Ölümden önce bir hayat vardır
“Hayatta kötülüğün her zaman karşımıza çıkabileceği bilgisini hatırda tutarak mı yaşamalıyız, yoksa geleceğin içinde hep bir umudun çiçeklendiği temennisiyle mi? Hangi yolda ilerleyeceğiz? Körü körüne iyimserlikle, felç edici karamsarlık arasında, acaba bir orta yol bulabilir miyiz?
Ölümden Önce Bir Hayat Vardır, bu temel sorulardan yola çıkarak, gerek iç dünyamızdan gerekse dış âlemden yansıyan örneklerle, hayatın bize bağışlanmış büyük bir armağan olduğunu hatırlatıyor: Yeter ki dünyaya hayret gözleriyle bakmayı bilelim. O zaman en sıradan şeylerde bile bir harikulâdelik olduğunu fark edeceğiz. En güzel şekilde yaşanmış bir hayat bile yaşlılık ve ölümden kaçamadığına göre, bize düşen, ölümden önceki hayatı doğru yaşamaktır.”
Kemal Sayar
***
• “Bütün dertlerin bittiği yere gideceğiz diye dertlenmek ne budalalık!”
Michel de Montaigne - Denemeler
***
• “Neylersin ölüm herkesin başında.
Uyudun uyanamadın olacak.
Kimbilir nerde, nasıl, kaç yaşında?
Bir namazlık saltanatın olacak,
Taht misali o musalla taşında.”
Cahit Sıtkı Tarancı - Otuz Beş Yaş
***
• “Yorumlar, nedenler önemsizdi; kesin değildi. Önemli olan insanın edimleriydi. Değişmez tek bir kesinlik vardı insan için; ölüm.”
***
Yusuf Atılgan - Anayurt Oteli
• “Eskiden ölümü ben başka türlü düşünürdüm: İnsan elli sene, altmış sene, hülâsa istediği kadar yorgunluktan bitap düşünceye kadar gezer, koşar, eğlenir. Sonra, gözleri tatlı bir uyku ihtiyacıyla mahmurlaşmaya başlar. O vakit bembeyaz, temiz bir yatağa uzanır. Yeni başlayan uykuların hafif sarhoşluğu içinde gülümseye gülümseye sönüp gider. Güneşe karşı parlayan beyaz mermerler üstünde kucak kucak çiçekler... O mermerlerdeki küçük yalaklardan su içmeye gelmiş birkaç kuş... İşte ölüm denince benim gözümde böyle sevimli ve hemen hemen neşeli bir hayal uyanırdı.”
Reşat Nuri Güntekin - Çalıkuşu