"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Öz kardeşim ve en birinci bir talebem: Abdülmecid

Risale-i Nur'dan
11 Haziran 2025, Çarşamba
-Vefatının 58. yılında rahmet duasıyla-

Kardeşimiz Abdülmecid’e ayrı mektup yazmadığımın sebebi, size yazdığım mektupları kâfi gördüğümdendir ki, Abdülmecid, Hulûsî’den sonra kıymettar bir kardeşim, bir talebemdir. Her sabah akşam Hulûsî ile beraber, bazen daha evvel duamda ismiyle hâzır oluyor. Size yazdığım mektuplardan, evvel Sabri, sonra Hakkı Efendi istifade ediyorlar. Onlara da ayrı mektup yazmıyorum. Cenab-ı Hak seni onlara mübarek büyük bir kardeş yapmış. Sen benim yerime Abdülmecid ile muhabere et, merak etmesin, Hulûsî’den sonra onu düşünüyorum. Fakat talebeliğini hakkıyla ifa etmiyor. Onun için bizzat onunla muhabere etmiyorum.

Lem'alar, 9. Lem'a, s. 106

***

...Kardeşim Abdülmecid! Her neyse, bu küçücük kusurla beraber, sen, haşir hakkında, Nur’un emsalsiz hüccetlerinden tam ve mükemmel bir ders alıp, Eski Said’in mümtaz bir şakirdi olduğun gibi, inşaallah Risale-i Nur’un dahi mükemmel bir şakirdi ve dikkatli bir muallimi olacağına kuvvetli bir hüccettir. Ben müsait bir vakitte bazı kelimeleri ya ıslah ve ta’dil ederek “Haşir Meselesine Bir İzahlı Hâşiye” namında Lâhikaya derc etmek için senin gibi Nur’dan tam ders alanlara göndereceğim. Sen evlatlarınla beraber Fuad, her gün dualarımda ve mânevî yanımda bulunuyorsunuz. Ve senin şimdi vazife-i resmiye cihetiyle çocuklara Kur’ân-ı Azîmüşşanı okutmanı bütün ruh u canımla tebrik ediyorum. Bin barekâllah derim.

Hem civarınızda, hem memlekette bütün dost ve akrabalara selâmımı tebliğ ediniz. Şimdi Zülfikar-ı Mu’cizat ve Asâ-yı Mûsa mecmuaları teksir makinasıyla iki merkezde tab’ edilmesinden sen bütün kuvvetinle ve tashih cihetinde güzel kaleminle ve dikkatli ilminle tam alâkadar ol.

Kardeşiniz

Said Nursî

Emirdağ Lahikası, 123. mektup, s. 208

***

Öz kardeşim ve en birinci ve yüksek ve fedakâr bir talebem olan Abdülmecid’in Van’da güzel bir evi vardı. İdaresi yerinde, hem muallim idi. Hizmet-i Kur’âniyenin daha revaçlı bir yeri olan hududa gitmekliğim için arzumun hilâfına olarak teşebbüs edenlere, içtihadınca, güya menfaatim için iştirak etmedi, rey vermedi. Güya, ben hududa gitseydim, hem hizmet-i Kur’âniye siyasetsiz, safî olmayacak, hem onu Van’dan çıkaracak idiler diye iştirak etmedi. Maksadının aksiyle şefkatli bir tokat yedi. Hem Van’dan, hem o güzel evinden, hem memleketinden ayrıldı. Ergani’ye gitmeye mecbur kaldı.

Lem'alar, 10. Lem'a, s. 119

ABDÜLMECİD NURSÎ: "RİSALELERİN HER BİRİ BİRER MÜRŞİD"

Kardeşim Abdülmecid, biraderzadem Abdurrahman’ın (rahmetullahi aleyh) vefatı üzerine ve daha sair elîm ahvalât içinde bir perişaniyet hissetmişti. Hem elimden gelmeyen manevî himmet ve medet bekliyordu. Ben onunla muhabere etmiyordum. Birdenbire mühim birkaç Sözü ona gönderdim. O da mütalâa ettikten sonra yazıyor ki: “Elhamdülillâh, kurtuldum; çıldıracaktım. Bu Sözlerin her biri birer mürşid hükmüne geçti. Çendan bir mürşidden ayrıldım, fakat çok mürşidleri birden buldum, kurtuldum” diye yazıyordu. Ben baktım ki hakikaten Abdülmecid güzel bir mesleğe girip o eski vaziyetlerinden kurtulmuş.

Mektubat, s. 415-416

Okunma Sayısı: 986
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı