Eğer yoksa, yalnız ise, çok alâkadar komşularından üç-dört zât birleşsin ve bu hey’et bulundukları haneyi küçük bir Medrese-i Nuriye ittihaz etsin. Hiç olmazsa işleri ve vazifeleri olmadığı vakitlerde, beş-on dakika dahi olsa Risale-i Nur’u okumak veya dinlemek veya yazmak cihetiyle bir miktar meşgul olsalar, hakikî talebe-i ulûmun sevaplarına ve şereflerine mazhar oldukları gibi, İhlâs Risalesi’nde yazılan beş nevi ibadete de mazhar olurlar.” (Emirdağ Lahikası)

Sahabeler döneminde ilk defa eğitim ve öğretim mahalli olarak kullanılan yerler evlerdi. Peygamber Efendimiz (s.a.v) mescid henüz inşa edilmeden önce, inzal olunan ayetleri sahabelere duyurmak ve onları yetiştirmek için el-Erkam’ın evini merkez edinmişti.

O gün evlerinizi mescit yapın diyen Peygamber Efendimizin adeta bu gün “Evlerinizi okul yapın” şeklinde anlamak mümkün.

Cizvit papazları “Çocuğunuzu yedi yaşına kadar bize verin, yetmiş yaşına kadar cizvit kalacaktır” demeleri boşuna değildir. Bu çerçevede hiç zaman kaybetmeden ehem-mühim sıralamasına göre maddi manevi her türlü sıkıntıya karşı çareler, uygulanacak metodlar da ancak eğitim ile öğrenilebilir.

Bu asır insanının aklına ve kalbine Kur’an’dan süzülen hakiketlerle hitap Risale-i Nurlar ise evlerimizin birer medreseye dönüşmesi hususunda temel taşı görevini görüyor. İnşaallah evlerimizi başta aile efradımızla, komşularımızla, akrabalarımızla, dostlarımızla birer okula, medreseye çevirelim. Toplumsal kalkınma ve inkişaf çekirdekten, yuvalarımızdan başlıyor...

Bu haftaki mektubumuza geçiyoruz:

Öncelikle saygı ve selamlarımı arz ederim. Risale-i Nur temini konusunda koğuşta bulanan arkadaşlarımız sizin yardımcı olabileceğinizi söylediler. Ben de bu eserlerden istifade etmek istiyorum.

Not: Takvim Kampanyamız devam ediyor, desteklerinizi bekliyoruz.

Bizimle irtibat için:  05324715352