Raşit YÜCEL |
|
Hür Adam |
Asırlar asırları kovalamış ve “felâket-helâket asrı”na gelinmişti. Avrupa’nın ejderhaları bir bir üzerimize gelmişti. Beşeri nebîsiz bırakmayan Cenâb-ı Hak, ahirzaman peygamberinden sonraki hiçbir asrı da müceddidsiz bırakmadı. O, hür yaşadı. Kimsenin tahakkümüne boyun eğmedi. Çok izzetli idi. Ve çok merhametli idi. Küçüklüğünden beri kimsenin minneti altına girmedi. Kimseye tahakküm de etmedi. ‘Şark yaylalarından doğan ateşpare-i zekâsı’ ile ehl-i imana ümit verdi, şevk verdi. “Ben ekmeksiz yaşarım, hürriyetsiz yaşayamam” demişti. Mahkûmken bile hükmediyordu. En çalkantılı zamanda gelmişti. Hayatın içinde idi. Dört devri de gördü, yaşadı: Mutlakiyet, Meşrutiyet, Cumhuriyet, Demokrasi. Sesini en yüksek tonda haykırdı. Hedefleri vardı, idealleri vardı. “Merak etmeyin kardeşlerim, o Nurlar parlayacaktır” diyordu. Ve hakikaten parladı. Çağdaşları ile uğraşmadı. Geleceğe baktı. “Sizlere sesleniyorum” dedi. Biz de “Sadakte “ dedik. Onun dâvâsını dâvâ edindik. “Saçlarım adedince başım olsa ve her gün biri kesilse, hakâik-i imaniye ve Kur’âniyeye feda olan bu başı zındıkaya eğmem” demişti. Pek çok insan onu duydu, sesine kulak verdi. Anadolu’da ve bütün dünyada eserleri baş tâcı edildi. İşte 7 Ocak’ta bütün sinemalarda gösterilecek olan “Hür Adam” filmi, inşâallah bu mânâların geniş halk kitlelerince de daha iyi anlaşılmasına vasıta olur ümidindeyim. Adına şiirler yazıldı, romanlar yazıldı, anma toplantıları yapıldı. Eserleri gönülden gönüle ulaştı. Onun idamına ve mahvına çalışanlara bile salâh ve iman ihsan etmesini Rabbinden talep etti. Bu vesile ile Mehmet Tanrısever beyi tebrik ediyoruz. Çektiği filmin hayırlara vesile olacağını ümit ediyoruz. Güzel bir yol açtı.
16.12.2010 E-Posta: [email protected] |
Önceki Yazıları
|