"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Sizi gidi faizciler sizi...

Faruk ÇAKIR
19 Temmuz 2025, Cumartesi
Çok önemli bir gündem maddesi olması gerektiği halde, yeteri kadar konuşulmayan ve tartışılmayan bir konu da, Türkiye’nin uyguladığı yanlış politikalar neticesinde faizcileri besliyor olmasıdır.

Hazine’nin Ocak ve Haziran arasındaki bütçe bilgileri, faize giden muazzam parayı ve devlet harcamalarındaki israfı bir defa daha ortaya koymuş. Buna göre ilk 6 ayda faiz ödemeleri 1 trilyon 111 milyar liraya ulaşmış. 

Bu rakamın ne anlamına geldiğini biraz daha iyi tahmin etmek için şu bilgi de yeterli olabilir: Yılın ilk yarısındaki faiz harcamaları geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 93,5 oranında armış. Bir ölçü de şu: Ocak-Haziran döneminde toplanan her 100 lira verginin 23 lirası faiz harcamalarına gitmiş.

İsraf kapılarından biri olarak isimlendirilen taşıt kiralama işine de küçümsenmeyecek bir miktar harcanmış. Geçen yılın Ocak-Haziran döneminde 1 milyar 610 milyon lira olan araç kirası harcaması bu yıl aynı döne için 2 milyar 198 milyon liraya çıkmış.

Toplanan her 100 lira verginin 23 lirasının faize ayrılması övünülecek bir durum mudur? Düşünün ki devlet 100 TL’lik trafik cezası kesti. Bunun 23 TL’sinin faiz gideri olarak bir bakıma ‘çöpe’ atıyor. Böyle bir sistemin kendini ayakta tutması ve yatırımlara para ayırması mümkün olur mu?

Araç kiralama işi de ayrı bir vahamet. Bildik bileli bu mesele tartışılır ve ekseriyetle de bunu savunan çıkmaz. Hatta idareciler de güya buna çare olarak başka yollar adadıklarını söyleyip bazen de ‘tasarruf tamimi’ yayınlarlar. Fakat baktığımızda bu yaranın kalıcı olarak tedavi edilemediğini görmüş oluyoruz. Türkiye ‘memur’larına ölçüsüz ve pahalı bir şekilde araç kiralayıp hizmetine verebilecek durumda mıdır ki?

Elbette bugünkü ‘faiz çukuru’ bir günde ya da bir yılda ortaya çıkmamıştır. Dolayısı ile faiz giderlerini sıfıra yaklaştırıp; milletten toplanan vergilerin sanayi ve ticaret yatırımlarına gitmesi de bir günlük iş değil. Ancak istenirse ve bunun için samimi çalışılırsa faiz giderlerini azaltmak mümkündür. Hiç kimse, “Ne de olsa faize bulaşılmış, varsın yüksek faiz gideri olsun” diyemez. Faiz giderini azaltmanın belki de en birinci yolu, devletteki israfı azaltmak ve sona erdirmektir. Başkasının parasıyla zenginlik olmayacağını herkes ve hepimiz bilmek durumundayız. Borç alarak çarkları döndürmek doğru bir anlayış değildir. Öyle olsa atalarımız, “Ayağını yorganına göre uzat” der miydi?

Türkiye’nin yapması gereken önce ‘yorgan’ını büyütmektir. Bu da ancak çok çalışıp israftan uzak durmakla mümkün olur.

Milletin imkânlarını faize ve faizcilere kaptıranlara müsaade etmeyelim derim.

Okunma Sayısı: 289
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı