Prof Dr. Hayri Kozanoğlu, TL’nin değer kaybetmesi sebebiyle enflasyonu arttırmasının kaçınılmaz olduğunu söyledi.
NİHAT ORHAN - İSTANBUL
Altınbaş Üniversitesi İşletme Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu, seçim sonrası ekonomik görünümünü değerlendirdi. Kozanoğlu, TL’nin değer kaybetmesinin kur geçişkenliği yoluyla enflasyonu beslemesinin kaçınılmaz olduğunu hatırlattı. “Emeğiyle geçinen insanlar, temmuz zammını beklerken her ay düşen satın alma güçleriyle bunun etkisini daha az et, peynir, taze meyve-sebze tüketerek yakından hissedecek” değerlendirmelerini yaptı.
TUİK’e göre yılın ilk 5 ayında fiyatların yüzde 15.26 arttığını vurgulayan Kozanoğlu, doğalgaz fiyatlarının sıfır kabul edilmesiyle TCMB’nin hesaplamalarına göre enflasyonun yüzde 2.4 gerilediğini söyledi. Kozanoğlu, “Temmuz zamları yapılırken kurdaki değişim henüz çarşı pazar fiyatlarına sınırlı yansımış olacak. Kur geçişkenliği yüzde 15-20 tahmin ediliyor. Dolar kurunun 30 TL olması halinde enflasyon, yüzde 7.5-10 arasında artacak” dedi.
Hane halkı harcamalarına yansıdı
Kozanoğlu, Türkiye’de giderek derinleşen gelir dağılımı bozukluklarının hane halkı harcamalarına da belirgin biçimde yansıdığını anlattı: “Örneğin en yoksul %20 gelirlerinin %35.8’ini gıdaya harcarken, bu oran en zengin %20’de %16.6 düzeyinde kalıyor. Buna karşın her 100 TL’lik gıda harcamasının sadece %10.3’ünü yoksullar, %29.4’ünü zengin %20 yapıyor. Bu yoksulların gelirlerinin büyük kısmını gıdaya harcasa da az yiyebildiklerini, daha kalitesiz ürünlere yöneldiklerini gösteriyor.” Bu uçurumların eğitim, eğlence ve kültür, sağlıkta daha da derinleştiğini kaydeden Kozanoğlu’na göre, her 100 TL’lik eğitim harcamasının 59,6 TL’sini zenginler, 1,5 TL’sini yoksullar yapıyor. Bunun 40 kat daha fazla bir harcamaya denk geldiğine işaret eden Kozanoğlu, “Eğlence ve kültürde zenginler her 100 TL’nin 38.2 TL’sini, yoksullar ise 4,9 TL’sini harcıyor. Burada da 35 katlık bir harcama gücü farkı ortaya çıkıyor” dedi.