Selin odaya girdiğinde beşiği gördü. Bembeyaz tahta beşik. Etrafı pespembe tüllerle çevrili. Sanki tüller bebeği korusun diye beşiğe giydirilmişti
Kardeşi Selin beşikten bir an olsun gözünü çevirmiyordu. Selin tüller içinde uyuyan Firdevs’i uzun uzun seyretti. Ablası bu kızı çok sevmişti.
İçerisi oyuncak dolu oda ikisinindi.
Annesi ve babası iki kız kardeşi aynı odaya yerleştirdi. Artık küçük Firdevs ablası Selin’e emanetti.
Selin o sabah kahvaltı masasında Firdevs’ in yanına oturmak istiyordu. Annesi “sen ona yemek yediremezsin” dediyse de Selin bir türlü anlamadı. Annesine durmadan ısrar ediyordu. Aklına bir muzurluk geldi. Firdevs’ in emziğini saklamaya karar verdi. Annesine dudak büktü. Pembecik ağzı büzüldükçe kirpikleride kısılıyordu. Emziği saklamak için sessizce yerinden kalktı. Evin içinde yer aramaya başladı. hiçbir yere karar veremedi. En son yine kendi odasında yatağının arkasına uzandı. “Burası emziği saklamam için mişşş gibi bir yer”dedi. Emziğe ilk defa yakından baktı. Şeker gibi kokuyordu. Ağzına aldı kardeşinin emziğini. Uykusu geliyordu yavaş yavaş. Birden gözleri kapandı yatağının arkasındaki kuytuda. Emzikle birlikte kendi de saklanmıştı. Uyuyuverdi kıvrıldığı yerde...
Firdevs ağlamaya başladı. Annesi durmadan emziği aradı bütün evde. Selin’e sesleniyor. Selin ses vermiyordu. Annesi iyice kızmıştı. Bu sefer annesinin aklına da bir cinlik gelivermesin mi? Yedek emziği çıkarttı. Kardeşine ağlayan emziği verip küçük Firdevs’i uyuttu.
Yerinden doğrulan Selin kardeşinin beşiğine gitti. Kardeşinin ağzında emziği görünce gözlerine inanamadı. Omuzuna tık tık dokunan annesi “Ne oldu hayırdır, niye hayret ettin bakalım yumurcak?” dediyse de Selin’in ağzındaki emzik her şeyi anlatıyordu.
Masal/FATMA FIRAT