"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Said Nursî’yi tehdit eden paşalar

M. Latif SALİHOĞLU
19 Mart 2020, Perşembe
Pekçok kimse tarafından sorulan bir soruyla ilgili olarak, öncelikle Üstad Bediüzzaman’ın orjinal ifadesini iktibas ederek konuya öyle devam edelim.

Emirdağ Lâhikası’ndaki “Son ders” mahiyetini taşıyan o meşhûr lâhika mektubunda zikredilen ifadeler aynen şöyledir: “Meselâ, Rusya’da kumandana ayağa kalkmamak (1916); Divan-ı Harb-i Örfîde idam tehdidine karşı mahkemedeki paşaların suâllerine beş para ehemmiyet vermediğim gibi (1909), dört kumandanlara karşı bu tavrım, tahakkümlere boyun eğmediğimi gösteriyor.”

Evet, işte burada olduğu gibi, Risâle-i Nur'un muhtelif bahislerinde de geçen ve Üstad Bediüzzaman'ın "Tahakkümlerine boyun eğmedim" dediği o "dört kumandan"ın kim olduğuna dair suâllere bir çok yerde muhatap olmaktayız.

Bu meselede kesin bilgimiz olmadığı gibi, ihtiyatlı davranmak ve keskin ifadeler kullanmaktan da imtina etmek durumundayız. Dolayısıyla, gerek bilgi, gerekse fikir hürriyetinin el verdiği kadarını ifade etmeye çalışalım. Eksiği, yahut fazlası varsa, siz de ikmâl edebilirsiniz.

İlgili bahislerdeki ifadelerinden de anlaşılıyor ki, Üstad Bediüzzaman'ın kast ettiği ceberrut kumandanların sayısı dört rakamı ile sınırlı değil; daha fazladır.

Metnin içinde iki tanesini açıkça kendisi belirtiyor zaten: Rus'un Kafkas Orduları Komutanı Nikola Nikolayeviç ve Divan-ı Harb-i Örfî Reisi İttihatçı Hurşit Paşa. Ki, Hurşit Paşa’nın kendisi de Hareket Ordusu Kumandanı Mahmut Şevket Paşa ile aynı kulvarda olup, her ikisi de Bediüzzaman Hazretleri’nin idam edilmesini istiyor.

Ayrıca, Üstad Bediüzzaman’ın ana metinde yer alan “mahkemedeki paşalar” tâbiri de gösteriyor ki, DHÖ’deki paşa sayısı bile birden fazladır.

Âcizane, kendi tesbit fikir ve kanaatime göre, Bediüzzaman Said Nursî’yi ölümle tehdit eden diğer mütehakkim kumandanlar ise şunlar olsa gerektir:

BİR: Hiç şüphe yok ki, o paşalardan biri Mustafa Kemal’dir. Hem yeni kurulan Millet Meclisi’nin kürsüsünden (Divân-ı Riyâset) bağırarak, hem de “Riyâset Odası”nda ölümle tehdit ederek, Üstad Bediüzzaman’ın emrine râm etmeye çalıştı.

Birinci karşılaşmada, şunu söyler M. Kemal: "Biz seni buraya çağırdık ki, bize yüksek fikirler beyan edesin. Sen geldin, namaza dair şeyler yazdın, içimize ihtilâf verdin." Bediüzzaman’ın cevabı ise şöyledir: "Paşa, Paşa! Kâinatta en büyük hakikat imandır. İmandan sonra namazdır. Namaz kılmayan hâindir, hâinin hükmü merduttur."

İkinci karşılaşmada ise, M. Kemal “Heykel, içki ve kadınların kıyafeti” hakkında bazı fetvâlar ister. Said Nursî, bunu reddeder ve fakat başına gelmeyen kalmaz.

İKİ: Bir diğer kumandan, Sultan Abdülhamid'in kendisine “suspayı” olarak göndermiş olduğu maaş ve ihsanı şâhâneyi getiren ve fakat Üstad Bediüzzaman’ın bunu reddetmesi üzerine bağırarak tehditler savuran “Zaptiye Nâzırı” Şefik Paşa’dır.

ÜÇ: Yine Sultan Abdülhamid'in Hademe Feriki (Korgeneral) olarak Yıldız Askerî Mahkemesi Başkanlığı’na atadığı Şakir Paşa’nın da, Üstad Bediüzzaman'ı ölümle tehdit eden konuşmalar yaptığı yönünde rivâyetler var. (NOT: 1) Bu ceberrut kumandan, "Halikarnas Balıkçısı" olarak da bilinen Cevat Şakir Kabaağaç'ın babasıdır. Paşa, sonradan belâsını bulmuş ve âilevî bir sebepten dolayı oğlu tarafından vurularak öldürülmüştür. 2) Bediüzzaman’ın hem tımarhaneye, hem de hapishaneye gönderilmesinde, Şefik Paşa ile Şakir Paşa’nın rolü olduğu kuvvetle muhtemel.)

DÖRT: Bir başka kumandan ise, genç Said'i Cizre’de Dicle Nehri'ne atıp öldürmekle tehdit eden (Hamidiye Paşası) Miran Aşireti Reisi Mustafa Paşa olduğunu, Bediüzzaman’ın Tarihçe-i Hayatı’nı okuyan hemen herkes bilir.

NOT: Bu meyanda, İstanbul'u işgal eden (1918-1922) ve İngiliz Yüksek Komiserliği’nde görev yapan gaddar zalimlerden bir başka kumandanın da, Üstad Bediüzzaman'ı ölümle tehdit ettiğini unutmamak lâzım. Bu tehdide mukabil, Said Nursî kahramanca "Tükürün o ehl-i zulmün hayasız yüzüne!" diye haykırmıştı.

Okunma Sayısı: 3363
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Said Yüksekdağ

    20.3.2020 16:37:23

    Allah razı olsun Latif Ağabeyim..

  • Abdulkadir

    19.3.2020 15:03:32

    Rabbimizin inâyeti;her zaman ve zeminde Üstadımızı korudu.Baskı,tahakküm,zehirlenme,mahkeme,sürgün ve daha nice zûlümler,onu dâvâsından asla vazgeçiremedi.Onu tehdit eden şarlatanlar,tehditlerinin boş bir çabadan ibaret olduğunun farkında değillerdi.Üstadımızın arkasında;sonsuz güç ve kudret sahibi olan bir zatın varlığından bîhaberdiler.Evet film bitti ve perde kapandı.Hepsi şimdi ahiret yurduna intikâl ettiler.Kıyamet günü,o zalimler yaptıklarının hesabını bir bir verecekler.Üstad gibi bir âlime tehdit savurmak;ölümle yahut idamla tehdit etmenin cezasını görecek elbet,o zalimler. "Tükürün o ehl-î zûlmün hayasız yüzüne" buyuran bir Üstad ve o tükürükte boğulmaya mahkûm kafirler.Zalimler için yaşasın Cehennem ki,onları ebedî olarak cayır cayır yakacaktır.Bunu biliyoruz ve içimiz çok ama çok rahat...

  • Abdullah Tunç

    19.3.2020 06:38:12

    Bediüzzaman'a yapılan bu tehditler başka bir alime yapılmış mıdır? Yani başka bir örneği var mıdır? Bu tehditi yapanların elinde kuvvet var.Hakim durumdadırlar.Yani öldürebilirlerdi! Bediüzzaman'a bakıyoruz; en küçük bir korku, bir telaş, bir taviz yok. Boyun eğmemiş, doğruları,hakikatları korku suzca haykırmıştır. Bu en korkulu anlarda bile iftat ile tefrite girmeden istikamet dairesinde hakikatları ifade etmiştir. Divan-ı Harbi örfinin o dehşet li zeminini fikirlerin beyanı için müsait bir zemin olarak kabul eder. On beş kişinin idam edildiği,dehşetli bir mah keme safahatı,zemini...Diğer ulvi vasıfları bir tarafa,sadece,elinde kuvvet olan bu kumandanlara karşı gösterdiği emsalsiz,tavrı,korkusuzluğu emsalsiz bir manevi rehber olduğunu açıkça gösteriyor. Herneyse bu babta çok şeyler söylenebilir Şimdilik bu ka dar yeter.Sevgili yazarımız durumu olduğu gibi ortaya koymuş.

  • Ali R. Yardimoglu

    19.3.2020 02:27:36

    ....o Divan-i Harbi Orfi Pasa' sinin daragaci sehpasi idam tehdidlerine, "bana ahirete gitmek icin 1bilet lazimdir" dedigi gibi, Corona veya vesair tum hastaliklara, korkuyla titremeden, telas etmeden, hatta cesaretli 1mulayimlikle, boyle diyen, farfaradan kurtulur. Dun 1an boyle dusunmustum, tevafuken bugun bu yazi aynisiyla geldi, okudum, bu cumlesini hayalden buraya soylettirdi, tasdik basti, barekAllah......

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı