21 Aralık 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Muzaffer KARAHİSAR

Mevsimler


A+ | A-

Mevsimler gözümüzün önünden bir sinema şeridi gibi gelip, geçiyor. Her mevsimde değişiklikler, yenilikler, faaliyetler, farklı manzaralar, renkler, güzellikler arz-ı endam ederek yerini sonradan gelenlere bırakarak gidiyor.

Coşkun akan bir nehirde köpüklerden oluşan kabarcıklar görülür. Her kabarcık üzerinde güneşin tecelli etmesi, yansıması, ışıltısı görülür ve arkasından hemen kaybolur. Akan sulara karışır giderler. Kabarcıklardaki güneşçikler görülür, kaybolur. Bu vaziyetler gökte sabit duran bir güneşin varlığını, ışığını, renklerinin olduğunu gösterir. Kabarcıklardan başını gökyüzüne kaldıran şahıs gökteki hakiki güneşi görür ve kabarcıklarla gidip kaybolan güneşçiklerden mahzun olmaz.

Kâinatta zerrelerden kürelere kadar olup bitenler rastgele, tesadüfen, başıboş bir faaliyet değil; düzenli, nizamlı, intizamlı, ölçülü, güzelliklerle, ibretlerle işleyip çalışırken Allah’ın varlığını, birliğini, ezeli ve ebedi olduğunu; her şeyin O’nun emrinde, kudretinde ve iradesinde olduğunu gösteriyorlar.

İnsanoğlu, dünyaya misafir olarak adım attıktan sonra kendi mevsimlerini yaşamaya başlıyor. Özellikle yaşlı insanlar, söz açıldığında zamanın hızlı geçtiğinden bahsederler. Ömrünün sonuna yaklaşınca hayatının rüzgâr gibi geçtiğini, bir göz açıp kapamak kadar kısa olduğunu daha iyi anladıklarını ifade ederler. Ömrünün baharının çok çabuk geçtiğini anlatırken, yaşlılıktaki sıkıntı ve hastalıklarla uğraştığından zor geçtiğini; gençlik yıllarından kendisine miras kalan hastalıklardan, elemlerden, sıkıntılardan, pişmanlıklardan bahsederler.

Sonbahar hüzün vakti olarak bilinir. Göze hitap eden renklerdeki büyüleyici cazip güzellikler solmaya başlamıştır artık. Yapraklar ağaçlardaki mekânlarına veda etmenin zamanı gelmiştir. Bir hırçın rüzgâr kopmanın, uçmanın, savrulmanın sebebi oluverir. Sanki baba ocağından, ana kucağından ayrılışın hüznünü hatırlatır. Sararıp solmuş olarak rüzgârın önünde gökyüzünde meçhul mekânlara doğru süzülerek, sürüklenerek, savrularak uçup giderler.

İnsanlar baharı, sonbaharı, gönül kışı gibi mevsimleri ömür çizgileri içersinde, engin ruhunun derinliklerinde yaşarlar. Güzel görenler her fırtınadaki ibreti ve ikazı anlar, tevekkülle, teslimiyetle ağırlığını, yükünü ve sıkıntılarının bulunduğu, omzundaki çuvalını gemiye bırakır, kaptana itimat eder, rahatlar.

Cüzi iradesi ile gençlik sarhoşluğuna kapılarak fırtınaya tutulup savrulan insanlar, içinde bulundukları sıkıntılar, elemler, kederler ve huzursuzluklarla gönül kışı yaşarlar. İman, ibadet ve günahlardan çekinmek ile fırtınaların önünü kapatmazsa dünyada ve ahirette tattığı acılarla sürüklenmeler devam edip gider.

Fırtınada savrulan yaprakların ve karların kuytu bir mekânda toplanıp biriktiği gibi, gençlik fırtınasına kapılarak Rabbimizin emir ve yasaklarını dinlemeyen insanların nerelerde ve nasıl olacakları Risâle-i Nurlarda haber verilmiş: “Gençlik gidecek. Sefahatte gitmiş ise; hem dünyada, hem ahirette, binler bela ve elemler netice verdiğini ve öyle gençler ekseriyetle su-i istimal ile israfat ile gelen evhamlı hastalıkla hastanelere ve taşkınlıklarıyla hapishaneler veya sefalet hanelere ve mânevî elemlerden gelen sıkıntılarla meyhanelere düşeceklerini anlamak isterseniz, hastanelerden, hapishanelerden ve kabristanlardan sorunuz.”1

Etrafımıza dersler çıkararak, ibretle, hayretle ve tefekkürle baktığımızda görüp, idrak edip, anlaya bileceğimiz çok gerçekler vardır.

Dipnot:

1- Gençlik Rehberi, s. 26

21.12.2010

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (14.12.2010) - Son öpücük

  (07.12.2010) - Nikaeen’in gözyaşları

  (01.12.2010) - Bir kayıp hatırası

  (23.11.2010) - Bir ziyaret ve ziyafet

  (16.11.2010) - Efendimizin (asm) huzurunda

  (09.11.2010) - Ölümlü dünya

  (02.11.2010) - Bir göz açıp kapamak

  (26.10.2010) - Ölüm gerçeği

  (19.10.2010) - Akşamüstü

  (13.10.2010) - Sen dönerken aramıza


Son Dakika Haberleri

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Abdullah ŞAHİN

  Ahmet ARICAN

  Ahmet BATTAL

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Ali Rıza AYDIN

  Atike ÖZER

  Baki ÇİMİÇ

  Banu YAŞAR

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H.İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Hakan YILMAZ

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehmet YAŞAR

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Muzaffer KARAHİSAR

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Saliha FERŞADOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  YENİ ASYA NEŞRİYAT

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin YAŞAR

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.