"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Ahd-i Millî, yahut Mîsâk–ı Millî

M. Latif SALİHOĞLU
28 Ocak 2025, Salı
GÜNÜN TARİHİ 28 Ocak 1920

Son Osmanlı Meclis–i Mebûsânı, 12 Ocak 1920’de işgal altındaki İstanbul’da toplandı. 

Erzurum ve Sivas Kongresinde, millî sınırları belirleyen kararlar, Mebûsân Meclisi’ndeki bir kapalı oturumda “Ahd–ı Millî Beyannâmesi” adıyla kabul edildi: 28 Ocak 1920.

“Millî Yemin” anlamına gelen Meclis’in bu Beyannâmesi, 17 Şubat günü “Misâk–ı Millî” başlığıyla dünyaya ilân edildi.

“Misâk–ı Millî”, Birinci Büyük Harbin sonunu işaretleyen Mondros Mütarekesiyle (30 Ekim 1918) belirlenen sınırlar içinde yaşayan “Osmanlı İslâm çoğunluğu”nun bir ve bölünmez bütünlüğü anlamını taşıyordu.

Ne var ki, gelişen iç ve dış hadiseler, Misâk–ı Millî’nin tam manasıyla tatbik ve tahakkuk ettirilmesine imkân-fırsat vermedi.

«

28 Ocak 1920’de Mecliste kabul edilen Misâk–ı Millî’nin dünyaya duyurulması esnasında, Edirne Milletvekili Mehmet Şeref Beyin şu meâldeki takriri (önergesi) Meclis’te oybirliğiyle kabul edildi: “Ahd–ı Millî’nin dünya parlamentolarına ve memleket matbuatiyle cihan matbuatına tebliğ edilmesini ve tercihan müzakeresini teklif ederim... Milletimiz bizlere kendilerini temsil şerefini vererek buraya gönderdiği zaman, ilk vazife olarak, hayat hakkını ve haysiyetini tebellür ettiren en mâsum haklarını teminat altına alan, mazisinin parlak günlerini istikbâl içinde düşünmek hakkı olduğunu gösteren ve bunun için icab ederse bütün millet fertleri olarak ölmeyi göze alan şu Ahd–ı Millî’yi ilân etmemizi istedi… Biz, maddî–manevî varlığımızın bize temin ettiği hakk–ı hayatı istiyoruz. Başka bir şey istemiyoruz. Şimdi okuyacağım, peymân–ı millîdir. Milletin yeminidir. Milletiliz, ya bu yeminin şartlarını yerine getirecek, yahut da bu yolda tarihin huzurunda şerefle silinip gidecektir. Fakat, asla esir olmayacaktır, efendiler!” 1

«

Konuyu toparlamak gerekirse, kısaca şunları ifade etmek mümkün:

Türkiye’nin çok ağır şartlar altında bulunduğu bir dönemde, hükümet 30 Eylül 1919’da genel seçimlerin yapılması kararını aldı. Yıl sonunda gerçekleştirilen seçimde, Türkiye’nin hemen her tarafında bulunan Müdafaa–i Hukuk Cemiyetlerinin belirlediği adaylar seçilmiş oldu. 1920 senesi Ocak ayı başlarında toplanan ve çalışmalarına hızlı bir şekilde başlayan Meclis, çalışmalarını işgal kuvvetlerinin ağır baskısı altında yürütüyordu. Buna rağmen, yine de gizli oturumlar yaparak ve hatta bazı kararları yazılı hale getiremeyerek 16 Mart 1920’ye kadar faaliyetlerine devam etti.

Bu tarihten sonra ise, kanlı bir baskınla (Şehzadebaşı Karakolu baskını) birlikte, Meclis ve hükümet binası dahil olmak üzere İstanbul’un tamamı fiilen işgal edildi. İşgal konseyine danışmadan ve bilgi vermeden hiçbir kurum ve kuruluş serbestçe çalışamaz bir hale geldi.

Bir taraftan da tevkifler yapılmaya başladı. İngilizlere şikâyet edilen veya bir şekilde hakkında ihbar bulunanlar yakalanıp Malta’ya sürgün edildi.

Yakasını işgalcilerden kurtarabilen mebuslar ise, Anadolu’ya geçerek Ankara’da toplandı. 20 Nisan 1920’de burada yeni bir Meclis kuruldu. Aynı seçilmiş mebuslar tarafından kurulan bu meclis, hemen Bakanlar Kurulunu belirledi. 

Böylelikle, İstanbul ve Ankara’da olmak üzere iki ayrı hükümet kurulmuş oldu: Padişaha bağlı İstanbul hükümeti ve milletin iradesine dayalı Anadolu hükümeti.

Ankara merkezli yeni Türkiye Meclisi, Meclis–i Mebusan’ın kabul etmiş olduğu Misâk–ı Millî kararını aynen kabul ettiğini, bir kez daha dünyaya duyurma ihtiyacını duydu.

……………

Dipnotlar:

1- Geniş bilgi için bkz: Nejat Kaymaz, “Misak–ı Millî Üzerinde Yapılan Tartışmalar”, VIII. Türk Tarih Kongresi, Ankara, 1977.

Okunma Sayısı: 1336
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı