"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bir söylemiş, pir söylemiş

Ali Rıza AYDIN
03 Mart 2022, Perşembe
Bugünün maddeperest insan dokusunu ifade eden güzel bir söz, tâ yıllar, hatta asırlar öteden söylenegelmiş.

Nasrettin Hoca’nın “Ye kürküm, ye” sözü, dünyalıyı tarif için tam yerine oturmuş. 

Günümüzde sınıf farkı oluşturan ve insanları tasnif eden o kadar çok şey, o kadar çok lâf var ki, saymakla bitmez. 

Trafikte birlikte seyrettiğimiz oğlum Nurol, “Bak, şu arabanın fiyatı, bir milyon TL’nin çok üstünde” diyerek, peş peşe kırmızı ışıkta durduğumuz öndeki aracı gösterdi. 

Bizim içinde bulunduğumuz araç ise şu anki havalara uçurulmuş fiyatına göre iki yüz elli, bilemedin üç yüz bin TL. Ötekiyle bunun gördüğü hizmet, aynı. Yan yana park edildiğinde, işgal edeceği alan da aynı. Hatta içine binecek yolcu sayısı da aynı.  

Aradaki fark, fiyat farkı; yani “kürk” farkı… 

Evet, gördüğü hizmet aynı, ama göreceği itibar, farklı! 

Henüz park eden Mercedes’i gören çayhane garsonunun, bize getirdiği çay şekerlerini masanın üzerine gelişigüzel bırakıp, koşar adımlarla o araca gittiğini çok önceleri “Biz abi değil miyiz?” başlıkla yazımızla sizlere arz etmiştik. 

İşin sebebini, niçinini bir kenara bırakalım.  

Vakıa, bu. 

Yakın çevremiz nezdinde bile bu, böyle. 

Güzel bir kıyafetle bir topluma girildiğinde görülen saygı hürmetle, mütevazı bir kisve içindeki insanın gördüğü muamele, karşılanma, birbirinden çok farklı oluyor. 

Mesele, yine Hoca’nın “kürk” meselesi… 

“İtibardan iktisat olmaz” mantığıyla, kendimizi helâk edecek hâlimiz yok ya.  

Ne isek, oyuz; elimizde ne varsa, o. 

Benim yüz liralık malım, başkasının yüz bin liralık malından daha değerli. Çünkü elimde olan, bana takdir edilen bu! 

Her insanın, her zaman kürkü olmaz. Kimisi de, âbâ giyer; keçe külâh altına. 

Merhum Hoca’nın kürkü, sadece giyim kuşamdan ibaret değil; bu mecaz, birçok manayı teşmîl eder, anlatır. 

Meselâ, biri, bir yere himmet etse, dolgunca bir dünyalığı tutup o işe verse; eh, bundan sonra ne sıfatla anılır, hangi nama sarılır, nasıl bir kürke büründürülür gel de, bir gör. 

Niyet hâlis, fikir doğru, ama fiil yanlış! 

Hz. Mevlânâ’nın meşhur “Ya olduğun gibi görün ya da göründüğün gibi ol” sözünü, tam tersinden okuyoruz bazen. 

Ne hikmetse, bir kısım insanlar, “göründüğü gibi” olmaya çalıştığı kadar, “olduğu gibi” görünmeye özen göstermiyor; alâyişe, debdebeye; görünüşe, havaya civaya daha çok değer veriyor, daha fazla itibar ediyorlar. 

İşte bu da, o “kürk”ün, bu zamanki modeli. 

Velhasıl: Nasrettin Hoca’nın, bulunduğu bir ziyafette yemek sahanına cübbesinin kolunu uzatması ve ona, “Ye kürküm ye” demesi, boşuna değilmiş meğer. 

Yani, Hoca bir söylemiş, pir söylemiş.  

Okunma Sayısı: 1782
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ahmet Zeki

    3.3.2022 17:43:27

    Rabbim bizleri kürke göre muamele yapmaktan korusun. Amin.

  • Cenk Çalık

    3.3.2022 14:51:13

    Harika bir yazı. Mevzu çok veciz bir şekilde özetlenmiş. Allah razı olsun.

  • Ali

    3.3.2022 12:22:02

    Çok mal haramsız çok laf yalansız olmaz." Halis adam ya dünyayı terketmeli veya dünya onu terketmeli"

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı