KADINLAR YUVALARINDAN ÇIKIP BEŞERİ YOLDAN ÇIKARMIŞ; YUVALARINA DÖNMELİ
“Sefih erkekler, hevesatlarıyla kadınlaşırsa, o zaman açık saçık kadınlar da hayâsızlıkla erkekleşirler.” (Üstadımızın Arapça bir ifadesi*) [HÂŞİYE-1]
Mim’siz medeniyet, taife-i nisâyı yuvalardan uçurmuş, hürmetleri de kırmış, mebzul metaı yapmış. Şer-i İslâm onları Rahmeten dâvet eder eski yuvalarına. Hürmetleri orada; rahatları evlerde, hayat-ı ailede. Temizlik ziynetleri.
Haşmetleri hüsn-ü hulk, lütuf ve cemali ismet, hüsn-ü kemâli şefkat, eğlencesi evlâdı. Bunca esbab-ı ifsad, demir sebat kararı lâzımdır, tâ dayansın. Bir meclis-i ihvanda, güzel karı girdikçe, riya ile rekabet, haset ile hodgâmlık depretir damarları.
Yatmış olan hevesat birden bire uyanır. Taife-i nisâda serbestî inkişafı, sebep olmuş beşerde ahlâk-ı seyyienin birden bire inkişafı.
Şu medenî beşerin hırçınlaşmış ruhunda, şu suretler denilen küçük cenazelerin, müte- bessim meyyitlerin rolleri pek azîmdir; Hem müdhiştir tesiri. [HÂŞİYE-2]
Memnu heykel, suretler, ya zulm-ü mütehaccir, ya mütecessid riya, ya müncemid hevestir, ya tılsımdır; celb eder, o habis ervahları.
HÂŞİYE-1: Tesettür Risalesi’nin esasıdır. Yirmi sene sonra müellifinin mahkûmiyetine sebep gösteren bir mahkeme, kendini ve hâkimlerini ebedî mahkûm ve mahcup eylemiş.
HÂŞİYE-2: Nasıl meyyite bir karıya nefsanî nazarla bakmak nefsin dehşetle alçaklığını gösterir; öyle de, rahmete muhtaç bir bîçare meyyitenin güzel tasvirine müştehiyâne bir nazarla bakmak, ruhun hissiyat-ı ulviyesini söndürür.
* Arabî ibarenin meali.
Sözler, Lemaat, s. 813
LÛGATÇE:
ahlâk-ı seyyie: Kötü ahlâk.
ervah: Ruhlar.
esbab-ı ifsad: Fesad çıkaran ve bozan sebepler.
habis: Pis, kötü.
hayâsızlık: Utanmazlık.
hodgâmlık: Bencillik.
hürmet: Saygınlık.
hüsn-ü hulk: Ahlâk güzelliği, huy güzelliği.
inkişaf: Açılma, gelişme, ortaya çıkma.
ismet: Günahsızlık, masumluk.
mebzul metaı: Ucuz meta, değersiz şey.
meclis-i ihvan: Kardeşler meclisi.
memnu: Yasak, yasaklanmış.
meyyit: Ölü.
meyyite: Ölü kadın.
mim’siz medeniyet: Alçak ve aşağılık medeniyet (mim harfi kaldırıldığında geriye “deniyet” kalır ki bu “alçaklık, aşağılık” anlamına gelir.)
müncemid: Donmuş, katılaşmış.
mütecessid: Cesetleşmiş.
rahmeten: Rahmet olarak, merhametle.
sefih: Dinen yasak olan zevk ve eğlencelere düşkün olan.
serbestî: Serbestlik, hürriyet.
şer’-i İslâm: İslâm şeriatı; İslâm dini.
taife-i nisâ: Kadınlar taifesi, kadınlar.
zulm-ü mütehaccir: Taşlaşmış zulüm.