i tahkikin tasdikiyle, güneş bir saat tevakkuf etmiş. Yani arz onun sözünü doğru çıkarmak için, vazifesini, seyahatini bir saat tatil etmiştir ve o tatili güneşin sükûnetiyle göstermiştir." Bu mucize çoklarımızın gözünden kaçıyor. Arz ve güneş bir saatliğine durması muazzam bir mucizedir vesselâm.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı