28 Ocak 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR Mobil İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Süleyman KÖSMENE

Ateşin mertebeleri


A+ | A-

Abdullah Bey: “Ateş yakıcı olduğu halde Hazret-i İbrâhim’in (as) ateşte yanmamasının hikmeti nedir?”

Kur’ân-ı Kerîm gerçekleri bildirir. Hazret-i İbrâhim Aleyhisselâm’ın Nemrut ve adamları tarafından ateşe atılması ve Allah’ın ateşe olan emri Kur’ân-ı Hakîm’in bildirdiği haberlerdendir. Nemrut düşmanlık yapmış; Cenâb-ı Hak da “Halîl”ini korumuştur.

Hazret-i İbrâhim (as), Nemrut ve adamları karşısında dimdik bir duruş sergilemişti. Onlara, yapa yalnız olmasına rağmen, inandığı doğruları apaçık, dosdoğru, eğip bükmeden, kırılıp dökülmeden söyledi. Ama onlar yola gelecek cinsten değillerdi. Gözlerini zulüm ve ölüm bürümüştü. Hazret-i İbrâhim’e (as) tahammülleri kalmamıştı. Vücudunu ateşte yakarak ortadan kaldırmaya karar verdiler. Büyük bir hazırlığa giriştiler. Bir ay boyunca odun topladılar, dağ gibi yığdılar. Ateşi gören hâkim bir noktaya da mancınık kurdular.

Bu esnada melekler, “Yâ Rabbi, Senin dostun ateşe atılıyor! Bize izin ver de yardım edelim!” diye yalvarıyorlardı. Hazret-i İbrâhim (as) ise, yalnızca Allah’a güveniyor, ‘Hasbünallâhi ve ni’me’l-vekîl’ (Bize Allah yeter! O ne güzel Vekîl’dir!)” diyordu.

Ateşler yakıldı, odunlar tutuşturuldu. Azgın alevler ortalığı kasıp kavurmaya başlamıştı. Hazret-i İbrâhim (as) mancınığın üzerinde ateşin gökleri tutan alevleri ortasına bırakılıverdi.

Oysa ateş, Allah’ın, “Ey ateş! İbrâhim üzerine soğuk ve selâmetli ol!”1 emrine muhatap olmuş; sînesini bir ana kucağı gibi açmış ve Hazret-i İbrâhim’in (as) kucağına inişini bekliyordu. Hazret-i İbrâhim (as) ateşin kucağına indiğinde ise ateş artık serin ve selâmetli bir hal almış bulunuyordu. Ateş, Hazret-i İbrâhîm’i yakmadı.

Ateş, derhal Allah’ın emrine boyun eğmişti. Ateş Allah’a itaatkârdı. Ateş, tabiatına aykırı olan bu fiiliyle, emirle hareket ettiğini bütün dünyaya göstermişti.

Bedîüzzaman Saîd Nursî Hazretleri, ateşin bu halini üç latif işâretle tefsîr eder:

Birincisi: Tabîata bağlı diğer maddeler ve sebepler gibi, ateş de kendi keyfiyle değil; emir altında hareket ediyor ki, ona “Yakma!” diye emrediliyor, o da yakmıyor. Emre boyun eğiyor.

İkincisi: Ateşin bir derecesi var ki, “bürûdetiyle”, yani “soğukluğuyla” yakıyor. Cenâb-ı Hak sıcaklığı ile yakan ateşe “kûnî berden”, yani “soğuk ol!” diye emrediyor. Fakat hemen ardından, soğukluğu ile yakan ateşe de “selâmen” diye emrediyor ki, soğukluk da yakıcı bir tesir göstermesin ve ateş hem sıcak özelliğinden, hem soğuk niteliğinden arınsın ve “esenlikli” olsun. Öyle ki tefsîrlere göre, “selâmen” emri olmasaydı ateş soğukluğu ile yakacaktı.

Ateşin “soğukluk” mertebesi hem ateştir, hem “berddir”, yani soğuktur. Ateşin “nâr-ı beyzâ” (beyaz ateş) denilen bu derecesi, sıcaklığı etrafına yaymıyor; etrafındaki sıcaklığı kendisine çekiyor, yani sıcaklığı emiyor. Meselâ, suyu donduran şey, işte böyle soğuk ateştir; suyu soğukluğu ile yakıp donduruyor. Yine meselâ kıştaki “zemherîr”, soğukluğu ile yakan bir ateş nevidir. Ateşin bütün derecelerine sahip olan Cehennem içinde de, “zemherîr” derecesi vardır.

Üçüncüsü: Nasıl ki Cehennem ateşine karşı “eman” ve kurtuluş verecek “îmân” gibi bir mânevî madde ve “İslâmiyet” gibi bir zırh var ise, dünyevî ateşten de kurtaracak bir maddî madde vardır. Çünkü Cenâb-ı Hak Hakîm’dir, bu dünya ise hikmet yurdudur. Nitekim ateşin, Hazret-i İbrâhim’in (as) ne cismini, ne gömleğini yakmayışı bize bir kapı açıyor. Bu haberin işâretiyle bu âyet insanlara mânen diyor ki: “Ey İbrâhim Milleti! Siz de İbrâhîm gibi olunuz. Tâ ki, gömlekleriniz ateşe karşı hem dünyada, hem âhirette bir zırh olsun. Rûhunuzdaki îmân, Cehennem ateşine karşı zırhınız olduğu gibi; dünya ateşine karşı da zırh olabilecek bir madde yer altında vardır. Cenâb-ı Hak sizin için hazırlamıştır. Arayınız, çıkarınız ve giyiniz.”

İşte, insanlığın şu son asırda keşf ettiği ateşe dayanıklı “amyant gömlekler” bu âyetin işâretinden bir sır taşıyor. İnsanlık, Kur’ân’ın işâret ettiği gibi, ateşe dayanıklı gömleği dünyada bulmuş ve giymiştir. İnsanlığın dünyevî basîretini kucaklayan Kur’ân istiyor ki, insanoğlu aynı basîretle Cehennem ateşine dayanıklı olan “îmân elbisesini” de elde etsin ve kendisini âhiret ateşinden de uzak tutsun.2

Bedîüzzaman Hazretleri, yazın şiddetli sıcağında nâzik bitki yapraklarının havada aylarca esenlik içinde kalmasını ve yanmaktan korunmasını da bu âyetle irtibatlandırır. Nazlı ve ince yaprakların, ateş saçan hararete ve kavurucu sıcaklara karşı, İbrâhîm Aleyhisselâm’ın birer âzâsı gibi “Yâ nâru kûnî berden ve selâmâ” yani (Ey Ateş, serin ve selâmetli ol!) âyetini okuduklarını, bu İlâhî emrin tasarrufuyla güneşin yakıcı hararetinden korunduklarını beyan eder.3

Dipnotlar:

1- Enbiyâ Sûresi, 21/69

2- Sözler, s.237

3- Sözler, s. 13

28.01.2010

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Geri


Önceki Yazıları

  (27.01.2010) - Bir beka penceresi: “Yirmi Altıncı Pencere”

  (26.01.2010) - İnsanlığın imtihanı: Haiti Depremi

  (25.01.2010) - Mânâ ile bütünleşen kelimeler

  (24.01.2010) - Tasarrufun devam etmesi üzerine (2)

  (22.01.2010) - Tasarrufun devam etmesi üzerine (1)

  (21.01.2010) - İletişime dair bir sünnet: Selâmlaşma

  (20.01.2010) - Vahyin dereceleri

  (19.01.2010) - Biz havuzuna ulaşmak

  (21.12.2009) - İman ve küfür üzerine

  (20.12.2009) - Niçin namaz kılarız?

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Ali Rıza AYDIN

  Atike ÖZER

  Baki ÇİMİÇ

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H. İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Muzaffer KARAHİSAR

  Nejat EREN

  Nurullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin YAŞAR

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu

Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.
Kurumsal Linkler: Risale-i Nur Kongresi - Bediüzzaman Haftası - Risale-i Nur Enstitüsü - Yeni Asya Vakfı - Demokrasi100 - Yeni Asya Gazetesi - YASEM - Bizim Radyo
Sentez Haber - Yeni Asya Neşriyat - Yeni Asya Takvim oktay usta yemek tarifleri Köprü Dergisi - Bizim Aile - Can Kardeş - Genç Yaklaşım - Yeni Asya 40. Yıl