Partisinin Kocaeli Kartepe ilçe kongresi için İzmit'e gelen Bakan Yıldız, Ticaret Odası'nı ziyaret etti. Yıldız, burada gazetecilerin sorularını cevapladı. Soma ve Ermenek’teki maden facialarıyla tartışılan Enerji Bakanlığı, ilginç bir atamaya imza atmıştı. Bakan Taner Yıldız, TBMM Sağlık ve Çalışma Komisyonu Başkanı Necdet Ünüvar’ın 25 yaşındaki oğlunu danışman olarak atamıştı. Ermenek’te 16 madenci yer altında kurtarılmayı beklerken, Enerji Bakanı Yıldız'ın, AKPartili vekil Necdet Ünüvar’ın enerji konusunda tecrübesi olmayan oğlu Alaattin Ünüvar’ı, danışman olarak ataması tepkileri çekmişti. Atamayla ilgili soruya Yıldız, " Tabi o yaşın milletvekili seçme ve seçilme yaşı olduğunu düşünürsek, daha farklı görevlerde yapabileceğini anlarız." cevabını verdi.

"BEN BAŞBAKANA İLETECEĞİM DEDİM, KONU BUNDAN İBARET"

Bakan Yıldız, son günlerde gündeme gelen istifa söylemlerine ilişkin soruya, "Plan Bütçe Komisyonu'nda ki ben orada 5 yıl görev yaptım. CHP'li arkadaşlarımızın bir tavsiyesi oldu. O dediğiniz yönde bir tavsiyesi oldu. Bende bu tavsiyesinizi Sayın Başbakan'a ileteceğim dedim. Konunun tamamı bundan ibaret." sözleriyle karşılık verdi.

Yıldız, Ermenek'ten sonra yaşanan maden kazalarına ilişkin soruyu da cevapladı. Yıldız, bu konuda şunları kaydetti: "Soma kazasından sonra, biliyorsunuz daha öncesine gidelim. Soma kazasından daha önce kanun tasarısıyla alakalı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığımızın bir sunumu oldu. Mayıs ayında. Daha sonraki denetimlerde 94 tane ocağın faaliyetleri durduruldu. Denetimler bir yandan devam ediyor. Ama Ermenek'ten sonra olan kazada, bundan bir tanesidir. Faaliyetleri durdurulmuş, denetimden geçememiş. Teftiş Kurulu'nun orada verdiği raporla, buradan üretim yapamazsınız denmiş. Kaza olan ocak o ocaktır. O yüzden her kazanının sebebinin gerekçesinin denetim olmadığı bir kez daha görüyoruz. Denetim gereklidir tek başına, yeterli değildir. Bu bir zincirdir, zincirinin halkasının nerede kopuyor oluyorsa olsun, o kazanın olacağına anlamına geliyor. O yüzden işverenin, işçinin, kamunun, özel sektörün bu zincirinin bütün halkalarının bu manada dikkat etmesi lazım. Ben basınımızdan özellikle bu yorumu daha ön planda görmelerini isterdim. Niçin? Gerçek olan bu da ondan dolayı. Yani denetimden geçmemiş, denetimde üretimi, faaliyetleri durdurulmuş ve burada bu eksiklikler giderilinceye kadar üretim yapamazsınız denmiş, bir yerde o kaza oluyor. Şırnak'ta mühürlenmiş bir yerde, o kaza oldu. 3 insanımızı kaybettik. Ama onları ben, madenci olarak kabul edemem. Orası denetimlerden geçememiş, kapısı mühürlenmiş ve burada artık faaliyet yapamazsınız, denmiş. Eğer o ocakta kaçak faaliyet yapılıyorsa, onun bedelinin ne yazık ki yine vatandaşlarımız tarafından ödendiğini burada görüyoruz. O kapı, kapanmıştır. Kapısına mühür vurulmuştur. Kapısına mühür vurulan yerde, o kaza olmuştur. O yüzden hem kamu hem özel sektör olarak hep beraber dikkat edeceğiz. Bu sıkıntıları inşallah azaltacağız."