Öğretmenler, mesleklerini, hak ve yetkilerini koruyup geliştirecek bir meslek kanununun üç yıldır çıkarılmaması sebebiyle, “Vaat değil, icraat isteriz”, “Hani benim kanunum nerede?” sloganları attılar.
RECEP GÖREN - ANKARA
Eğitim-Bir-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun bir an evvel hayata geçirilmesi gerektiğini ifade ederek, “24 Kasım’da öğretmenlerimize verilebilecek en büyük müjde, özlük haklarını koruyup geliştirecek, çalışma şartlarını iyileştirecek, uğradıkları şiddeti önleyecek, sorunlarına çözüm üretecek ve mesleklerinin itibarını hak ettiği yere taşıyacak bir içerikle Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun TBMM gündemine getirilmesidir” dedi.
Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim-Bir-Sen) öğretmenlerin mesleklerini, hak ve yetkilerini koruyup geliştirecek bir meslek kanununun üç yıldır çıkarılmaması sebebiyle bugün 81 ilde eş zamanlı basın açıklaması yaptı. Ankara’daki basın açıklamasında öğretmenler, “Meslek kanunu artık çıksın, vaat gerçek olsun”, “Meslek Kanunu, öğretmene destek kanunu olsun”, “Hani benim kanunum nerede?” yazılı dövizler taşıdı. Ulus Meydanı’nda bir araya gelen eğitimciler, “Kanun gelsin, yüzler gülsün”, “Vaat değil, icraat isteriz” sloganları attı.
VAADLER GERÇEĞE DÖNÜŞSÜN
11. Kalkınma Planı’nda ve Bakanlığın 2023 Eğitim Vizyonu Belgesi’nde yer verilmesine rağmen, öğretmenlerin mesleklerini, hak ve yetkilerini koruyup geliştirecek nitelikte bir meslek kanunun çıkarılmadığını söyleyen Yalçın, öğretmenlerin itibarının daha da artması, haklarının korunması; yönetmeliklerle, genelgelerle oluşan görev, yetki, ehliyet, liyakat noktasındaki dağınıklığın giderilmesi için Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun ivedilikle yürürlüğe konulmasının elzem olduğunu söyledi. Meslek kanununun, içeriği itibarıyla öğretmenlerin atamadan yer değiştirmeye, yetişmeden gelişmeye, eğitim imkânlarından kariyer basamaklarına erişime, ehliyetten liyakate kadar ayrımcılık ya da ayrıcalıktan uzak, objektif hükümler ihtiva etmesi gerektiğini kaydeden Yalçın, şunları söyledi: “Öğretmenin itibarının, statüsünün, hak ve imkânlarının, fırsat ve yetkilerinin arttırılmasına dayanak yapılması gereken bir kanun, mevcudun tekrarına ve statükonun devamına barınak olursa akıtılan ter de söylenen sözler de hükümsüz ve değersiz hâle gelir. Özellikle meslek kanununda öğretmenlerin ve eğitim kurumu yöneticilerinin mali durumunun, hak, yetki ve sorumluluklarının hedeflenen amaca uygun gerçekleştirilmesi umulurken, bütün bunlar kamu maliyesi dengesi, bütçe olanakları ve benzeri bahanelerin arkasına sığınılarak es geçilecek olursa eğitimde istenilen başarıların da meslek kanunundan beklentinin de sağlanamayacağı bilinmelidir. Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun çıkarılması beklentisi artık karşılanmalıdır.”