"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bulaşıcı hastalıklar ve KOVİD; NE yapılıyor, NE yapılmalı? - 2

Dr. Mehmet Fırat
10 Eylül 2021, Cuma 01:44
Aşı olsun olmasın hastalar için şu an etkili, direkt virüse yönelik bir ilaç henüz bulunmadı. Çalışmalar devam ediyor, böyle ilaçlar gerekli ve şüphesiz bulunacaktır.

YAZI: DR. MEHMET FIRAT

Bilindiği gibi şu ana kadar farklı ülke ve firmalar birçok farklı teknik ile birçok aşı ürettiler. Normalde ilâç ve aşıların kullanımı öncesi ‘’faz‘’ çalışması denilen ön çalışmalar yapılır ve bu çalışmalar 2-3 yılı bulabilmektedir. Tüm insanlığın günlük çalışmalarını, sağlıklarını, ekonomik durumlarını etkileyen, büyük maliyetleri olan bir salgında çalışma hızı ve şekli değişti. İlim insanları alarma geçti. Konu ile ilgili tüm ilim insanları seferber oldular. Bu konuya çok büyük ekonomik kaynaklar ve insan gücü aktarıldı. Dert büyük olunca, çözüm gayretleri de büyük olmak zorunda idi. Nitekim daha 2020 yılı Ocak ayında virüs izole edildi, genetik yapısı çözüldü. (Hâlâ virüs bile izole edilmedi diyenler Türkiye’deki üniversiteler de bile virüsün izole edildiğinden habersizler. Sanki virüs izolasyonu çok zormuş gibi sunanlara ka’le almamak lâzım. Tüm insanın 46 kromozomunun binlerce geninin tümünü çözen insanlık birkaç gene sahip bir virüsün izolasyonu (tesbiti) ve genetiğini çözmede mi âciz kalacaktı?) Aşı çalışmaları için gönüllü bulmak ve bürokratik engeller her zamankinden kolay olunca 3.faz çalışma süreleri kısa tutularak bir kısım aşılar üretildi. Durumun vahameti karşısında birçok ülke bu aşılara “âcil kullanım onayı’’ verdi. Bu şekilde her zamankinden kısa sürede piyasaya sürülen aşılar elde edilebildi. Hemen not edelim bu aşılardan biri FDA tarafından kesin kullanım ruhsatı aldı.

Bu gelişmelere rağmen aşı konusunda büyük bir direnç tüm dünyada meydana geldi. Hemen her ülkede “aşı karşıtı’’ denilen bir kesim görüldü. Az da olsa bunların içinde sağlık çalışanlarının olması kafa karışıklığını arttırdı. Çok uçuk senaryoları da içine alan bir grup ile makul itirazları olanlar ister istemez harmanlanmış oldu. 

Bu konudaki eleştirileri genel olarak 3 noktada toplayabiliriz:

1- Tamamen aşıyı gereksiz bulup aşıya kökten karşı olanlar.

2- Bu virüse karşı, değişen yapısı nedeni ile aşı yapımını mümkün görmeyenler.

3- Yapılan aşı çalışmalarını yetersiz bulup, özellikle yan etkileri konusunda tereddütlü olanlar.

Belki bir 4. Grup olarak ilâç firmalarının bu işteki kazançlarına tepki gösterip karşı çıkanlar da sayılabilir.

Aşıyı gereksiz görenler için söylenecek fazla bir şey yok. Tarih bunlara gerekli cevabı vermiştir, sadece o cevaba bakmaları gerekmektedir. Hiç kimse aşısız çocuğunun polio virüsü kapması sonrası basit bir düşme veya enjeksiyon sonrası veya bunlar olmadan, ömür boyu sakat yürümesini istemez.

Bu virüse karşı aşı yapılamaz diyenlerin argumanları aşı yapımı ile çürütüldü. Evet, uzun süreli ve tek doz ile elde edilebilen bir bağışıklık iddiası doğru değil, ama gelinen bugünkü noktada mevcut aşıların en azından bir kısmının etkileri gözden kaçırılamayacak durumdadır. Çok fazla detaylandırmadan basit tek bir örnek verelim: Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) yapılan bir araştırmada son dönemde Covid-19’a yakalanarak ölenlerin tamamına yakınının aşı olmayan kişilerden oluştuğu ortaya çıktı.

ABD Sağlık Bakanlığı verilerine göre Mayıs ayından bu yana yaklaşık 2 aylık dönemde 853 bin kişinin koronavirüse yakalanarak hastaneye kaldırıldığı, bunlardan sadece 0.1’inin (1200 hasta) aşı yaptıran kişiler olduğu kaydedildi.

Bunun yanı sıra Mayıs ayında ABD’de 18 bin kişinin Covid-19 sebebiyle öldüğü, bu kişilerden sadece 150’sinin aşılı olduğu ifade edildi. 

Bu rakam, salgın kaynaklı ölen kişilerin yüzde 0.8’ine tekabül ediyor. (https://tr.euronews.com/2021/06/25/abd-de-covid-19-sebebiyle-olenlerin-neredeyse-tamam-as-yapt-rmayanlar )

Hemen söyleyelim bu çalışma CDC (Amerika Hastalık kontrol merkezi) tarafından yapılarak yayınlandı. Zaman içinde görüldü ki aşılanan ülkelerdeki vak’a sayılarında, hastane yatış sayılarında ve ölüm oranlarında büyük düşüşler oldu. yine yakın tarihli örnekler verelim: 18 yaş üstü aşı oranı % 90 üstünde olan İngiltere’de yazının yazılım tarihi itibarı ile 38,154 vak’a görülmüş ve ölü sayısı 178 ki bunların çoğunun aşıları olmayan veya eksik olanlar, yapılan diğer çalışmalarda gösterilmiş. İran’da tek doz aşı oranı % 22, çift doz % 10 iken aynı gün vak’a sayısı 30,279 iken vefat sayısı 595 oldu. bu örnekleri isteyen herkes açık kaynaklardan görüp takip edebilir.

Aşı konusunda bir kısım insanımızın tereddüdü yan etkiler konusundadır. Kısırlıktan, kansere, 2 yıl içinde öldüreceğinden kalp kası iltihabına kadar düzinelerle yan etki söylenmekte ve adeta aşının yan etkileri COVİD’in etkilerinden daha korkutucu hale gelmeye başlamaktadır. Halamın oğlu aşı oldu dün kalb krizinden öldü, komşumuzun teyzesi aşı sonrası felç geçirdi sakın aşı olmayın gibi söylentiler bu konuda epey kafa karışmasına sebep olmuştur. Oysa böyle milyarları ilgilendiren hadiselerde tek tek ferdlerin müşahedeleri yerine geniş kapsamlı çalışmalar daha iyi fikir vermektedir. Böylece yakın çevremiz dışındakiler konusunda gerçekçi kararlar verebiliriz. 

Yeri gelmiş iken hemen yine rakamlara bakalım. Şu ana kadar tüm dünyada en az bir doz olmak üzere toplam 5.397.114.170 (5 milyardan fazla) doz aşı yapılmış olup, dünyanın başına hastalığı belâ eden Çin niye aşı olmuyor diyenlerin aksine Çin, toplamda 2 milyar 76 milyon doz aşı yapmış olup halen günde 10 milyondan fazla doz aşı yapmaktadır. Bu kadar büyük bir aşılama sonrası korkulan ve bahsedilen yan etkiler doğru olsaydı yollarda patır patır kalb krizi geçiren, felç geçiren insanlar görüyor olmamız lâzımdı. Oysa rakamlar bunun böyle olmadığını gösteriyor. Bu genel ifadeler sonrası 9 küsur milyonlu İsrail’de yakın zamanda (Temmuz 2021) yapılan ve nüfusun nerde ise % 20’sini içine alarak yayınlanan aşı yan etkileri ile ilgili bir çalışma (https://www.nejm.org/doi/full/10.1056/NEJMoa2110475)  kalp kası iltihabı, lenf bezi büyümesi, apandisit, yüz felci, kalp krizi vs konularda kayda değer bir sıkıntı olmadığını ve olanların hiçbirinin aşı olmama riskine değmediğin gösteriyor. Sinek ısırığı ile yılan ısırığını karşılaştırmak gibi bir durum yani.

Aşı olsun veya olmasın hasta olanlar için şu an etkili, direkt virüse yönelik bir ilâç henüz bulunmadı. Çalışmalar devam ediyor, böyle ilâçlar gerekli ve şüphesiz bulunacaktır. İlâçların etki ve yan etkileri de o gün tartışılacaktır, ama bu yazının konusu değil.

Son olarak ilâç şirketlerinin kazançları ile ilgili ifade etmek istediğim bir konu var. Geçenlerde Biontech üretici firmasının 2 milyar dolar kâr ettiğinden bahis ile firmaların etkisi ve rolü gündeme getirildi. Şu kadarını söyleyelim çeşitli kaynaklarda 2020 yılı tüm ülkelerin toplam ekonomik kaybının 8 trilyon dolar civarı olduğu, sadece bu yılda 225 milyon kadar insanın iş kaybına uğradığı düşünülürse hiçbir ülke idaresinin birkaç firma kazansın diye vatandaşlarını ve kendi ekonomilerini baltalamak için bilerek oyunlara razı olacağını düşünmüyorum, ama bu konuda iddiaya da girecek değilim. 

Konuyu bitirirken değinmek istediğim bir husus ta bu konuyu kimler, nasıl tartışmalı? Paylaşım guruplarında sık görüyoruz, sizler de görmüşsünüzdür; âcil, âcil, âcil veya dikkat, dikkat, dikkat! Lütfen bu yazıyı okuyun ve etrafınızla paylaşın gibi anekdotlar gelir. Bu kişiler iyilik yapayım derken belki de kötülük yaptıklarının farkında değiller. Aşı, bağışıklık sistemi, immünoloji, virüs, mRNA aşı, klâsik aşı, inaktive veya zayıflatılmış aşı, adenovirüs aşısı, salgın kontrolü gibi terimler konusunda en ufak bir bilgisi olmayan insanlar birkaç twit veya sosyal paylaşım sitelerinde birkaç yazı okuyunca bu konuda allâme olduklarını düşünüp ahkâm kesmeye başlarlar. Oysa bu konu ehil olanlarca ele alınıp değerlendirilmeli ve tavsiyeleri dikkate alınmalıdır. Meselâ; Almanya’da bu konunun idaresi hemen tamamı ile Robert Koch Enstitüsü tarafından verilen tavsiyeler ile yürümektedir. Bu konuda farklı fikirlerin olması kaçınılmaz şekilde var olması nedeni ile konu ile ilgili insanların çoğunluğunun tavrı bize yol gösterici olabilir. Ve çoğunluğun düşüncesi ve tavrının ne olduğu bellidir. Elbette salgının eğitim, sosyal, ekonomik, siyasî, psikolojik yönleri de vardır ve bu konuda da yapılacaklar vardır, ama bu bizim ve yazımızın konusu değil.

Hülâsa aşı olmayalım veya tedbir almayalım şıkkı bir şık değil, başa gelen her şeyi kabullenmektir. Bu kabullenme kadere rıza değil, çareyi aramamaktır. Çare aranıp sonucu kabullenme kadere rızadır. Mevcut veriler objektif olarak değerlendirildiğinde hâlihazır aşılamadan fayda görüldüğü kesindir. Sonrasında etki konusunda zayıflama gibi bir durum olursa aşılamadan vazgeçmek yerine güncellenmesi doğru olacaktır. Faraza var olan aşıların hiçbiri bile işe yaramazsa yine de bizim etkili aşı için çalışıp bulmamız gerekmektedir. Çare aşıdan vazgeçerek bulunmaz! 

—SON—

Okunma Sayısı: 2737
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Şinasi Aydın

    24.9.2021 11:09:32

    Kıymetli doktor bey! Hastalar için şu an etkili,direkt virüse yönelik bir ilaç henüz bulunmadı diyorsunuz hatta etkili aşı için çalışıp bulmamız gerekmektedir yazıyorsunuz. Benim araştırmalarıma göre covid-19 virüsünün hala 30%100 Kısmını bilimsel çalışmalarla bilim adamları ancak öğrenebilmiştir.100%100 ü bilinemeyen bu virüse karşı nasıl aşı bulduk denilebilir likinci bir mesele de ulaştığım kaynaklarda dünya sağlık örgütünün aşı olacaklara verilen bilgi ve belgelerde kışınin aşı olması ya da olmaması kendi iradesine bırakılmıştır,nasıl mecbur tutuluyor.

  • Nurcan

    11.9.2021 00:23:38

    Nurların erkânlarından bir iki doktor, benim hastalığımın şiddetiyle beraber o hâlis, sadık zatlara hastalık noktasında müracaat etmeyip ve ilaçlarını da yemeyip çok ağır hastalıklar içinde onlarla meşveret etmeyerek ve şiddet-i ihtiyacım ve elemlerin içinde yanıma geldikleri vakit, hastalığa dair bahis açmadığımdan endişeli bir merak onlara geldiğinden, sırlı bir hakikati izhara mecbur oldum. Belki size de faydası var diye yazıyorum. Onlara dedim ki: Hem gizli düşmanlarım hem nefsim; şeytanın telkiniyle zayıf bir damarımı arıyorlar ki beni, onunla yakalayıp Nurlara tam ihlas ile hizmetime zarar gelsin. En zayıf damar ve dehşetli mani, hastalık damarıdır. Hastalığa ehemmiyet verildikçe hiss-i nefs-i cisim galebe eder; zarurettir, mecburiyet var der, ruh ve kalbi susturur; doktoru müstebit bir hâkim gibi yapar ve tavsiyelerine ve gösterdiği ilaçlara itaate mecbur ediyor. Bu ise fedakârane, ihlasla hizmete zarar verir.

  • Nurcan

    11.9.2021 00:23:19

    Hem gizli düşmanlarım da bu zayıf damarımdan istifadeye çalışmışlar ve çalışıyorlar. Nasıl ki korku ve tama' ve şan ve şeref Tarihçe[Y] - 507

  • Bekir torun(veteriner hekim)

    10.9.2021 21:29:37

    Hüda semadan indi, dehâ zeminden çıktı. Hüda kalbde işliyor, dimağı da işletir. Dehâ dimağda işler, kalbi de karıştırır. Hüda ruhu eder tenvir, taneleri sünbüllettirir. Karanlıklı tabiat onunla ışıklanır. RN-Sözler

  • Bekir torun(veteriner hekim)

    10.9.2021 21:27:26

    reca ile doğru yollara sülûk edilsin, havf ile de eğri yollara gidilmesin. RN-İşârât-ül İ'caz

  • Bekir torun(veteriner hekim)

    10.9.2021 21:26:23

    Bir mikrop ki, ciğerleri dişliyor Kanımızla kendisini besliyor Temiz yurdu telvis edip pisliyor Ey bir eczahane-i rahmet-i âlem Risaletü'n-Nur Sikke-i Tasdik-i Gaybi

  • Bekir torun(veteriner hekim)

    10.9.2021 21:25:20

    Ben tahmin ediyorum ki: Bütün küre-i arzın bu yangınında ve fırtınalarında, selâmet-i kalbini ve istirahat-i ruhunu muhafaza eden ve kurtaran, yalnız hakiki ehl-i iman ve ehl-i tevekkül ve rızadır. Bunların içinde de en ziyade kendini kurtaranlar, Risale-i Nur'un dairesine sadakatle girenlerdir. Çünkü bunlar, Risale-i Nur'dan aldıkları iman-ı tahkikî derslerinin nuruyla ve gözüyle, her şeyde rahmet-i İlahiyenin izini, özünü, yüzünü görüp her şeyde kemal-i hikmetini, cemal-i adaletini müşahede ettiklerinden kemal-i teslimiyet ve rıza ile rububiyet-i İlahiyenin icraatından olan musibetlere karşı teslimiyetle, gülerek karşılıyorlar, rıza gösteriyorlar. Ve merhamet-i İlahiyeden daha ileri şefkatlerini sürmüyorlar ki elem ve azap çeksinler. İşte buna binaen, değil yalnız hayat-ı uhreviyenin belki dünyadaki hayatın dahi saadet ve lezzetini isteyenler -hadsiz tecrübelerle- Risale-i Nur'un imanî ve Kur'anî derslerinde bulabilirler ve buluyorlar. Kastamonu[Y] - 109

  • Rauf Hakan

    10.9.2021 21:22:06

    "Hiç kimse aşısız çocuğunun polio virüsü kapması sonrası basit bir düşme veya enjeksiyon sonrası veya bunlar olmadan, ömür boyu sakat yürümesini istemez..." Geçmiş yüzyıllarda bu aşıyı (ki bu aşı yoktu) yaptıramayanların çocukları ömürboyu sakat mı yürüdü. BU NASIL BİR MANTIK!

  • Nurcan

    10.9.2021 19:07:55

    Ha bu arada guvendiginiz ilac sektoru bugunki onay veridigi ilaci yarin hatali deyip kaldirabiliyor buna fda da dahil yasanmis ornekleri cok fazla ama siz tek yonlu bakis acisina sahitsiniz gorulen o ki size ve tercihlerinize saygi duyuyor ayni seyi kendimize bekliyoruz asi olmak isteyen olsun istemeyen olmasin istibdat uygulamayin Bizim meslegimize aykiri once bunlari idrak edelim benim bedenim benim kararim ben asi olmama ragmen virus gecirceksem hatta mutantli olarak o zaman vebal diye bir kavram yok en yakinimda 2 doz bionteche ragmen delta oldu bize de bulastirdi kendisi 25 gun kendisine gelemedi biz bir haftada ayaklandik !

  • Nurcan

    10.9.2021 19:05:13

    Diyanetin verdigi cevazlar size yetiyorsa devam edin beyfendi prospektus okudunuz mu??? Ben bir anneyim ve icerigi necis olan bir asiyi ne cocuguma ne kendime yaptirmam evet karsiyim cunku helal olmasi benim birinci sartim sizin gibi asilarin tutmus fonlamis oldugu kureselcilerin elinde olan bilgi ve yayinlari kayda deger bile gormuyorum asili olanlari bilerek negatif cikardiklarina defaatce sahit oldum ecel tekdir degismez kusura bakmayin asiya sizin kadar anlam yuklemiyorum 100 yil once asi yoktu insanlar saglikla yasiyordu suanda sizinle bunu tartismayacagim siz asinizi olun bizi rahat birakin yeter!!!!

  • Mahmut Tarıf

    10.9.2021 17:31:00

    ABD Gıda ve İlaç Dairesi, Pfizer-BioNTech aşısına tam onay verdi. ( https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-58310463 ) Bir arkadaş FDA aşı değil başka bir şey için onay verdi diyor. Ne diyeceksin bu bilgi saptırmasına.

  • Mahmut Tarıf

    10.9.2021 17:27:18

    Hüseyin Çetinsoy isimli okuyucu: 70 yaş üstü insanlarda da yüzde 94.6 oranında ölüme sebep olmadığını açıkladı. Yani %5.4 ölüm oranı var diyor. Sanki küçük bir oran. yazıda genel %2, yaşlılarda artıyor, 15'e kadar çıkıyor deniyor. 75 yaşındaki babanız sizin için harcanabilir bir değer mi? Sinovac kötü, olmayın diyen mi var? 2 doz şu an için yetersiz deniyor ve 3. doz tavsiye ediliyor. en komiği FED geçen gün BİONTECH için COVİD aşısına onay verdiği, tüm dünya bildiği halde, başka bir aşı denmesi.( https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-58310463) 23 Ağustos haberlerine bakılmasını tavsiye ederim.

  • Mehmet Ali Aslan

    10.9.2021 16:34:32

    Sayın Fırat, biz aşı karşıtı değiliz, deneysel sıvıların ve genetik çalışmaların kobayı olmak istemiyoruz.

  • Mehmet Ali Aslan

    10.9.2021 16:33:25

    Sayın doktor M.Fırat, üstenci bir bakış açısıyla yazdığınız yorumlarınızda hem doğru olmayan hususlar hem de çelişkiler ve eksiklikler bulunmaktadır. Mesela polio virüsü dediğiniz hastalık için kaç yılda faz çalışmaları tamamlandı? mesela corona için faz çalışmalarının en az 5 yıl olması gerekiyor diyen Prof doktorlara rağmen, siz niye 2-3 yıl dediniz? ve 1-1.5 yılda yapılan bir faz çalışmasına nasıl onay verilir? Biontecin onay almadığı, başka bir hastalık için yapılan çalışma için FED'in onay verdiği ortada iken, siz neden yanlış bilgiyle, FED'in onay verdiğini yazıyorsunuz? Corona için yapılan bunca spekülasyona rağmen, bunların mantıklı ve inandırıcı cevabı verilmemiş iken, küresel şer odaklarının bu işteki parmağını hemen neden reddediyorsunuz?. Çin aşısı o kadar faydalı iken, bizimkiler neden iki doz aşıyı bile sıfır sayıp, canlı virüs enjekte ettirmek için biontech yönlendiriyorlar?

  • Hüseyin Çetinsoy

    10.9.2021 15:58:12

    Üstelik nobel ödülü almış viroloji ve mikrobiyoloji uzmanlarının sakın bu uygulamaya devam etmeyin uyarılarına rağmen. Bu aşı adaylarını üreten ve baskı yoluyla zorla aşılama yaptırmak isteyenleri bir araştırın ve sebebini lütfen söyleyin. Selamlar.

  • Hüseyin Çetinsoy

    10.9.2021 15:51:50

    Yine aynı kuruluş (CDC) korona hastalığının 0-19 yaş aralığıda yüzde 99.997 ölüme sebebiyet vermediğini; en fazla ölüm vakası görülen 70 yaş üstü insanlarda da yüzde 94.6 oranında ölüme sebep olmadığını açıkladı. Ayrıca 5-15 yaş arasında ölüm oranının yüzbinde 1 olduğunu; 5 yaş altı çoçuklarda milyonda 1 olduğunu ifade ediyorlar. O da kronik bir rahatsızlık olması durumunda. Peki bu durumda panik ve korku havasını yayanlar kimler? Neden bu güvenilmez biyolojik sıvıları insanlara enjekte etmeye üstelik istibdatla zorbalıkla çalışıyorlar?

  • Hüseyin Çetinsoy

    10.9.2021 15:35:48

    Ayrıca sizin örnek verdiğiniz CDC (Amerika Hastalık Önleme ve Kontrol Merkezi) 14 Aralık 2020 - 6 Ağustos 2021 arasında uygulanan -sizin mutlaka yapılması gerekli dediğiniz- aşı adaylarının toplam 571.831 kişide yan etkiye sebep olduğunu; bunun 77.490 kişide ciddi seyrettiğini ve 12.790 kişide de ölüme yol açtığını açıkladı. Hani güvenlilik?

  • Toygar

    10.9.2021 15:30:13

    Önceki yorumumu yayınlamayacağınızı bildiğim için bunu da ayrıca yazıyorum: Sayın yazar, sizleri ve ilmî gayret ve çabanızı tebrik ediyorum. Böylesine değerli bilgileri vermiş olmanız, vebali üzerimizden kaldırıyor kanaatindeyim. "Basiretsiz basar fayda vermez" sözünün muhatabı olan hayat felsefelerine (her ne ad verilirse verilsin) prim verilmemesi gerektiğini de hatırlatarak, sair ahvali Allah'a havale ederim. Selam ve dua ile, muvaffakiyetler dilerim.

  • Hüseyin Çetinsoy

    10.9.2021 15:25:39

    Mevcut aşı adayları bu kadar etkili ise vakalar bunca doz aşlılamalardan sonra geçen yıla oranla neden daha çok artıyor? Malesef yazınızda şu anda gündemimizde olan "aşı güvenliği" ve "aşılama zorbalığı"hakkında bir hüküm bulamadım. Sadece ölüm oranlarıyla aşı adaylarının gerekliliğinden bahsetmişsiniz

  • Mehmet özdemir

    10.9.2021 13:59:53

    Aşı ve pcr dayatması hakkında ne düşünüyorsunuz hocam

  • Mahmut Tarıf

    10.9.2021 13:35:34

    2- Bir de helalliğini sormuşlar. Diyaneti geçtik, El Ezher’i geçtik hangi İslami kurum veya alim aşıların helal olmadığını söyledi de biz duymadık? Yoksa fetva makamları değişti de biz gafil mi kaldık? İşin ehlini dinleyelim, onların konuşması daha doğru sözü bile kabahat gibi görülmüş. İşi ehline vermek ne zaman karşı olduğumuz bir husus? Hayatınızla ilgili bilgileri tabi ki okuyup öğreneceksiniz, ama işin uzmanı gibi tafra atmayacaksınız, malumatfuruşluk taslamayacaksınız! Sadece 2 dalgada bir hafta ara ile 4 yakınımı kaybettim (o zaman aşı yoktu), merak ettim bu arkadaşlar ne gibi tedbirler ile bunlara yaklaşacaktı? Arkadaşlar yorum yazarken ellerinizde herkesin kabul edeceği kabul edilir rakamlar/veriler ile yazın ki, yazdıklarınızın bir anlamı olsun. Sonra da hakaret ediliyor diye sitemler oluyor.

  • Mahmut Tarıf

    10.9.2021 13:35:02

    Yazı çok güzel ve bilgilendirici. Okuduğum yorumlara bakınca yazılanlara inanmakta zorlanıyorum. Karşı çıkışılar aynen yazıldığı gibi olmuş. Allah için ne yazılmış, ne okuyup ne anlıyoruz ve neyi tartışıyoruz. Hastalık var mı, var. Peki aşı etkili mi, etkili. İtiraz edenler neyi öneriyor. Tüm dünyadaki veriler üzerinden etki, yan etkiler bilimsel veriler ile gösterilmiş, yorum yazan hanım kendi üzerinden örnek vermiş. Tıpkı yazısdaki, hiçbir bilimsel anlamı olmayan şahsi gözlemler. Bir de kemiyet, keyfiyet denmiş. Sanırsınız ki, aşıya taraftar çoğunluk tıp mezunları, konu uzmanları değil de hepsi bakkal çırağı, aşı karşıtları konunun ehli ve azınlıkta kalmışlar. Aynı ihtisasa sahip olanlar arasında azınlığın fikirleri ne zaman uyulması gereken fikirler olmuş?

  • Mahmut Avcı

    10.9.2021 13:00:35

    Belkide biz o ekili aşıyı bekliyoruzdur sinovak işe yaramadı ifade ediliyor şimdiden. Moderna sıkıntılı çıktı. Daha bilimsel açıklamalarla güven/güvence talebimizde olsun o kadar.Tabiki tıbba ve aşılanmaya karşı değiliz.

  • ALP ÂTÎ

    10.9.2021 11:56:49

    HAMASET HAKİKATİN HASMI; EFSANE/EFSUNHANE DE SEMAVİ'NİN DÜŞMENİDİR!!! İNSANLARIN HAKK'IN EMANETİ BEDENLERİNE MÜDAHALE İÇEREN HER TÜRLÜ GİRİŞİMLE İLGİLİ EN TEMEL HAKKI OLAN BİLGİ İHTİYACINA VE HAKLI TEREDDÜTLERİNE KARŞI SERGİLENEN GİZLENEMEZ KİBİR VE HAKSIZ ÖNYARGI YAZI'DA; "Aşı, bağışıklık sistemi, immünoloji, virüs, mRNA aşı, klâsik aşı, inaktive veya zayıflatılmış aşı, adenovirüs aşısı, salgın kontrolü gibi terimler konusunda en ufak bir bilgisi olmayan insanlar birkaç twit veya sosyal paylaşım sitelerinde birkaç yazı okuyunca bu konuda allâme olduklarını düşünüp ahkâm kesmeye başlarlar." İBARESİYLE DEKLARE EDİLİYOR. YAZIK, HEM DE ÇOK YAZIK!!! Miskîn ol yâre miskîn gide senden kibr ü kîn Rûzigâr gelür geçer pes kime kalasıdur Geyiklü'nün ol Hasan söz eyitmiş kendüden Kudret dilidür söyler kendünün söz nesidür Okıyuban yazmadın yanıluban azmadın Yûnus bu ‘ışk sözini kim bildi bilesidür Yunus EMRE'M,,,

  • Hilal Tetik

    10.9.2021 11:36:38

    Tüm insanın 46 kromozomunun binlerce geninin tümünü çözen insanlık birkaç gene sahip bir virüsün izolasyonu (tesbiti) ve genetiğini çözmede mi âciz kalacaktı?) Bu cümleyi kesinlikle tevhid inancına aykırı buluyorum. İnsanın yeme içme ve konuşma gibi cüzi faaliyetlerinde bile muktedir olamadığını veya vücuduna giren hurdebini bir mikroba karşı iktidarsız olduğu gibi Risale-i Nurdaki izahlar göz önünde bulunduruldugunda bu cümle derhal yazıdan kaldırılmalı veya düzeltilmeli.

  • Nurcan

    10.9.2021 06:18:32

    +++Asi olan bir yakinimdan bulasti ve agir bir sekilde yakalandik cok sukur evde atlattik islam %50 nin altindaki oranlara vehim diyor yani kuruntu !!! Buna bakacak olursak yuzde 1 lik 2 lik bir oranla hastaligin ölüm neticesi vehim diyebilecegimiz bir seviyede de yazilarinizda ancak aşı olmak istemeyenleri bilim karsiti gosterip yanlis yönlendirme yapmissiniz evet sizin aksinize bu aşılari tavsiye etmeyen yuzlerce binlerce doktor var bunlarin bir kisminin lakin ya sesi kısıliyor ya baskiya maruz kaliyor ama buna ragmen savasan lari görmezden gelip sayica azligina deginmenizde manidar olmus kemiyeye degil keyfiyete bakiyoruz okudugum risaleler bana hep bunu ogretti sayica cok olunmasi onanmasi herzaman dogru oldugu anlamina gelmez artik bizim bedenimiz uzerinden ahkam kesmeyi birakin insanlik cogalarak bi zamana gelmis aşılar sayesinde degil eger oyleyse 100 yil once aşi yoktu birakalim aşiya bu kadar anlam yüklemeyi

  • Nurcan

    10.9.2021 06:11:44

    Oncelikle yazdiklariniz icinde aşinin iceriklerine dair bir tane bile sozcuk bulamadim helal sertifikali bir aşı bulup tavsiye edecekseniz amenna ama hala bilim insani overek amerikanin labarotuvarlarinin fda nin guvenilirliliginin den bahsedip onay almis olmasina deginmissiniz o zaman neden onam formu imzalaniyor ??? Ve bu formda uzun vadede erkileri henuz bilinmiyor deniliyor bize bunlari aciklarmisiniz veya bu tavsiyeleri yaparken bir kefalet soz konusu mu? Hayir koca bir hayir hocam siz islamin kaidelerini cimbizla secip onlari yazmissiniz kusura bakmayin benim dinim bana haram la tedavi olmayin diyor kesinlik belirtmesi yuzde yuz asiyi olmazsam ölmemi bilmem gerekiyor ki ancak cevaz alabileyim olasiliklarla ben karar alip uygulayamam kusura bakmayin kaldiki aşı olan da bu viruse yakalaniyor hatta asi olanlarin yuzunden virus varyantlariyla karsimiza cikiyor asi olan bir yakinim dan bize bulasti ...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı