"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Rahmet muslukları

Abdil YILDIRIM
16 Aralık 2020, Çarşamba 00:04

Rüzgârların kanadına tutunmuş,

Bulutlar pürtelâş, nere gidiyor?

‘Yağmur başına arş’ emrine uymuş,

Katar katar, sıra sıra gidiyor.

Bulutlar, aylardır “Yağmur başına arş” emrini almadığı için, çok muhtaç olduğumuz damlalarını bırakmadan üzerimizden geçip gidiyor. Yağmursuzluktan topraklar çatladı, göller ve barajlar kurudu, mevsimlerin mânâsı değişti. 

Uzayda koloniler kuran, Mars’a araç indiren insanlık, üzerinden geçip gitmekte olan bulutlardan bir damla su indirmekten âciz olduğunu itiraf ederek, gözünü gök yüzüne dikmiş durumda. 

Cuma günü, bütün camilerde rahmet duâsına çıkıldı. Ellerimizi açtık, “Yarabbi, rahmetine muhtacız, rahmetini esirgeme bizden” diye duâlar ettik. (Gerçi yağmur duâsı, yağmur yağsın diye yapılmaz, yağmur duası vakti geldiği için yapılır.) Ettik de, kalplerimizin kuruduğunu, gönül dudaklarımın çatladığını, ruhumuzun rahmetten mahrum kaldığını fark ettik mi acaba? Suya ihtiyacımız olduğu kadar, kalplerimizin rahmete muhtaç olduğunu hissettik mi? Biz gökten rahmet beklerken, yerdekilere merhamet ettik mi? Ağaçları katlederken, yeşilin yerine beton dökerken, suyu israf ederken insaf ettik mi? Bugüne kadar verilen nimetlerin kıymetini bildik, o nimetleri verene şükrettik mi? Bunların hiç birisini etmedik, rahmet musluğu biraz kısılınca, feryada başladık. Halbuki, o musluğun kendi gaflet ve dalâlet elimizle kısılmasına sebep olduk.

Allah kulundan rahmetini esirgemez, rahmeti bütün kâinatı kuşatmıştır. Hiç hak etmediğimiz halde, verdiği nimetleri bir düşünsek, başımız önümüze eğilir. 

Her türlü nimet ile dolu ve her şeyi ile mükemmel olarak bize teslim edilen dünya gibi bir sarayı hor kullandık, havasını, suyunu, ormanını, okyanusunu israf ettik. “Bir ırmak kenarında abdest alırken bile suyu israf etmeyiniz” diye yapılan ikaz-ı Nebî’ye (asm) kulak asmadık. Muazzam bir denge içinde olan ekoloji dediğimiz bitkiler, hayvanlar, canlı ve cansız diğer varlıklar arasındaki denge, insan eli ile bozuldu. İnsandaki hırs ve israf, Cennet gibi olan dünya sarayını Cehenneme çevirmek üzere.

Buna rağmen, Allah, bizden rahmetini esirgemedi, ama biz Allah’tan şükrümüzü esirgedik. Kulluğumuzun gereği olan ibadeti, zikri, saygıyı, tazim ve teşekkürü esirgedik. Her gün bizlere yirmi dört altın değerinde yirmi dört saatlik bir sermaye verdi, biz bu sermayeyi gafletle, sefahatle, eğlencelerle çar çur ettik. Bir saatini ahiret akçesi olarak ayırıp, ibadet ve zikir için sarfetmedik. Bizim için gökten rahmet indirip, yerden rızıklar çıkardı, yedik, içtik, türlü türlü nimetlerden istifade ettik, karşılığında bir teşekkürü esirgedik. Bu nimetlerden istifade ederken, şükretmediğimiz gibi, bir de israf ettik. Allah’tan alacağımız varmış gibi, her zaman her istediğimizde vereceğini zannettik. Halbuki, bütün nimetlerin anahtarı O’nun yanında, bütün rızıkların musluğu O’nun elindeydi. Bizim hırsımız, kanaatsizliğimiz, şükürsüzlüğümüz ve nankörlüğümüz karşısında, rahmet musluklarını biraz kıstı. İnsanoğluna âcizliğini, fakirliğini hatırlattı ve israfından dolayı da insanları ikaz etti.  

Rabbimize ne kadar yalvarsak, tövbe etsek, kusurlarımızı itiraf ederek affımızı talep etsek azdır. O Rahmandır, Rahimdir, Kerimdir. Yarattıklarının rızkına da kefildir. Ama insan olarak, bize verilen nimetlerin kıymetini bilmez ve nimeti vereni tanımazsak, bazı felâketlere de müstahak olacağımızı akıldan çıkarmamalıyız.

Allah’ın rahmetinden ümit kesilmez. Masum yavruları, beli bükülmüş ihtiyarları şefaatçi yaparak duâya devam edelim. Umulur ki, Rabbim rahmet musluklarını tekrar açar.

Okunma Sayısı: 4795
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı