"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Doktor çorba

Feyzullah ERGÜN
22 Haziran 2015, Pazartesi
Vücudumuzun sağlıklı beslenmesinde en önde gelen gıda çeşidi çorbalardır.

Bunlar et, tavuk, balık, baklagiller ve sebzelerin su, süt ya da herhangi bir sos içinde pişirilmesiyle elde edilen sıvı gıdalarımızdandır. Besin değeri yüksek olan çorbalar, kemik suyu ilâve edilen karışımlardan elde edilir. Genellikle sofralara ilk yemek olarak ikram edilir. İnsanların ilk bulduğu gıdalardan biri olan çorba, her milletin damak kültürüne göre çok çeşitlidir. Göçebe toplumlarda daha çok süt, yoğurt, yumurta, et suyu ağırlıklı olarak yapılan çorba, yerleşik ziraat toplumunda da sebze ve baklagiller çoğunluktadır.

Müslümanların sofralarında ilk olarak ikram edilen çorba, hem gıda hem de şifa kaynağıdır. 

Hz. Ayşe ( ra ) rivayetiyle Peygamber Efendimiz (asm) bir hadis-i şeriflerinde: “Resulullah (asm), aile halkından birine humma rahatsızlığı gelince hamurdan çorba yapılmasını emrederdi ve çorba yapılırdı. Sonra hastalara emrederdi ve onlar da ondan ağır ağır içerlerdi. Resulullah (asm) derdi ki çorba hüzünlü kimsenin kalbini takviye eder, hastanın kalbinden elemi çıkarır, tıpkı birinizin su ile yüzünden kiri çıkarması gibi.”1 Tıbb-ı Nebevide en çok tavsiye edilen çorbalar, arpa ve arpa unundan yapılan çorba, Telbine (arpa unu, süt ve tereyağından yapılır.), Harira, Nasa, Keşk, Deşişe’dir.

Anadolu mutfağının olmazsa olmazı olan çorba, edebiyat kültürümüzde de yer almıştır. Usta yazarlardan Ahmed Rasim’in “Şehir Mektupları” adlı eserinde, çorbaya bir medhiye yazmıştır. Unutulmuş bir değer olarak yad ediyoruz. İbretle dikkat nazarınıza sunuyoruz.

ÇORBA

Kana kuvvet, göze fer, batna ciladır çorba

İllet- i cu’a (açlık hissine)deva, mahz-ı (sırf) gıdadır çorba

Sağlara, hastalara aynı şifadır çorba

Ağniya (zenginler) dostu, muhibb-i fukaradır çorba

Hasılı hahiş ile (istekle) ekl’e sezadır çorba.

Sahne-i lüp’te (yemek yeme) ağız lu’bu’nın (ağız oyunu) ilk perdesidir

Her zaman önde yürür, et’i meserkerdesidir (başı çeken)

Bence hep batn-ı beşer çorba cilakerdesidir (parlatma)

Bütün efrad-ı ecanib “supa“ (çorba) perverdesidir

Âlemin sevgilisi dense sezadır çorba.

Ramazanda hele bin can ile herkes gözler

Daha gündüzden onu mide-i hali (boş mide) özler

Çorbaya dair olur sofrada yağlı sözler

O ise baklavanın rahını (yolunu) durmaz düzler

Öyle bir rahber-i bad-ı hevadır (bedava kılavuz) çorba

Ekşili, terbiyeli başlar ise ahenge

Girişir tab’ı şikem (midenin hali) nağme-i çengaçenge (türküler)

Boyanır kiseye (kese), efkâra göre her renge

Dar boğazlarda girer, girse kaşıkla cenge

O zaman sıdk ile muhtaç-ı duâdır çorba. 2

Sene boyunca bedenimizde biriken toksinlerin (serbest radikaller- hücre atıkları) atılmasına, mübarek Ramazan ayı boyunca hazırlanacak iftar sofralarının çeşitli çorbalarıyla sağlanacak antioksidan maddelerle (vücudun zararlı atıklarını temizleyen), vücudumuzun fizyolojik dengesi, ruhumuzun huzuruna destek verilmelidir.

Sağlıcakla kalın..

Dipnotlar:

1) Tirmizi, tıbb 33. Şifa Yaprakları, Halil Uslu s. 143 Kardelen yayınları 2013.
2) Şehir Mektubları, Ahmed Rasim, s. 153 MEB Yayınları 1990.

Okunma Sayısı: 7233
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı