Sultanahmet Camii kapısındaki alçak zincirler huzur makamına girişteki ilk adım olarak ifade edilir ve ‘Mağrur olma padişahım, senden büyük Allah var’ sözünün sembolik hali olmuştur.
Osmanlının ince ruhunu yansıtan eserlerden biri olan Sultanahmet Camii, Mimar Sedefkâr Mehmed Ağa’nın eseridir. Mimarisinde sakladığı müthiş detaylar bir başka hava katıyor camiye. Peygamberimiz Muhammed’e (asm), çok düşkün olan Sultan I. Ahmet, hayır anlayışıyla İstanbul’u nakış nakış süslerken, bu caminin yapımını da titizlikle takip ediyor.
Allah’ın huzurunda herkes eşittir
Kapısından ilk girildiği anda dikkat çeken alçak zincirler ziyaretçileri meraklandırıyor. ‘Enaniyet zinciri’ olarak da adlandırılan bu zincir, mabede girenlerin başını eğerek camiye girmelerini sağlıyor ve Allah’ın huzurunda herkesin eşit olduğu duygusunu veriyor. İnsanlara enaniyet ve benliklerini kapının önünde bırakmaları gerektiğini, çünkü birazdan Allah’a en yakın olan secdeye gideceklerini hatırlatıyor. Bu zincirler huzur makamına girişteki ilk adım olarak ifade edilir. Ayrıca ‘padişahım sen büyüksün, ama unutma ki senden büyük Allah var’ sözünün sembolik hali olmuştur. Bazı zamanlar bu sözleri padişah camiye girerken kenara dizilmiş küçük talebelerden işitirlerdi “Mağrur olma padişahım, senden büyük Allah var.” Bu zincirler her ne kadar bir insan boyutundan çok yukarıda ve istenilen amaca ulaşmayacak seviyede olsa da, asıl amacı padişahların ve saray ahalisinin camiye girerken atlarından inmek zorunda kalmaları içindi. Bazı zincirlerin seviyesi ise sonradan yükseltilmiş. Boyutu eskisi gibi kalıp eğilerek geçmek zorunda kalınan zincirin olduğu bir örnek ise, Edirne Selimiye Camii’ndedir.
İstanbul - Şeyda Sultan Zengin